Adliye mi AVM mi? 75 kuruşa alıyoruz, 7 liraya satıyoruz

Adliyelerin AVM gibi işletildiğini düşünen avukatlar boykot çağrısında bulundu. Sebep fahiş fiyatlarla satılan çay, kahve ve yemekler. Ayrıca adliyelerin içerisindeki mağaza, kafe ve lokanta gibi işletmelerin rant alanına dönüştürüldüğü dile getiriliyor. Çağlayan Adliyesi’nde bir çalışan “haklılar” diyor. Diğer çalışan ise “75 kuruşa aldığımız kahveyi 7 liraya satıyoruz” diyerek fiyat eleştirisinin haklı olduğunu belirtiyor.

Google Haberlere Abone ol

İSTANBUL  - Çağlayan Adliyesi devasa bir yer. İbadet yerleri de öyledir. Tavanları yüksek olur. Yaradan karşısında kendinizi minicik hissetmeniz için… Adliyeler de aynı. Her iki mekânın biz kullar tarafından nasıl göründüğü göreceli olsa da heyula gibi olmalarının sebebi bu. Fakat konu bu değil.

Adliyelerin AVM gibi işletildiğini düşünen avukatlar üç gün önce boykot çağrısında bulundu. Adliyelerin içerisindeki mağaza, market, şarküteri, kafe ve lokanta gibi işletmelerin rant alanına dönüştürüldüğü dile getiriliyor. Taleplerin başında fahiş fiyatlarla satılan çay, kahve ve yemeklerin makul düzeye çekilmesi yer alıyor. Bir diğer talep ise hâkim ve savcılar ile avukat ve yurttaşlara farklı fiyat tarifeleri uygulanmasına son verilmesi. Örneğin avukatlara 4 lira olan çay, savcı ve hakimlere 1 lira 25 kuruş olarak belirlenmiş.

4 KARTON BARDAKTA KAHVE 28 TL

Her ne kadar boykotun gerekçelerinden bihaber yazsam da biz gazeteciler yurttaşlar açısından durum anlatıldığı gibi. Misal adliyenin 2. katında yer alan, sigara da içilebilen kafeteryada bir araya gelen gazeteciler arasında bir gönüllü ya da seçilen kurban kendine çay almaya gidecekken usül gereği sormak durumundadır. “Bir şey isteyen var mı?” Bu sorunun yanıtı genelde boş bırakılmaz. Dostun düşmanın pırıl pırıl zuhur ettiği andır bu an. Diyelim 4 karton kahve aldınız. Tutar: 28 lira.

.

Bahsettiğim balkon kafeteryanın manzarası adliyenin orta avlusuna bakar. Yani dört tarafı betonla kaplı alana, adliyedeki onlarca çalışan odasına. 10 dakikadan fazla kalırsanız neşeniz kaçar, yüzünür solar. Aynı kafeteryanın girişinde “Dışardan yiyecek ve içecek getirilmesi yasaktır” yazılı. Altında küçük puntoyla devam ediyor yazı: "Anlayışınız için teşekkürler. Ensenizde ufak bir kaşınma…

ETLİ YEMEKLER 27 LİRADAN BAŞLIYOR

Bir adliye çalışanına boykotu sordum. “Bence de pahalı. Nescafeyi 75 kuruşa alıyoruz. 7 liraya satıyoruz. Kaç defa patrona söyledik pahalı diye ama aynı devam…”

Patron kim? “AKER’in patronu işte…” İlgili kurum için Google’a bakındım. Bir şey yok. İhale bedeli ödeyerek adliyedeki yiyecek- içecek dükkanlarını alan bir şirket diyelim. Şirketin adı 1. kattaki kantinin girişinde led ışıklarıyla yazılmış. Böyle cafcaflı karşılama… 9. kattaki yemekhaneye kadar her yerde şirketin adı yazıyor.

Dün 13:00 sularında adliyedeydim. Henüz boykotun etkisinin görülmediği söylendi ama yine çalışanlardan biri “haklılar” dedi. Bu konuşmalar esnasında rezene çayı aldım. 4 lira. Fiyat listesi şöyle: Ayran 4, 00, Bitki çayları 4,00, Karton bardak çay 4.00, Türk kahvesi 7, 00…

Adliyenin 9. katında yer alan yemekhanede de durum parlak değil. Misal mevsim salata 10 lira. Etli yemekler ise 27 liradan başlıyor.

Adliye hatırası... Tamer Korkmaz en solda. Gökmen Yeşil soldan üçüncü...

Adliye çıkışında avukatlar Akçay Taşcı, Gökmen Yeşil, Tamer Doğan’la karşılaştım. Karşılaştığımızda Tamer’in bir saat önce kadar adliye girişinde soyunduğunu bilmiyordum. Güvenlik ve polisin keyfi tutumuna dellenip üstünü çıkarmış. Bu da adliyenin yüksek güvenlik sağlama adına kimi avukatlara, vatandaşlara yaşattığı bir diğer sorun.

‘YARIN ÇAY KAHVE DAĞITACAĞIZ’

Çağdaş Hukukçular Derneği İstanbul Şube Başkan Gökmen Yeşil, “Karton bardak çay 4 lira. Saçma yani… Şurada da 4 lira. (Adliyenin karşısındaki pastane zincirlerinden birini gösteriyor. Eski belediye başkanı Kadir Topbaş’ın oğlu Mustafa Ömer Topbaş bu zincirin ortaklarından biri) Orada bari cam bardakta, doğru düzgün çay veriyorlar. Bir lokantaya gittiğinde lokantanın fiyat aralığını, lüks olup olmadığını çorba fiyatından anlarsın. Burada çorba 9 lira. Balkonlu kafeye çıkmışsındır. Hem pahalı hem pis.”

Bugün adliye önünde gün boyu çay kahve servisi yapıldı.

Yeşil, pastane zincirini övmüyor. Yanlış anlaşılmasın.

“Yarın burada çay, kahve dağıtacağız” diyor Yeşil. Ciddi görünüyor… (Bu haber dün kaleme alındı. Bugün gerçekten de adliyenin önünde ücretsiz çay kahve dağıtan bir stant kurulmuştu)

Çay kazanlarının da temiz olmadığı söyleniyor. “Askerde yoktur öyle kazan” diyen de var. Bu arada çayın tadı sahiden hep sevimsiz.

Adliye'nin en ucuz kafesi 2 yıl önce kapanmış. Mekan viraneye dönmüş.

Son olarak adliyenin sağ karşısında karton bardağın üzerine adınızı en az doktor reçetesi kadar çirkin yazan uluslararası bir kahve dükkanı ile yerli pastane zinciri var. Sol tarafta kalan, herkesin uygun fiyatlara çay içip tost yiyebildiği kafe ise 2 yıl önce kapatıldı. Şimdi virane duruyor.  Sağ ve sol çağrışımının tesadüfü bir yana adliyenin bahçesi olağan memleket halinden azade değil. Orada da şirketler kazandırılıyor.