Baskı ve sansürün gölgesinde: Edebiyat ve kitap
Mahmut Çınar ve Tuğba S.'nin hazırladığı Askıda Sanat, Gazete Duvar’da izleyicilerle buluşmaya devam ediyor. Askıda Sanat, dördüncü bölümünde Türkiye'de yayıncılık ve edebiyatta sansürü ele alıyor.
Tuğba S. - Mahmut Çınar
DUVAR - Sansür, yasaklama, kitap toplatma, yazarların ve çevirmenlerin yargılanması, toplumsal baskı, sosyal medya linci... Türkiye'de yayıncılığın ve edebiyatın karşılaştığı baskının yalnızca birkaç yüzü bunlar. Askıda Sanat bu bölümde, yayıncılar, çevirmenler ve yazarlarla bu konuları ele alıyor.
İfade özgürlüğünün temellerinden biri olan ‘yazı’ya ve kitaba karşı Türkiye'de baskı ve sansürün uzun ve karanlık bir geçmişi var. Devletin siyasi ve ahlaki bahanelerle yazarlara, eserlere yönelik kısıtlayıcı tutumu, kitapların yasaklanması, muzır kurulu gibi içeriği ve amaçları muğlak bir kurum yoluyla yazarların ve kitaplarının baskı altına alınması, günümüzde ise sosyal medya yoluyla yaratılmaya çalışılan ‘toplumsal’ baskının bir çeşit otosansüre yol açması ihtimali bu haftanın konukları tarafından dile getirilen ara başlıklardan yalnızca birkaçı.
Bu bölümde yazar ve yayıncı Mine Soysal, yazar Sinem Sal, Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk ve yaptığı çeviriler nedeniyle çeşitli kereler soruşturmalara uğrayan ve gözaltına alınan Funda Uncu, edebiyatın karşı karşıya olduğu sansürü ve baskıyı kendi deneyimlerinden, verilerden ve örneklerden yola çıkarak ortaya koyuyor.
Tuğba S. ve Mahmut Çınar tarafından hazırlanan Askıda Sanat, Friedrich Naumann Vakfı'nın desteğiyle hayata geçiyor, Duvar Medya Vakfı'nın desteğiyle yayınlanıyor.
