YAZARLAR

Fenerbahçe bataklıktan çıktı, Galatasaray çölü aştı

Ligde bu haftanın en çok tartışılan konusu puan kayıpları ya da hakem hataları değil, zeminler oldu. Fenerbahçe, Rize'de bataklığı andıran bir sahada galip geldi. Galatasaray ise Eryaman'da sert ve yer yer kelleşmiş bir zeminde 3 puanı aldı.

Süper Lig'in hakem hataları ve yabancı kuralı gibi hiç değişmeyen gündemlerinden birisi de stadyum zeminleri. Yeni ve modern olmalarıyla övünülen statların kış aylarında yağmur ve kar yedikten sonra geldiği hale yıllardır çözüm bulunamıyor. Zaman zaman 3 büyüklerin bile zeminlerinin ne kadar kötü duruma geldiği de maçları takip eden herkesin hafızasındadır.

Bu sezon İstanbul'da kış çok sert geçmedi, stat zeminlerinde de büyük bozulmalar olmadı. Ama aralık ayından beri Anadolu takımlarının çoğunun zemininde bozulmalar başlamıştı. Ligde bu haftanın en çok tartışılan konusu da puan kayıpları ya da hakem hataları değil, zeminler oldu.

FENERBAHÇE VE GALATASARAY'IN ZEMİNLERLE SINAVI

Fenerbahçe, Rize'de bataklığı andıran bir sahada galibiyet elde etti. Galatasaray ise Eryaman Stadı'nda sert ve yer yer kelleşmiş bir zeminde 3 puanı aldı.

Rize'nin sahasının durumu yeni değildi. 9 Ocak'ta Semih Kılıçsoy'un 2 gol 1 asistle yıldızlaştığı Beşiktaş maçının zemini, dünkü Fenerbahçe maçının zemininden çok daha ağırdı. Yoğun yağış altında oynanan maçta sahanın önemli bir bölümü göle dönmüştü. Üstelik Beşiktaş'tan dört gün sonra aynı sahada Adana Demirspor'u ağırlamıştı Rizespor. Bu sefer kar yağışının etkili olduğu zeminde takımların oynadıkları oyuna futbol demek pek mümkün değildi. Üzerinden 1 ay geçmesine rağmen Rize'deki zemin sorununa çare bulunamayınca Fenerbahçeli futbolcular da bir çamur banyosu yapıp dönmüş oldu.

Galatasaray da bu sezon ilk defa kötü bir zeminde oynamadı. Eylül ayında Olimpiyat Stadı'nda İstanbulspor'a karşı oynadığı maçtan önce zemin "yeşile boyanarak" makyajlanmıştı. Maça beyaz formayla çıkan sarı kırmızılı oyuncuların yeşile dönmüş halleri sosyal medyada gündem olmuştu. 11 Ocak'ta gittiği ve berabere kaldığı Sivas deplasmanının zemini de bugünkü Eryaman zemininden daha iyi değildi.

Zemin konusunun bu hafta bu kadar gündem olmasının sebebiyse Eryaman'daki maçın ertelenmesi ya da başka bir yerde oynanması ihtimaliydi. TFF, hafta içi yaptığı incelemeden sonra maçın Eryaman'da oynanmasında bir sakınca olmadığına karar verdi. Teselli olabilecek tek nokta, Rize'de ve Eryaman'da zemin nedeniyle bir sakatlık yaşanmaması.

Futbolcular, önümüzdeki birkaç hafta daha sorunlu zeminlerde maçlara çıkmak zorunda kalacaklar. Neyse ki önümüz bahar, daha çok güneş gördüğünde çimler de kendisini toparlayacak. Yoksa ne kulüplerde ne federasyonda bu konuyu çözmeye yönelik bir irade olmadığı ortada.

İKİ FARKLI FENERBAHÇE

Oyuna dönecek olursak, İsmail Kartal geçen haftaki beraberlikten sonra Rize deplasmanına da Ferdi’yi sağ beke çekip Oosterwolde’yi 11’e almak dışında kadroda bir değişiklik yapmadan çıktı. Kartal’ın bu sezon en çok eleştirildiği konulardan birisi oyununu anlık koşullara adapte edememesi. Rize deplasmanında da takımı koşullara uyum sağlayamadı ve çok etkisiz bir ilk yarı geçirdi. Bir de gol yiyerek soyunma odasına geride gitti.

Geçen haftaki beraberliğin ardından olası bir puan kaybı daha Galatasaray’la farkın açılması anlamına gelecekti ki duruma müdahale ederek ikinci yarıya üç değişiklik birden yaparak çıktı Kartal. Sezon başında gönderilip devre arasında geri alınan Serdar Dursun’la çift forvete dönen Kartal, Cengiz’in yerine İrfan’ı, Szymanski’nin yerine de Mert Hakan’ı sahaya attı. 48’de İrfan’ın ortasında Serdar golünü atarak skora denge, Fenerbahçe’ye de moral ve özgüven getirdi. 65’te Mert Hakan’ın asistinde Dzeko takımını öne geçirdi. 90+3’te de Tadic’in ortasında İrfan maçın skorunu belirleyen golü attı. Kartal’ın devre arasında yaptığı üç değişiklik de skor katkısı vererek zor koşullarda oynanan deplasman maçından puan kaybı yaşanmadan dönülmesini sağladı.

Rize’de ikinci yarı gösterilen reaksiyon, Fenerbahçe’nin şampiyonluk yarışında moralini yükseltecektir. İlk yarı ve ikinci yarı iki farklı Fenerbahçe’nin ortaya çıkması da İsmail Kartal’ın sonraki haftalarda ilk 11 tercihini etkileyecektir.

TARİHİN EN İYİ GALATASARAY’I MI?

Galatasaray’da ise hafta içi oynanan Sparta Prag maçından farklı olarak Torreira ve Kaan Ayhan’ın yerine Tete ve yeni transfer Köhn ilk 11’de forma şansı buldu. Eryaman’daki maç, zemin tartışmalarının yanı sıra, Faruk Koca’nın hakem Halil Umut Meler’e yumruklu saldırısından sonra oynanacak ilk seyircili maç olma özelliğini taşıyordu. Ancak kapalı gişe oynanan maçta sonuç, Ankaragücü taraftarları için hüsran oldu.

Ön alan baskısıyla maça başlayan Galatasaray, 13’üncü dakikada Kerem Demirbay, 14’üncü dakikada Davinson Sanches ile gol bularak maçı erken koparmayı başardı. 39’da Icardi’nin penaltısıyla maçı 3-0 yapan sarı kırmızılılar maçı da bu skorla kazandı.

Maçtan sonra konuşan Ankaragücü Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, “Kabul etmemiz gereken gerçekler var. Galatasaray bu ligin çok üstünden bir takım. Oyuncu kalitesi olarak, bilmiyorum, Galatasaray tarihinin gelmiş geçmiş en iyi kadrosu olabilir” dedi ve mağlubiyet için taraftarlardan özür diledi.

Galatasaray’ın lig standartlarının üstünde bir takım olduğu tartışmasız ama maçın bu kadar erken kopmasında Belözoğlu’nun da payı olduğunu belirtmek gerek. Sparta Prag, 3 gün önceki maçta Galatasaray’a nasıl zorluk çıkartılabileceğini göstermişti. Belözoğlu’nun takımı ne Sparta Prag gibi sarı kırmızılıları önde karşıladı ne de diğer Süper Lig takımlarının yaptığı gibi defans hattını geride kurdu. İki oyunu da kabul etmeyen Belözoğlu kendi oyununu oynatmaya çalıştı ama ona da kadro gücü yetmedi.

Üstelik orta sahada kesici 6 numara rolündeki Tolga Ciğerci’yi yedek bıraktı. Pedrinho, Kaan, Efkan’dan oluşan orta saha üçlüsü ise stoperlerini öne çıkartan Galatasaray’ın baskılı oyununa karşılık veremedi. Belözoğlu, sol bekte yaptığı penaltıdan sonra taraftarın tepkisiyle karşılaşan Kazımcan’ı devre arasında çıkarttı, orta sahada da Efkan’ı çıkartıp Tolga’yı oyuna aldı ama ikinci 45 dakika başladığında Galatasaray için maç zaten çoktan bitmişti.

İki Avrupa maçı arası gittiği Ankaragücü deplasmanında Torrerira ve Abdülkerim’i riske etmeyerek dinlendirebilmesi, sarı kırmızılılar açısından da büyük bir artı oldu.

Galatasaray ve Fenerbahçe, tüm bu tartışmalar arasında 26 haftayı rekor kırarak geride bıraktılar. 69 puan toplayan Galatasaray lig tarihinde bu aşamadaki en yüksek puana ulaşmış oldu. Fenerbahçe de 2 puan geriden zirve takibine devam etti. Ligin kalan 12 haftasında alınabilecek 36 puan var. İki takımın da 90 puanı aşması muhtemel. Ligi kim şampiyon bitirir bilinmez ama bu performansa rağmen ikinci olacak takıma şimdiden yazık olacağı kesin.