Polis-jandarma kurşunuyla ölen Alican Razı için 2 yıl sonra 3. iddianame

DUVAR- Muhammed Alican Razı, Ankara'da korona virüsü tedbirleri kapsamında sokağa çıkma yasağının uygulandığı 25 Mayıs 2020'de kız arkadaşını eve bırakmak isterken polis ve jandarmanın 'dur ihtarına uymadığı' gerekçesiyle aracına açılan ateşle öldü.

Ankara Valiliği'nin "kaza" olarak kamuoyuna yansıttığı olayla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iki iddianame mahkeme tarafından iade edilmiş, Ankara Valiliği de soruşturma izni vermemişti.

DW Türkçe'den Alican Uludağ'ın haberine göre, istinaf mahkemesinin valiliğin kararını kaldırması üzerine savcılık, Alican Razı'nın ölümüyle ilgili üçüncü defa iddianame hazırladı. Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul ederek 11 Eylül 2022'ye duruşma günü verdi.

SAVCI HEM 22 YILA KADAR HAPİS İSTEDİ HEM 'İSTERSENİZ CEZA VERMEYİN' DEDİ 

İddianamede, polis ve jandarmaların da aralarında olduğu 10 şüpheli bilinçli taksirle Alican Razı'nın ölümüne ve yanındaki kız arkadaşının yaralanmasına neden olmakla suçlandı. Savcılık, bu kapsamda şüpheliler hakkında 2 yıldan 22 yıla kadar hapis cezası talep etti.

Ancak savcılığın, iddianamenin sonunda mahkemenin şüphelilere ceza vermeyebileceğini vurgulaması dikkat çekti. İddianamede, şüphelilerin eylemlerinin "kanunun emrini yerine getirme" kapsamında kalıp kalmadığının yargılama makamınca takdir edilmesinin gerektiği belirtildi.

'SİLAH BELLİ DEĞİL' 

İddianamede, Alican Razı'nın başına isabet ederek ölümüne neden olan merminin hangi şüphelinin silahından ateşlendiğinin tespit edilemeyeceği anlatıldı. Olayın görüntülerinde "araca ateş etme-havaya ateş etme" şeklinde çok net bir ayrımın tespitinin mümkün olmadığı öne sürüldü.

İddianamede, şüphelilerin mesleki tecrübelerine güvenerek kaçan şahsa zarar vermeyecekleri inanç ve düşüncesiyle hareket ettikleri savunuldu, buna karşılık eylemleri nedeniyle istemedikleri bir sonucun ortaya çıktığı belirtildi. 

'BERAAT İÇİN HAZIRLANMIŞ'

Razı Ailesi'nin avukatı, ÇHD Ankara Şube Başkanı Murat Yılmaz, jandarma ve polislerin takip sırasında bulundukları konuma ve atış mesafesine göre Alican Razı'yı kimin vurduğunun belirlenebileceğini söyledi. Ancak savcılığın bu delil araştırmasını yapmadığını vurgulayan Yılmaz, "Bu bir cezasızlık politikasının sonucu. Çünkü 'Alican'ı vuran silahı tespit edemedik' diyerek kolluk görevlilerinin beraatinin önü açılmak istenmektedir. Hazırlanmış olmak için hazırlanmış bir iddianamedir" dedi. (HABER MERKEZİ)