Kor Kitap: Kültür sınıf mücadelesinin alanıdır

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Kor Kitap, geçtiğimiz şubat ayında yayın hayatına başladı. Türkiye yayıncılığında yeni bir soluk olan Kor Kitap ile, kuruluş hikâyelerini, gelecek dönemde basmayı planladıkları kitapları ve yayıncılığın zorluklarını konuştuk. Sorularımızı yanıtlayan Genel Yayın Yönetmeni Onur Öztürk, sektörde nasıl bir boşluğu doldurmayı amaçladıklarını, "Kültür ve kültürel birikim dünyası da sınıflar mücadelesinin bir alanı olarak şekilleniyor. Yayıncılık sektörü de bundan azade değil tabii ki de ve birçok yayınevi farklı fikir, kaygı ve iddialarla sektörde yerlerini alıyorlar. Nasıl bir boşluğu dolduracağımız sorusu aslında nasıl bir farkı olduğu sorusu bizler için. Düşünce ile kavranabilir ve üzerinde işlem yapılabilir, değiştirilebilir bir dünyada yaşadığımızı biliyoruz" sözleriyle açıklıyor.

"Kor Kitap olarak üstlendiğimiz sorumluluğun bir gereği olarak yayımladığımız içeriği en yaygın şekilde okurlarımızla buluşturmak tabii ki en büyük hedefimiz."

Kor Kitap ilk kitaplarını basmaya başladı. Kuruluş hikâyenizi sizden dinleyebilir miyiz?

Kor Kitap’ı toplumcu yayıncılık çizgisinin bir parçası ve devamı olarak Şubat 2017 tarihinde kurduk. Yoğun bir hazırlık sürecinden sonra Eylül ayında ilk kitaplarımızla yayın hayatına başlamış olduk. Uzun zamandır yayıncılık içerisinde olan tecrübeli arkadaşlarımız ile sektörde görece yeni ama iddialı genç arkadaşlarımızın buluşmasının sonucu olarak doğdu diyebiliriz Kor Kitap için. Yayınevimizin kuruluş hikâyesini bu şekilde özetleyebiliriz, ama hikâyenin kaldığı yerden daha da heyecanla sürdüğünü de söylemeliyiz.

'Kor' imgesel olarak sert bir çağırışım yaratıyor. Yayın politikanızda ne gibi kitaplar var?

Ne yazık ki ülke koşulları bakımından, özellikle de bizim işimizi yapabilmemiz için sınırsız bir özgürlüğe sahip olmamız gerekirken, sansüre hiçbir şekilde yer olmaması gerekirken bunların çokça yaşandığı bir dönemde kurulmuş olduk, hiç böyle düşünmesek de belki de bunun ürünü olarak KOR isminde karar kılmış olduk. Ancak herhangi bir ismin yarattığı çağrışım ve imgesellik ilk izlenim dışında çok da belirleyici değil diye düşünüyorum. Zira asıl ve belirleyici olan her zaman olduğu gibi içerik olacaktır, yayımlamaya başladığımız ilk kitaptan itibaren tarafını belli etmektedir. Yayın programımızda da yüklendiğimiz sorumluluklara uygun kitaplara yer vermeye ve bunları artırmaya çalışıyoruz. Yayınevimizin ve yayıncılığımızın kendine has ihtiyaçları ile değil, dünyayı değiştirme mücadelesinin ihtiyaçları ile yayın politikamızı belirliyoruz.

'KÜLTÜREL BİRİKİM SINIF MÜCADELESİNİN BİR ALANIDIR'

Türkiye'de birçok yayınevi var. Kor olarak nasıl bir boşluğu doldurmayı hedefliyorsunuz?

Kültür ve kültürel birikim dünyası da sınıflar mücadelesinin bir alanı olarak şekilleniyor. Yayıncılık sektörü de bundan azade değil tabii ki de ve birçok yayınevi farklı fikir, kaygı ve iddialarla sektörde yerlerini alıyorlar. Nasıl bir boşluğu dolduracağımız sorusu aslında nasıl bir farkı olduğu sorusu bizler için. Düşünce ile kavranabilir ve üzerinde işlem yapılabilir, değiştirilebilir bir dünyada yaşadığımızı biliyoruz.

Değiştirebileceğimizi bildiğimiz ve değiştirmek için üstümüze düşen işi yapmaya çalıştığımız bir dünyanın üzerinde biz de yayıncılık yaparak bu çabayı büyütme, geliştirme, aktarma ve çoğaltmayı hedefliyoruz. Dolayısıyla insanlığın binlerce yıllık eylemli tarihinin kültürel birikimini bugünün değiştirmeye çalıştığımız dünyasına taşıma ve değiştirmenin de bilimini emekçilerle buluşturma çabası yayınevimiz için aynı zamanda bir varlık sebebi.

"Özellikle Ekim Devrimi’nin 100. yıldönümü vesilesiyle özel olarak yayımlayacağımız kitaplar olacak. Bunlar arasında Bolşevik Partisi ve Lenin’in izlediği başarılı stratejinin bütün yönleriyle analiz edildiği iki ciltlik Sovyet Devrimi, İngiliz Marksist tarihçilerden Christopher Hill’in eserleri, Bolşevik Parti Tarihi ve dönemin öne çıkan edebiyat eserleri var."

Türkiye'de yayıncılığın bir tekel olduğunu düşünüyor musunuz? Kuruluş aşamanızda ne gibi zorluklarla karşılaştınız?

Kültürel birikimin de sınıflar mücadelesinin bir alanı olduğunu söylemiştik, yayıncılık dünyası da bundan bağımsız olmadığı gibi adeta bir tezahürü. Dolayısıyla tekelleşmeye karşı önemli bir direnç olsa da banka ve tekellerin de yayıncılık dünyasında önemli bir hacmi kapladığını söyleyebiliriz. Ancak bu türden sermayeye dayalı yayıncılığa alternatif olan güçlü bir yayıncılık damarı var ve Kor Kitap da bunlardan birisi olarak doğdu.

Türk Nüfus Mühendisliği, Nevzat Oran, 747 syf, Kor Kitap, 2017.

Kor Yayınları olarak hedefleriniz nelerdir?

Özellikle Kor Kitap olarak üstlendiğimiz sorumluluğun bir gereği olarak yayımladığımız içeriği en yaygın şekilde okurlarımızla buluşturmak tabii ki en büyük hedefimiz. Sanat, edebiyat, bilim ve felsefe kendisini insanlığın düşünce ve mücadele dünyasını yansıtan bir başka dünya olarak gösterir. Bu alandaki birikimse yalnızca geçmişe ait değil günümüz ve geleceğimizi de kapsayan bir sürekliliktir.

Dünyanın neresinden olursa olsun toplumcu kültür birikimini tüm zenginliği ile yansıtan ve bu büyük birikimi simgeleyen bilim, politika, sanat ve edebiyat eserlerini Türkçeye kazandırmak, bu alanlarda Türkiye’de şimdiye dek oluşmuş zenginliği de geleceğe taşıma ve büyütme çabasındayız.

'EKİM DEVRİMİ'NİN 100. YILDÖNÜMÜNÜ KUTLAYACAĞIZ'

Yeni yayın mevsiminde ne gibi eserler basacaksınız?

Şimdiye dek bahsettiğimiz sanat, edebiyat, politika ve bilim gibi kategorilerde kitaplarımızla yayın hayatına başlıyoruz. Sürpriz olmasının heyecanını da yaşatmak istiyoruz. Özellikle Ekim Devrimi’nin 100. yıldönümü vesilesiyle özel olarak yayımlayacağımız kitaplar olacak.

Bunlar arasında Bolşevik Partisi ve Lenin’in izlediği başarılı stratejinin bütün yönleriyle analiz edildiği iki ciltlik Sovyet Devrimi, İngiliz Marksist tarihçilerden Christopher Hill’in eserleri, Bolşevik Parti Tarihi ve dönemin öne çıkan edebiyat eserleri var. Yine evrim teorisinin müfredattan çıkarıldığı, gerici hurafelerle doldurulduğu bir dönemde evrimsel biyoloji kitaplarının yayımlanmasını çok önemsiyoruz.

Çağrı Mert Bakırcı’nın yazdığı Evrim Kuramı ve Mekanizmaları ile hazırladığı Evrimin Işığında kitaplarını yayımladık. Darwin’in Türlerin Kökeni, Seksüel Seçme ve İnsanın Türeyişi kitaplarını hazırlıyoruz. Edebiyattan da Çernişevski’den Nasıl Yapmalı, Şçedrin’den Golovlev Ailesi, Radi Fiş’ten Ben de Halimce Bedreddinem kitapları yayın programımızda yer alıyor.

Nevzat Onaran her zamanki gibi çok titiz bir çalışma yaptı ve çok önemli, kapsamlı bir eser olan Türk Nüfus Mühendisliği’ni ortaya çıkardı. Bu kitap da önümüzdeki günlerde raflardaki yerini alacak. Yayımlayacağımız ancak ismini geçiremediğimiz daha pek çok eser için okurlarımız Kor Kitap’ı takip etmeliler.