İHD Batman Musa Anter cinayetinin aydınlatılmasını istedi

Batman’da kayıp yakınları 546’ıncı kez bir araya gelerek Musa Anter cinayetinin aydınlatılması talebinde bulundu.

Bu haftaki açıklamayı İHD Batman Şube Eş Başkanı Devran Yıldız gerçekleştirdi.
Google Haberlere Abone ol

Metin Yoksu

BATMAN - Batman'da İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi öncülüğünde kayıp yakınları, Gülistan Caddesi'nde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde 546'ıncı kez bir araya geldi.

Yapılan açıklamada, Diyarbakır’da 20 Eylül 1992’de katledilen Kürt yazar ve gazeteci Musa Anter'in failleri soruldu. Yapılan eyleme Musa Anter'in oğlu Dicle Anter de katıldı. Eylemde Musa Anter davasının zaman aşımından bir gün sonrasına mahkeme günü verilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade edilen açıklamada, insanlığa karşı işlenen suçlarda zamanaşımı olmadığı vurgulandı.

'JİTEM ÖLDÜRDÜ'

Bu haftaki açıklamayı İHD Batman Şube Eş Başkanı Devran Yıldız gerçekleştirdi. Musa Anter'in mücadele ve davalar ile geçen bir yaşamı olduğuna dikkat çeken Yıldız, "Ape Musa, 20 Eylül 1992'de Diyarbakır'ın Seyrantepe Mahallesi’nde uğradığı silahlı saldırıda sol bacağına iki, kalbi ve kafasına birer kurşun sıkılarak öldürüldü. Musa Anter'in yanında bulunan gazeteci ve yazar Orhan Miroğlu olaylar sırasında yaralanmıştır. Eski JİTEM elemanı Abdülkadir Aygan; Anter'in, kendisinin de içinde bulunduğu tim tarafından JİTEM için öldürüldüğünü söylemiştir. Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'ın isteği üzerine Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş'ın hazırladığı Susurluk Raporu'nda, Anter cinayetinin Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından planlanıp uygulandığı yer almıştır" diye konuştu.

'HAKİKAT AÇIĞA ÇIKARILSIN'

Musa Anter davasının zaman aşımı ile karşı karşıya kaldığını ve bunun da kabul edilemez olduğunu vurgulayan Yıldız, "1990’lı yıllarda Kürt illerinde JİTEM tarafından işlenen zorla kaybetme ve katliamlarla ilgili yürüyen JİTEM ana davası ve 1993 yılında ‘Yeşil’ kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından öldürülen Ayten Öztürk cinayetiyle birleştirilen Musa Anter dosyasının 20 Eylül’de zamanaşımı nedeniyle düşme riski bulunuyor. Yıllardır sürüncemede bırakılan yargılamanın sanığı Abdulkadir Aygan bir an önce dinlenmelidir. Dosya cezasızlık politikalarının yoğun kullanılan yollarından biri olan zamanaşımı riski ile karşı karşıya. Yargı mercilerinin cezasızlık politikalarının hukuki yolu haline getirilen zamanaşımı politikalarından vazgeçmesi gerekmektedir. İnsanlığa karşı işlenen suçlarda zamanaşımı uygulanmadığını bir kez daha dile getiriyoruz. Bizler hakikatin görülmesini ve açığa çıkarılması gerektiğini belirtiyoruz" diye konuştu.  

Yıldız'ın konuşmasının ardından beş dakikalık oturma eylemi ile açıklama sona erdi.