Yeşil Sol Urfa adayı Aşa: Bozdağ devletin tüm imkanlarını kullanıyor

Yeşil Sol Parti’nin Urfa adayı Bülent Aşa, AK Parti’nin Urfa adayı olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın seçim çalışmalarını devletin tüm imkanlarını kullanarak gerçekleştirmesini eleştirdi.

Bülent Aşa
Google Haberlere Abone ol

Mustafa Zengin

URFA - 1977 Hilvan doğumlu avukat Bülent Aşa, Yeşil Sol Parti Urfa 6. Sıra Milletvekili Adayı. İlk ve ortaokulu Diyarbakır’da okuduğu ve uzun yıllar orada yaşadığı için kendi ifadesiyle, ‘bir yanı Diyarbakırlı’ olan Aşa, İstanbul Üniversitesi’nde hukuk okudu. Üniversite yıllarında Kürt siyasi hareketi ile tanışan Aşa, 2001’den sonra İstanbul’da serbest avukatlık yapmaya başladı.

Aşa, daha sonra Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı ile çalışarak hak mücadelesinde yer aldı. Bu mücadelesine Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ile devam etti. Bu süreçle birlikte, ‘başta Kürt halkı olmak üzere, tüm ezilenlerin hak arama mücadelesinde yer almaya’ başladığını anlatan Aşa, Demoratik Toplum Partisi (DTP), Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) gibi partilerin il ve genel merkez yönetiminde de bazı görevler üstlendi.

Uzun yıllar hak mücadelesi içinde olan Aşa ile adaylığını, partisinin Urfa’daki durumunu ve seçim güvenliğini konuştuk.

‘BURADA SİYASET YAPMAK BENİM İÇİN ŞEREFTİR’

Yıllardır Urfa’da dışında yaşayan bir Urfalı olarak bu şehirden aday gösterilmesinin kendisini kaygılandırıp kaygılandırmadığı sorusuna Aşa, “Biraz kaygılandım açıkçası” şeklinde cevap verdi.

Kaygısının nedeni ile ilgili olarak ise, şunları söyledi: “Çünkü Urfa, diğer şehirler gibi değil. Urfa’nın özel bir yapısı var. Sürekli olarak geçmişten gelen bu ‘ceket asma’ meselesinden kaynaklı olarak ithal adaylara bir karşı duruş sergileniyor. Bu çok anlaşılır bir durum. Ama bizim siyasal geleneğimizde partimiz bizi nerde görevlendirirse biz orda çalışırız. Çantamız sırtımızda her yere gideriz. Bu bizim için önemli değil. Buraya geldikten sonra bu konuda hiç kimseyle bir tartışma yaşamadım. Biz bir halk hareketiyiz. O yüzden hem Türkiye’de hem de Kürdistan’da, nerde olursa olsun biz görev yapmaya hazırız.

Ben bu coğrafyanın bir insanıyım. Urfa’nın benim açıdan şöyle özel bir önemi de var. Hilvan ve Siverek, Kürt özgürlük mücadelesinin ilk tohumlarının atıldığı yerlerdir ve burada siyaset yapmak ya da buradan Meclis’e girmek benim için şereftir.”

‘CUMHUR İTTİFAKI TEKÇİ, İNKARCI VE BASKICI; MİLLET İTTİFAKI İSE RESTORASYONCU’

14 Mayıs seçimlerini Türkiye seçim tarihinin en önemli seçimlerinden biri olarak değerlendiren Aşa, partisinin öncülük ettiği Özgürlük ve Emek İttifakı ile ilgili şu ifadeleri kullandı: “Biz Yeşil Sol Parti olarak uzun zamandan beri halkımızı seçeneksiz bırakmak istemiyoruz. Üçüncü yol çizgisinde ısrar ediyoruz. Bir tarafta Cumhur İttifakı’nın temsil ettiği baskıcı, inkarcı, tekçi zihniyet var; diğer tarafta aynı kodlardan gelen sadece restorasyoncu Millet İttifakı var. Biz hakkımızı, bu iki seçeneğe mahkum etmek istemiyoruz. Millet İttifakı’nın da Kürt sorunu konusunda yeterli adım attığını düşünmüyoruz. Dolayısıyla biz Meclis’e girersek üçüncü yol çizgimizde devam edeceğiz.”

Urfa’nın uzun yıllardır merkez-sağ denilen siyasi kampın güçlü olduğu şehirlerden olduğunu kaydeden Aşa, 2014’teki yerel seçimlerden bu yana oylarının Urfa’da yükselişe geçtiğinin altını çizdi. “Biz artık Urfa’nın makus talihini kırmak istiyoruz” diyen Aşa, “Asıl amacımız, Yeşil Sol Parti olarak Urfa’da birinci parti olma konumuna gelmek. Geriye dönüp baktığımızda seçimlerde sürekli büyüyerek geliyoruz. İlk başlarda ‘Bin Umut Adayları’ ile bir tane, iki tane, daha sonra 7 Haziran’da 5 vekille temsiliyeti sağladık. 1 Kasım’da 4’e düştü ama bizim buradaki hedefimiz, en az 7 vekil ile birinci parti olmak. Urfa gerçekten de mevcut iktidarı hak etmiyor. Urfa’ya yazık ediyor” diye konuştu.

‘SEÇİMLERİN ADALETLİ YÜRÜYECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUZ’

Urfa’dan AK Parti’nin ilk sıra adayı olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın istifa etmeden seçim çalışmalarına katılmasının etik olmadığını belirten Aşa, bunun hukuk dışı olduğunu ifade etti.

Adalet Bakan’nın istifa etmeden seçim çalışmalarına devam etmesinin seçim güvenliğini de etkileyeceğini dile getiren Aşa konuyla ilgili şunları söyledi: “Mevzuata göre, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun doğal başkanı Adalet Bakanı’dır. Dolayısıyla il ve ilçe seçim kurullarında görev alacak hakimlerin, idari amiri konumundadır. Bu da seçim güvenliği ile ilgili bir sorunla karşılaşabileceğimizi gösteriyor. Biz il ya da ilçe seçim kurullarına itiraz ettiğimizde, oradakiler amirleri olan Adalet Bakanı ile karşı karşıya gelecek. Bundan dolayı seçimlerin adaletli bir şekilde yürüyeceğini düşünmüyoruz. Bu nedenle istifa etmesi gerektiğini söyledik.”

Aşa, seçim ve sandık güvenliğini sağlamak adına bütün okullarda müşahit bulundurduklarını belirtse de, Yeşil Sol Parti olarak ilk defa seçimlere girdikleri için sandık kurulu üyesi verme haklarının olmadığını vurguladı.

Müşahit bulundurmayı seçim güvenliği adına bir yöntem kabul eden Aşa, seçim kurullarında yer almamayı ve Adalet Bakanı’nın Urfa’da kurul başkanı hakimlerin amiri olmasını kendileri için bir dezavantaj olarak sayıyor.

‘KÜRT SORUNU ÇÖZÜLÜRSE BİR ÇOK SORUN DA ÇÖZÜLECEK’

Urfa’daki sorunları da anlatan Aşa, halkın ‘DEDAŞ zulmü’ olarak nitelendirdiği enerji sorununa, mevsimlik tarım işçiliğinden yerel yönetimlerdeki rant ve yolsuzluk sorunlarına kadar birçok konuyla bizzat ilgilendiğini ifade etti.

Ayrıca Aşa, Kürt sorunun çözülmesiyle kentin diğer sorunlarının da çözüme kavuşacağını dile getirdi. “Kürt sorunu çözülemediği zaman ne ekonomik refah, ne sosyal adalet, ne toplumsal barış, ne de demokrasi gelir” diyen Aşa, şöyle devam etti: “Kürt sorunu çözüldüğü zaman otomatikman, Urfa özelinde söylemek gerekirse, Urfa’da işsizlik azalacak, adaletsizlik, gelir dağıtımındaki eşitsizlik, eğitimde fırsat eşitsizliği, bunların hepsinin çözüleceğine inanıyoruz. Kürt sorunun çözülmeyişi bir sürü kriz yaratıyor. Zaten bugün ülkenin yönetilememesinin sebebi, bu çoklu krizleri aşamamasında yatıyor.”

‘URFA’DA 180 BİNE YAKIN YENİ GENÇ SEÇMEN VAR’

Urfa’da genç nüfusun fazla olduğunu hatırlatan Aşa, kentte ilk defa oy kullanacak 180 bin seçmen olduğunu belirtti. Bunun çok önemli olduğunun altını çize Aşa, “Ben de ilk oyumu HADEP’e vermiştim. İlk oy hiçbir zaman unutulmaz. Sahada karşılaştığımız gençlere özellikle soruyoruz ve ilk oyun önemini anlatıyoruz. Çünkü genç seçmenlerin özellikle Yeşil Sol Parti’ye karşı büyük bir teveccühü var. Çünkü işsizliğin hakim olduğu bir kentte yaşıyorlar. Gençlerin umutla geleceğe bakmadığı bir süreçten geçiyoruz. Özellikle üniversiteden mezun olan gençler, iş bulamadıkları için yurtdışına gitmek istiyor. Urfa’da 180 bin seçmen az bir şey değil. İki milletvekili çıkaracak bir potansiyele tekabül ediyor. Bu da seçimin belirleyeninin genç seçmen olacağını gösteriyor. Ve biz de onlardan oldukça olumlu tepkiler alıyoruz.”