Efkan Ala neden gitti?

15 Temmuz darbe girişiminin ardından siyasi kulislerde kabinede bir mini revizyon yapılabileceği bir süredir konuşuluyordu. DUVAR bu önemli haberi 12 Ağustos'ta, "Darbe gecesi 'kaybolan' bakanlar aranıyor!" başlığıyla vermişti. Haberde o gece bakanların nerede olduklarına dair ince bir değerlendirme yapıldığı, bazılarına ulaşılamadığı iddialarının da kabinede revizyon ihtimalini güçlendirdiği ifade ediliyordu.

Peki İçişleri Bakanı, darbe girişimi gecesi neredeydi? Ala 15 Temmuz'dan bir hafta sonra NTV'de, o akşam Erzurum'dan Ankara'ya döndüğünü ve haberi orada aldığını şu sözlerle anlatmıştı, "Esenboğa'ya indikten sonra yakın korumam, 'Efendim darbe oluyor' dedi. O arada Hakan Fidan aradı. Telefonda, 'Efendim darbe oluyor, bizi bombalıyorlar' dedi. Uçaktan indik, havaalanına geçtik. Oraya geçtikten sonra çok çeşitli haberler vardı. Benim jandarma yaverim yanımdaydı, tanklar geliyor diye belirtti. Sayın Cumhurbaşkanı'nı aradım ulaşamadım. Ben emniyete sahada olun talimatını, geri çekilmeyecekleri emrini verdim. Ardından size bağlandım...Havaalanında bir karargah oluşturduk ve oradan olayları yönettim..."

İKİ ÖNEMLİ İDDİA

Kulislerde dolaşan iddia, Ala'ya o gece '2 saat boyunca' ulaşılamadığı yönündeydi. Bir başka önemli iddiaysa Ala'ya kamu yöneticileriyle emniyet müdürlerinden oluşan 140 kişilik bir liste verildiği, Ala'nın bu listenin tamamı için soruşturma başlatmak yerine sadece 40'ı hakkında işlem yapılması talimatı verdiğiydi. Ak Partili kaynaklar Ala'nın istifasını değerlendirirken "FETÖ ile mücadele yöntemleri konusunda bir uyuşmazlık yaşandı" yorumunu yapıyorlar.

İçişleri Bakanı Efkan Ala görevi bıraktı

VALİLİKTEN İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NA NASIL GELMİŞTİ

Efkan Ala, Batman ve Diyarbakır valiliği yaptığı dönemde de çok konuşulan bir isimdi. Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'ın suikasta kurban gitmesinin ardından 2004'te bu kentin valiliğine atandı. Ala için ana akım medyada "barışçı vali" haberleri yapılırken muhalif kesimler bu yorumlara itiraz ediyordu. Erdoğan'ın 'örnek vali' olarak gösterdiği bir isimken Başbakanlık Müsteşarlığı'na getirilmesi de sürpriz olmadı. Ana akım medya hep bir ağızdan "Batman ve Diyarbakır'da halkla polisi karşı karşıya getirmemek için azami çaba harcadığını, bu başarısının da ödüllendirildiğini" yazdı. Erdoğan'ın en güvendiği bürokratlardan biriydi ve milletvekili olmadan İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturdu. O "barışçı vali" İçişleri Bakanı olduktan sonra bu kez 'hendek savaşları'nda veya bombalı saldırılarda hayatını kaybeden sivillerin sayısının her gün arttığı konuşulur olmuştu.

ALA İÇİN DE SÜRPRİZ OLDU

Efkan Ala, İçişleri Bakanı olarak son kez 31 Ağustos 2016 günkü programında yer alan basın açıklaması için gazetecilerin karşısına çıktı. Bu durum, 'koltuğunu bırakacağından habersizdi' yorumlarına neden oldu. Ala'nın 'istifa etmediği, istifa ettirildiği' bilgisi de siyasi kulislerde dolaşan bir başka iddia.

SOYLU'NUN GELMESİNDE AĞAR'IN ETKİSİ VAR MI?

Efkan Ala'nın yerine İçişleri Bakanlığı'na getirilen Süleyman Soylu, Demokrat Parti genel başkanlığını Mehmet Ağar'dan devralmıştı. Halef-selefin sanılanın aksine araları açık değildi. Hatta Süleyman Soylu'yu Çalışma Bakanı olduktan sonra ilk tebrik edenlerden birinin Ağar olduğu, Ağar'ın Soylu'yu yeni makamında ziyaret ettiği yazılmıştı.

Bir Efkan Ala portresi: Süper vali, süper bürokrat, sıradan siyasetçi

AĞAR, KÜLLİYE'YE DANIŞMANLIK YAPIYOR İDDİASI

Ağar'ın son dönemde Cumhurbaşkanlığı'nın gayri resmi danışmanı olarak görev yaptığının da konuşulduğu kulislerde şu yorum yapılıyor, "Ağar'ın Soylu'nun İçişleri Bakanı olmasında doğrudan olmasa da dolaylı etkisi olmuştur"... 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Ağar'ı, Kısıklı'da Cumhurbaşkanı'nın evinin önündeki 'demokrasi nöbeti'nde, Yenikapı'daki 'demokrasi mitingi'nde ve Elazığ'da, PKK'nin bombalı saldırısında hayatını kaybeden 3 polisin cenaze töreninde gördük. 'OHAL, PKK ile mücadele vb. konularda' 90'lı yıllara damgasını vurmuş eski İçişleri Bakanı Ağar'dan yararlanılması bu süreç hakkında birçok ipucu veriyor aslında. Ağar'ın hakkında devam eden davaların sonuçlanmasının ardından resmi olarak Cumhurbaşkanı'nın danışmanı olarak görev yapacağı da konuşuluyor.

AĞAR: ERDOĞAN'IN ARKASINDA DURMAK MİLLİ GÖREVDİR

Ağar 6 Ağustos'ta Erdoğan'ın Kısıklı'daki evinin önündeki 'demokrasi nöbeti'nde yaptığı konuşmada, '9 yıldır siyasetten uzak olduğunu fakat 15 Temmuz'da bir vatandaş olarak FETÖ ve benzerlerine karşı mücadelede Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın arkasında durmanın milli bir görev olduğunu' söylemişti.

SOYLU NASIL BİR İÇİŞLERİ BAKANI OLACAK?

Yeni İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun bu koltuğa oturmasında 15 Temmuz darbe girişimi gecesi sergilediği duruşun da etkisi olduğu belirtiliyor. Soylu, TRT'yi basarak darbe bildirisi okutan grubu, halkla birlikte girdiği TRT'de etkisiz hale getirmiş ve canlı yayında kamuoyuna seslenmişti.  Soylu'nun dedesi Demokrat Parti'de, babasıysa Adalet Partisi ve DYP'de siyaset yaptı. Babası Hasan Soylu genç yaşında Komünizmle Mücadele Derneği'nin başkanıydı. 7 Haziran genel seçiminden bu yana yaşananlar ve müzakere sürecinin yeniden başlayacağına dair umut veren bir gelişme olmaması Soylu'nun İçişleri Bakanlığı'na getirilmesiyle başka bir anlam kazandı. Soylu, AK Parti Hükümeti'nde HDP'ye en sert biçimde yüklenen siyasetçilerden biri. Soylu, 30 Nisan 2015'te, HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'a "Haddinizi, hukukunuzu bilin. Bir daha bizim teşkilatlarıma ait el altından bir tehdit duyarsak söylüyorum sana Demirtaş, orayı kafana yıkarız!" demişti.

Kabinede gerçekleşen kritik revizyonun devamı gelecek mi? Hem bu sorunun yanıtı hem de bu görev değişikliğinin yankısı daha çok konuşulacağa benziyor.