Halkbank'tan Şehir Üniversitesi açıklaması: İddialar haksız ve mesnetsiz

Halkbank, Şehir Üniversitesi ile yaşadığı süreçle ilgili açıklama yayınladı. Banka açıklamada, yürütülen sürecin hukuka uygun olduğunu belirtirken, üniversitenin faaliyetlerinin önlenmesine çalıştıkları iddiasını "haksız ve mesnetsiz" olarak nitelendirdi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Halkbank, İstanbul Şehir Üniversitesi'nin kredi limitlerinin durdurulması ve tüm varlıklarına tedbir koyulmasına dair açıklama yaptı.

Bankanın internet sitesinden yapılan açıklamada, sürecin kredi alacağının tahsiline yönelik olduğunu belirtirken, "Gerek üniversite gerekse bazı basın-yayın kuruluşlarınca, söz konusu gayrimenkul devir işleminin iptali nedeniyle teminatımızın zafiyete uğraması, bankamızın başlattığı alacağın tahsili sürecinin nedeni olarak gösterilmeye çalışılmaktadır. Son derece yanıltıcı bu tutum, sürecin kamuoyu tarafından yanlış anlaşılmasına neden olmaktadır" ifadelerini kullandı.

Açıklamada, "Haksız ve mesnetsiz olarak ifade edildiği şekilde Üniversite’nin faaliyetlerinin önlenmesine çalışılması gibi bir misyonun tarafımıza yüklenemeyeceği açıktır. Bankamızın alacağını ne şekilde tahsil edeceğine yönelik gerçekçi bir projeksiyon ve teminat açığını gidermeye yönelik bir çözüm ortaya konulmamışken, bu konuyu farklı alanlara çekerek, bir grubun, bir kişinin yada bir zümrenin mağduriyetine yol açıldığı izlenimi oluşturma girişimleri boşunadır" denildi.

'TAMAMEN HUKUKİ TEMELLİ'

Banka, üniversite tarafından kredi teminatı olarak gösterilen TEKEL arazisinin üniversiteye devrini durduran Danıştay kararının ardından, "üniversite yönetiminin borçların geri ödenmesi ile ilgili gerçekçi projeksiyonunun bulunmaması" nedeniyle 30 Eylül 2019'da hukuki süreç başlattığını belirtti. Açıklamada bu sürecin tamamen hukuki ve ticari temellere bağlı olduğu ifade edildi.

Açıklamada bankanın müşterisi olarak çalıştığı diğer vakıf üniversitelerinin hiçbirinde nakit akışı sorunu ya da teminat eksikliği gibi bir durum söz konusu olmadığı ifade edilirken, "İstanbul Şehir Üniversitesi’nin bankamıza olan gecikmiş kredi borçlarının ödenmesi için gerekli kaynağın bulunması ve teminat açığının giderilmesi yükümlülüğü üniversite yönetimine ait olup, sorunun kaynağının bankamız olarak gösterilmesi haksız ve kabul edilemez bir yaklaşımdır" denildi.

Şehir Üniversitesi ise, daha önce yaptığı açıklamada konulan tedbirin ve kredi limitlerinin durdurulmasının iyi niyetten uzak olduğunu savunmuş, "Burada amaç, alacaklarını temin etme konusunda sorun yaşamayacak olan bankanın çıkarlarını korumak değil, başarılı bir yükseköğretim kurumunu çalışamaz hale getirmektir" diyerek tepki göstermişti.

REKTÖR ÇELİKKAN: BİZ CEZALANDIRILACAK BİR ŞEY YAPMADIK

AK Parti'den ayrılan eski başbakan Ahmet Davutoğlu'nun üniversitenin kurucuları arasında yer alması nedeniyle kararın siyasi olduğu yorumları yapılmıştı.

BBC Türkçe'ye konuşan İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Peyami Çelikcan, "Davutoğlu'nun üniversitenin kurucularından olduğunu ancak aktif siyasete girdikten sonra üniversite ile ilişkilerinin eskisi gibi olmadığını, buna karşılıklı olarak özen gösterilmekte olduğunu" söyledi.

Çelikcan, "Akademik siyasetleri yüksek, siyasetle ilişkisini de temkinli bir şekilde kuran, özen gösteren, burayı herhangi bir şekilde bir siyasi hareketin merkezi gibi konumlanmasına izin vermeyecek bir yapı oluşturduk" dedi.

Çelikkan, "Siyasi gerilimlerden dolayı cezalandırıldığınızı düşünüyor musunuz?" sorusuna "Cezalandırılıyoruz gibi bir ifade kullanmak istemem. Böyle olmamasını arzu ederim. Biz cezalandırılacak bir şey yapmadık ki" yanıtını verdi.

NE OLMUŞTU?

İstanbul Şehir Üniversitesi, Ahmet Davutoğlu'nun da kurucuları arasında bulunduğu Bilim ve Sanat Vakfı tarafından 2008 yılında kuruldu. Üniversite, daha önce özelleştirilen Kartal'daki TEKEL arazisini almak için harekete geçti. Arazi kullanım hakkına girişimleri özellikle Mimarlar Odası tarafından açılan davalarla sekteye uğradı.

Özelleştirme Yüksek Kurulu  2015'te araziyi sadece eğitim faaliyetleri amacıyla kullanılması şerhiyle üniversiteye devretti. Kararda dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, dönemin Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in de ismi vardı.

Üniversite bunun ardından Halkbank'tan aldığı yatırım kredilerini de kullanarak davalar devam etmesine rağmen arazide kurulan kampüse  2017'de taşındı.

Mimarlar Odası'nın arazinin bedelsiz tahsis edildiği iddiasıyla açtığı davayı taşıdığı Danıştay, 2018'de bu suçlamayı haklı buldu. Danıştay, arazideki devir kararını iptal etti.

Üniversite, Halkbank'tan kredi alırken bu araziyi teminat gösterdiği için, Halkbank karar sonrasında, üniversiteye tahsis ettiği kredileri durdurdu ve tüm bankalardaki varlıklarına tedbir koydu. Bu durum üniversite faaliyetlerini büyük ölçüde kısıtladı. (DUVAR-BBC TÜRKÇE)