YAZARLAR

Ankara’da konser keyfi: Gaga Play

Geçtiğimiz hafta Gaga Play’de ilk defa bir konser izlemeye gittim. Fazla büyük olmayan, sahneyle oldukça yakın temas edebileceğiniz, iki katlı bir mekan. Amerikan filmlerindeki Chicago blues sahnelerini anımsatan bir yer bir nebze.

Ankara, İstanbul’dan bakanlara çok gri, sıkıcı, monoton bir şehir gibi gelebilir. Başlıca argümanı “ama deniz yok” olan bu önerme zaman zaman biz Ankaralılarca da haklı bulunabilse de -kesinlikle kıyısında yürüyüş yapılacak denizin olması bir şehri çok güzelleştiriyor- Ankara sandığınızdan çok daha güzel imkanlarla dolu bir şehir.

Bir kere, Ankara’da Anıtkabir ve müzesi var, bu satırları yazdığım 10 Kasım 2018 tarihinde ne kadar kalabalık olduğu haberlere çıktı, bugün kaybedişimizin 80'inci yılında derin bir saygı ile andığımız Atatürk’ün başkenti burası.

Ayrıca, deniz olmasa da inanılmaz kalitede balık yiyebileceğiniz restoranlar var, kale var, yeniden açılışı yapılan Atakule var (ki ben o hatayı yapıp geçtiğimiz hafta sonu gittim, sadece açılış yapılmış, manzaraya yeniden kavuşmak haricinde pek bir esprisi yok henüz), gitmediyseniz mutlaka görmeniz gereken Anadolu Medeniyetleri Müzesi var, ODTÜ var...

Bunların haricinde bir de bu sene faaliyete geçen bir yeni mekan daha Ankara’da olmayı keyifli hale getiriyor. Esasında tamamen yeni bir mekan değil, ama konserler yeni başladı.

Gaga Play, daha önce Tunus Caddesi'nde iki yıl, sonrasında Filistin Caddesi'nde ise beş yıldır Ankara’lılara keyif katan Gaga Manjero’nun üst katları yenilenerek yapılmış. Ankara’da sabahları radyo dinleme alışkanlığını hepimize aşılayan Modern Sabahlar ekibi, yani Ege Kayacan, Fahir Öğünç ve Oktay Demirci’nin temellerini attığı mekan, ilk açıldığı zamandan bu yana esprili menüsü ve lezzetli yemekleriyle zaten sevdiğimiz bir alternatif oldu. Benim de ODTÜ’de Radyo Topluluğu’nda olduğum dönemden iyi tanıdığım bu şahane adamlar, şimdi ise işi farklı bir boyuta getirerek, Jazz ağırlıklı konserler izlenecek, gayet keyifli bir sahneyi de Ankara’ya kazandırdılar.

Bu arada ekip şu aralar radyo programlarına zorunlu bir ara verdi, takip edenler bilir, Oktay Kanada’ya yerleşti. Ege ise yazın sonunda ailesiyle ciddi bir trafik kazası atlattı, neyse ki iyileşiyorlar ve yavaş yavaş gündelik hayatlarına yeniden başlıyorlar. Ben de buradan Kayacan ailesine tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletmiş olayım bu arada.

Geçtiğimiz hafta Gaga Play’de ilk defa bir konser izlemeye gittim. Fazla büyük olmayan, sahneyle oldukça yakın temas edebileceğiniz, iki katlı bir mekan. Amerikan filmlerindeki Chicago blues sahnelerini anımsatan bir yer bir nebze. Biz Ece Göksu, Can Çankaya ve Kağan Yıldız’ı izledik, çok büyük keyif aldık. Konserler sezon boyunca da devam edecek. Programı takip etmek isterseniz de, gagaplayankara adlı Instagram hesabından görme imkanınız var.

Gaga Play’in balkonundan da bahsetmezsem eksik kalır, gerçekten Ankara’da güzel bir manzara olur mu sorusuna net cevap alabileceğiniz çok keyifli bir balkon var, yolunuz düşerse bakmadan ayrılmayın derim.


Evren Aybars Kimdir?

1978'de Ankara'da doğdu. Ankara Özel Tevfik Fikret Lisesi ve ODTÜ Makina Mühendisliği'nde okuduktan sonra iş hayatına atıldı. Çalışırken aynı zamanda çocukluk yıllarından beri merakı olan yemek yapma konusunda da kendini geliştirmeye başladı. Bir blog sayfası ile başlayan yemek tarifleri macerası, 2014'te Özge'yle evlendikten sonra evinde çekimlerini yaptığı 10 Numara Mutfak adlı Youtube kanalı ve Radikal gazetesinde gastronomi yazıları ile devam etti. 2015 yılında Uğur Deniz'in babası oldu. 2016 yılından bu yana da Gazete Duvar da gastronomi yazılarına ve bir yandan da makina mühendisi olarak kariyerine devam etmektedir.