Kuzey Kıbrıs'ta hükümet krizi: 'Ankara müdahale etti' tartışması

Kuzey Kıbrıs basınında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın yeni hükümet kurma görevini Ulusal Birlik Partisi milletvekili Ünal Üstel'e vermesi Ankara'nın müdahalesi olarak yorumlanıyor.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Kuzey Kıbrıs'ta yeni koalisyon hükümeti kurulmaya çalışılırken Ankara'nın içişlere müdahalelerine karşı tepki dalgası yeniden kabarıyor.

Mecliste temsil edilen siyasi partiler ilk planda Ankara’nın ismini anmasa da Lefkoşa’nın kuzeyinde siyaset ve medya kulvarları Türkiye’nin Kıbrıslı Türklere yönelik siyasi çizgisini ve stratejisini sert bir dille eleştiriyor. 

Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Ersin Tatar dün yeni hükümeti kurma görevini Ulusal Birlik Partisi (UBP) milletvekili Ünal Üstel’e verdi. Üstel, UBP’nin lideri ve eski Başbakan Faiz Sucuoğlu liderliğinde son erken milletvekili seçimlerinden kayda değer bir başarıyla çıkmasına rağmen Lefkoşa’nın kuzeyinde yaşanan baş döndürücü siyasi trafik sonrasında yeni hükümeti kurma görevini üstlendi. 

Üstel’in ismi pandeminin ilk döneminde adada uygulanan karantina kurallarının görmezden gelinmesi ve toplum sağlığının tehlikeye atılması iddialarıyla gündeme gelmişti. 

Öte yandan, hatırlanacağı üzere Tatar 2020 yılında Ankara’nın desteğiyle Cumhurbaşkanlığı mevkiine seçilmiş, eski Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bu gelişmeden ötürü Ankara’yı yüksek tonda eleştirmişti. 

Sucuoğlu ise UBP’nin kurultayına müdahale sonrasında uzun bir dönem boyunca çok arzuladığı Kuzey Kıbrıs sağının lideri pozisyonundan ayrı kalmıştı. 

YENİ KOALİSYON HÜKÜMETİ YOLDA

Hükümeti kurma görevini alan UBP Milletvekili ve İçişleri Bakanı Üstel, partinin yetkili organlarından yetki aldıktan sonra hükümet kurma çalışmalarına başlayacağını vurguladı, “Kısa bir süre içerisinde hükümeti kuracağımıza inanıyorum” açıklamasını gerçekleştirdi.

Üstel, kısa zamanda hükümeti kuracağını inanç belirterek, partinin en deneyimli isimlerinden biri olduğunu, bu görevin kendisine verilmesinin “sürpriz” olmadığını vurguladı ve sürecin kolay olmadığına da değinerek, diğer siyasi partilerle “birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde ilerleneceği” mesajını verdi.

Üstel’e yeni hükümeti kurma görevinin verilmesi üzerine Sucuoğlu yaptığı açıklamada, hükümeti kurma görevinin Ünal Üstel'e verilmesinin sürpriz olmadığını belirtti, “Bugün bir karar verilmesi sürpriz oldu” açıklamasını gerçekleştirdi.

Üstel’in açıklamaları sonrasında mecliste temsil edilen iki küçük sağ partiden yeni hükümette yer alma yolunda mesajlar geldi. Bu gelişme sonrasında Kıbrıs’ın kuzeyinde yeni çok partili bir koalisyonun yolu açılmış oldu. 

MUHALEFETİN YOĞUN TEPKİSİ

Sucuoğlu’nun sürpriz olarak nitelendirdiği gelişmeye muhalefet partilerinden ve hukukçulardan yoğun tepkiler var. 

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman yeni gelişmeyle ilgili olarak Tatar’ın hükümeti kurma görevini Üstel’e vermesini değerlendirerek, “Böyle bir yapıyı hiçbir şekilde ‘meşru’ görmüyoruz” açıklamasında bulundu. 

CTP Milletvekili Doğuş Derya ise yeni gelişmelerle ilgili olarak, "Belki de ilk yapılması gereken erken seçim Cumhurbaşkanlığı seçimi olmalı. Bu ülke 3 yıl daha bunu kaldıramaz” diyerek erken cumhurbaşkanlığı seçimleri fikrini gündeme taşıdı. 

Son gelişmelerle ilgili olarak Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, “Makam, mevki ve menfaat kavgasıyla entrikanın bol olduğu yerde bu dikiş de tutmaz” mesajını verdi. Özersay konuyla ilgili olarak, “Boşa kürek çekilecek, ülkeye zaman kaybettirilecek. Yazık!” ifadelerini kullandı.

SİNE-İ MİLLET ÇAĞRISI YAPILDI

Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilmeyen, Kuzey Kıbrıs solunun köklü partilerinden Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) siyasi sorunların parlamento yapısı içinde çözülemeyeceğini belirleyerek, CTP’ye parlamentoyu terk ederek sine-i millete dönme çağrısında bulundu.

BKP açıklamasında, “Federal çözümü benimseyen federalist güçlerin bir çatı altında birleşmesi, demokrasi ve barış mücadelesinin sokakta verilmesi kaçınılmaz olmuştur. Ankara’daki AKP iktidarının müdahaleleri kabul görmemeli” mesajını verdi. 

HUKUKÇULAR DA TEPKİLİ

Lefkoşa’da yaşanan son siyasi gelişmelere bir tepki de eski Ombudsman Emine Dizdarlı’dan geldi. Dizdarlı “Cumhurbaşkanı partili ise partisinin kararları ile bağlı değildir ve bağımsız hareket eder” ifadelerini kullanarak, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın bağımsız hareket edemediğine de işaret etti, “Kendisine duyulan güvensizliği artıracaktır” dedi.

Eski Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Emine Dizdarlı, “KKTC Anayasası, Cumhurbaşkanı'nın rehberi olmalı” başlıklı bir açıklama yaparak, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, görevine başlarken Cumhuriyet Meclisi önünde yemin eder. KKTC Anayasası’nın 100’üncü maddesinde sair şeyler yanında, Sayın Cumhurbaşkanı’nın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yüceltmek ve üzerine aldığı görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücüyle çalışmak vardır” dedi.

Dizdarlı’ya göre Cumhurbaşkanı Tatar’ın “içinden geldiği partiye tahakküm kurma çabası içinde olduğu ve bu cihetle toplumun birliğini sağlayamayacağı görüntüsü vermesi, kendisine duyulan güvensizliği artıracak”.

ANKARA TEPKİLERİN ODAĞINDA

Lefkoşa’da Cumhurbaşkanı ile iktidar partilerine yönelik tepkilerin Ankara boyutu dikkat çekiyor. ‘Kıbrıs Postası’nın yeni bir değerlendirme yazısında da belirtildiği üzere bu tepkiler Ankara’nın Kuzey Kıbrıs'ın siyasetine yönelik müdahaleleriyle birebir ilişkili. 

Lefkoşa’nın siyaset ve medya kulvarlarında dillendirilen son bilgilere göre sabık Başbakan Sucuoğlu’nun Ak Parti iktidarı ile ilişkilerini koparma noktasına gelmesi ve Türkiye’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerini ve olası rejim değişikliğini beklemeye başlamasına paralel Ankara’nın yönlendirmesiyle Tatar Kıbrıs Türk siyasetine müdahalede bulunarak Ünal Üstel formülünü öne çıkardı.