Kazdağları'ndan Akbelen'e: Bu direnişlerin hepsi kazanılacak

Kazdağları direnişinde yer alan Füsun Kayra, şimdi de Akbelen Ormanı için nöbette. Kayra "Akbelen'e, Kazdağları'na sarıldığımız gibi sarılmamız gerekiyor" dedi.

Füsun Kayra
Google Haberlere Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

MİLAS - Hemen her gün doğa talanına sahne olan Türkiye'de, son yılların en önemli direnişlerinden biri Kazdağları'nda yaşandı. Uluslararası altın tekeli Kanadalı Alamos Gold ve onun yerli iştiraki olan Doğu Biga Madencilik’in Kazdağları içinde bulunan Kirazlı Bölgesi’nde yürüttüğü altın madeni faaliyetine karşı başlatılan çadırlı Kazdağları nöbeti, tüm ülkeden hatta dünyadan destek buldu.

Kazdağları direnişinin ardından son olarak Muğla'nın Milas ilçesine bağlı Akbelen Ormanı, termik santrale kömür sağlamak amacıyla OGM tarafından Limak Şirketi'ne satıldı. Üç gün önce ise kesim işlemi için OGM yetkilileri bölgeye girerken, bölge halkının tepkileri sonucu kesim işlemi durduruldu. Bölgede köylülerin öncülüğünde başlayan nöbet eylemi devam ediyor. Nöbetteki isimlerden biri ise dikkat çekici: Füsun Kayra.

DİRENİŞ MUTFAĞI KURULDU

Ekoloji Birliği Kadın Meclisi Eş Sözcüsü olan Kayra, aynı zamanda Kazdağları direnişindeki 'Direnişin Mutfağı'nın aşçılarından. Kayra, Kazdağları mücadelesinde de uzun süre yer aldı. Kayra, Kazdağları direnişinin ardından bugün Akbelen'deki mücadelede de 'Direnişin Mutfağı'nı kurdu. Kazdağları direnişine Fazıl Say konseri ile birlikte Bodrum'dan gittiğini söyleyen Kayra, o dönem yaşadığı süreci şu sözlerle anlattı: "Yaz aylarında Bodrum'da kalıyordum. Gittim ve dönemedim. Aynı zamanda kış aylarında Bayramiç Çavuşlu Köyü’nde yaşıyorum. Kazdağları'nda kesim olmadan önce maden ile ilgili çalışmaya başlamıştık. Fakat maalesef kesimi engelleyemedik. Birden girdiler ve kestiler. Ağustos gibi toparlanmaya başladık. Temmuz sonu gibi nöbet başladı. Biz de Bayramiç bölgesinde yaşayanlar olarak orada var olduk. Ben aşçı olduğum için ne yapabilirim diye düşündüm. Direnişin mutfağını kurduk. İki üç ay boyunca 30-40 kişiye yemek yaptık."

'KADINLARIN ÖNCÜ OLDUĞU BİR HAREKET VAR'

"Orada 250 bin ağacı kurtaramadık" diyen Kayra,  Akbelen'de 740 dönümlük alan olduğunu belirtti. Yaz aylarında Bodrum'da olduğu için Akbelen ve İkizköy'deki durumu takip ettiğini ifade eden Kayra,  "Burada da kadınların öncü olduğu bir hareket var" dedi. Kadınların ekoloji mücadelesindeki önemine dikkat çeken Kayra, "Kadınların önde olduğu direnişleri hem özendirmek hem birbirleriyle tanıştırmaya, birbirlerinden haberdar olmalarını sağlamaya ve öne çıkartmaya çalışıyoruz. Çok da faydasını görüyoruz. Çünkü pek çok kadın başka köylerden buradaki direnişi görünce, bundan feyz alıyor. İkizdere'deki kadın buradaki Necla'yı görünce feyz alıyor. İkizdere'deki Hediye'yi görünce Kızılcaköy'deki Fatma feyz alıyor. Böyle birbirine paralel gidiyor. Kadınların doğaya farklı bir dokunuşu, farklı bir hissedişi var" diye konuştu.

Akbelen Ormanı için İkizköylülerin nöbeti devam ediyor

'HER YER KAZDAĞLARI DEMİŞTİK, O NEDENLE BURADAYIM'

Akbelen'in, 15 kilometre uzanan kömür madeninin yanında kurtarılabilecek tek alan olarak kaldığını ifade eden Kayra,  Akbelen Ormanı'nı maden şirketinin talan etmesine izin vermeyeceklerini vurguladı. Şimdiye kadar direnişle pek çok kazanım elde edildiğini hatırlatan Kayra şunları anlattı: “Akbelen büyülü bir orman. Her ağacıyla kıymetli bir alan. ‘İkinci bir Kazdağları mı’ diyenler oluyor. Her yer Kazdağları demiştik biz. Evet her yer Kazdağları o nedenle buradayım. Bize Alamos'u durduramayacağımızı söylemişlerdi, Alamos durdu. Burada da Limak duracak. Şu an Cengiz Holding İkizdere'de ilerliyor olabilir ama Kazdağları'na giremeyecek. Bu direnişlerin hepsi kazanılacak. Çok büyük bir inanç var. Çok büyük bir öfke var. O öfke birleştiriyor belki bizi. Pek çok farklı yerden insanlar geliyor ama hepimiz bir şey için buradayız. Aslında o büyülü şey bizi bir arada tutuyor. Buna sıkıca sarılmamız gerekiyor. Akbelen'e Kazdağları'na sarıldığımız gibi sarılmamız gerekiyor. Umut her zaman bizimle. Ben burada İkizköy'de de Akbelen'i vermeyeceğimize inanıyorum."