küçük İskender ve Can Yücel: Bunların hepsi kıyamet alameti

'Beşiktaş'a yuvarlana yuvarlana vardığımda aklıma birden üstümde çok para bulunmadığı, Can Baba'nın ihtimal dışı da olsa Git bana rakı al diyebileceği geldi...'

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Şair küçük İskender için edebiyat yorumcuları tarafından sıkça yapılan değerlendirmelerden biri de şiirimizde kendisinden öncekilerle sonrakiler arasında bir 'köprü' olduğuydu. Şiirinin dışında şairin hayatı da aslında bu tanıma uygundu. Gençlik yıllarından itibaren kendisinden yaşlı ve genç şairlerle dostlukları oldu. Onlardan biri de Can Yücel'di. küçük İskender, Yücel'le olan bir anısını şöyle anlatmıştı:

Anneni mi Daha Çok Seviyorsun, Can'ı mı

1990 civarıydı diye hatırlıyorum; sersemleten bir kış vardı İstanbul'da. Kar kimseyi dinlemeden yağıp duruyordu sürekli. Ailemle yaşadığım evin telefonu çaldı öğlene doğru. Arayan yine Can Yücel'di. Çabuk çık gel dedi, kapattı telefonu. Belli Güler Abla kızıp gitmişti rutin olarak. Can Baba da içiyor, kendine eşlik edecek birini istiyordu.

Beşiktaş'a yuvarlana yuvarlana vardığımda aklıma birden üstümde çok para bulunmadığı, Can Baba'nın ihtimal dışı da olsa 'Git bana rakı al' diyebileceği geldi.

Kolumda annemin bana yılbaşında hediye ettiği incecik bir altın zincir vardı. Biliyordum, para biriktirmek zorunda kalmıştı. Bir an duraksasam da, tereddütsüz daldım kuyumcuya ve sattım zinciri.

O gün elbette Can Baba'nın böyle bir isteği olmadı – beraberce içtik sohbet ettik. Eve dönerken mahcuptum. Zincirin yokluğunu hemen fark etti annem.

Düşürdüm, dedim. Alkol kokuyordum.

Tabii, eminim, dedi annem, düşürmüşsündür.

Can Baba bu olaydan hiç haberdar olmadı. Annem çok üzüldü. Ben yerin dibine girdim. Arada zincir de uçtu.

Bu Araf, bu 'ne yapacağını bilememek' duygusu, kimseyi incitmemek için debelenme ve zararı tek başına çekme işi peşimi hiç bırakmadı benim.

Haklı çıkmaktan çok, haksız duruma düşmek kaygısı. Bunların hepsi kıyamet alameti. (Kaynak: IAN Edebiyat No:1/Şubat 2016)

Edebiyatçılardan küçük İskender'e veda: Bir martıyı ağlattın işte...Edebiyatçılardan küçük İskender'e veda: Bir martıyı ağlattın işte...

Şükrü Erbaş: Kalbimin incecik İskender'iŞükrü Erbaş: Kalbimin incecik İskender'i

küçük İskender: 'Bak! şiirler var, mektuplar var, çocuklar var, sokaklar var, kediler!'küçük İskender: 'Bak! şiirler var, mektuplar var, çocuklar var, sokaklar var, kediler!'

küçük İskender ve Can Yücel: Bunların hepsi kıyamet alametiküçük İskender ve Can Yücel: Bunların hepsi kıyamet alameti

küçük İskender'in doktoru ile sohbeti: Yeteri kadar Edip Cansever okumuşsunuz...küçük İskender'in doktoru ile sohbeti: Yeteri kadar Edip Cansever okumuşsunuz...

küçük İskender'in sınırsızlığı, durmaksızın genişleyen şiiriküçük İskender'in sınırsızlığı, durmaksızın genişleyen şiiri

Şiir ve hayat çok şey kaybettiŞiir ve hayat çok şey kaybetti

küçük İskender’in yangında ilk kurtarılacaklar listesi!küçük İskender’in yangında ilk kurtarılacaklar listesi!

Hayatla uzlaşmayan şair: küçük İskenderHayatla uzlaşmayan şair: küçük İskender

küçük İskender, ölüm, şiir…küçük İskender, ölüm, şiir…

Benzersiz olma cesareti: küçük İskenderBenzersiz olma cesareti: küçük İskender

küçük İskender hayatını kaybettiküçük İskender hayatını kaybetti

küçük İskender kimdir?küçük İskender kimdir?