JMML hastası Öykü Arin'i dayanışma yaşatacak

Umut içimizden birisinin damarlarında. Şimdi umuda, şimdi hayata sımsıkı sarılmamız gerekiyor. Ta ki kızımıza uygun ilik bulunana kadar. Yalnız yürümeyeceksin Öykü Arin, asla yalnız yürümeyeceksin…

Google Haberlere Abone ol

Özlem Durmaz

Bilenlerimiz biliyor, bilmeyen varsa bilenler lütfen hemen onlara da anlatsın; Öykü Arin Yazıcı JMML hastası. JMML, löseminin kötü ve az rastlanan bir cinsi. Tedavi için de tek şansı uygun bir donör bulunması, bir an önce hem de. Uygun donör bulunursa ilik nakli yapılabilecek ve güzel kızımız hayata tutunacak.

Evet, Öykü Arin bizim kızımız, sadece bir çocuk olması bile yeter elbette bizim çocuğumuz olmasına ya, o hepten bizim kızımız.

Babası Çağdaş Yazıcı, Tüm-Belsen İzmir 1 No’lu şube başkanı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde çalışıyordu, ta ki bir gece yarısı KHK’sı ile ihraç edilene değin. Belediye çalışanları baba Çağdaş Yazıcı’yı belediye koridorlarında “Asla yalnız yürümeyeceksin” sloganlarıyla uğurladılar son gününde.

O gün Öykü Arin, babasının kucağındaydı. Gözlerimiz dolarak dinledik babasının ayrılırken yaptığı konuşmayı. Evet, kucağında Öykü Arin kızımız. Bilmedik onları daha da zor sınavlar bekliyor şu hayatta.

Şimdi kızımız bir illetle karşı karşıya. Fakat şimdi de diyoruz ki “Asla yalnız savaşmayacaksınız hastalıkla”. Evet, gerçekten de İzmir Tümbelsen 1 No’lu şube, İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanları, İzmir şehri, tüm ülke Öykü Arin’le.

O daha 3.5 yaşında. Gülücüklerinde güneşler doğuran. Güzeller güzeli, ah bir de bilmiş bıcırık. Yanındayken gülümsememeniz mümkün kabilinden değil. İlla yüzünüzü güldürür. Şimdi biz de onun yüzünü güldüreceğiz.

Önce anne babasının, yanlarındayız diyerek, her türden yüklerini hafifletmeye çalışarak umutlarını büyüteceğiz. Seneler önce de demiştim; Umut, gökten zembille inmiyor. Umut, insanın kendisinin var ettiği bir şey. Öyle “umut her yerde” denildiğinde “her yerde” falan olmuyor umut. Biz var ediyoruz onu. Biz hediye ediyoruz birbirimize.

Umut, yaşamın adı oldu bu günlerde. Umudumuzu dayanışmayla büyütüp anne babaya can suyu vereceğiz. Vereceğiz ki yükleri biraz hafiflemiş olarak rahat rahat kızlarıyla ilgilenip onun neşesini daim kılabilsinler. Neşesi daim olsun ki hastalığıyla mücadele ederken güçlü olsun. İlik bulunduktan sonra da zorlu bir tedavi süreci olacak çünkü.

Sadece yaşam mı, dayanışmanın da adı umut şimdi. Hem de hiç olmadığı kadar. Ufacık bir dokunuş, ilik nakli bekleyen hastalarla dayanışma içinde olmak için sadece kan örneği verip ilik donörü olmak yeterli. Hem de kan grubu fark etmiyor, hastayla aynı şehirde olmak gerekmiyor, 18 yaşından büyük 50 yaşından küçük her sağlıklı birey, gezici otobüsleri de dahil Kızılay’ın herhangi bir birimine gidip kısacık bir işlemle donör olabiliyor. Uygun eşleşme sağlanırsa da yine son derece kısa bir tıbbi işlemle ilik nakli sağlanıyor. Ve sonucu bir insana can vermek.

Ve şu anda Öykü Arinimizi hayatta tutacak iliğin kimin damarlarında olduğunu bilmiyoruz. Belki de sizin damarlarınızda. Ve bunu öğrenmenin tek yolu Kızılay’a kan örneği verip donör olmak. Bu dayanışmayı gösterecek her birey yaşamı örecek, sadece Öykü Arin için de değil, tüm ilik nakli bekleyen hastalar için umut olacak.

Neyse ki dünya güzel bir yer, çünkü dayanışmayı kalpleriyle ören insanlar var etrafımızda. Tüm-Belsen İzmir 1 No’lu Şube aktivistleri öylesine hızlı ve kapsamlı bir kampanya örgütlediler ki. İnsanın gözü kamaşıyor izledikçe. Belediye çalışanlarının “Biz Bir Aileyiz” diyerek kalkışması öyle içten, öyle samimi ki; içimiz umutla, yüreğimiz heyecanla doluyor her anında. Ve kampanya öyle hızla büyüdü ki… Bütün ülke ayaklandı Öykü Arin ve ilik nakli bekleyen bütün hastalar için.

Ve insan diyor ki, evet bu dünya güzel bir yer. Umut her yerde. Dayanışma her yerde.

Umut içimizden birisinin damarlarında. Şimdi umuda, şimdi hayata sımsıkı sarılmamız gerekiyor. Ta ki kızımıza uygun ilik bulunana kadar. Yalnız yürümeyeceksin Öykü Arin, asla yalnız yürümeyeceksin…