İddia: iPhone'una parmak izi ile ulaşmak için Kaşıkçı'nın parmağı kesildi

Hürriyet gazetesinin iktidara yakın yazarlarından Abdülkadir Selvi, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'yi öldüren timin Apple Watch cihazına girmek için gazetecinin parmağını kestiğini yazdı. İddiasını ses kayıtlarına dayandıran Selvi, "Veliaht prens hesap vermeden ve görevden alınmadan bu dosyayı kapatmamamız lazım" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürülmesi konusunda yeni bir iddia ortaya atıldı. Hürriyet gazetesinin iktidara yakın yazarlarından Abdülkadir Selvi, Kaşıkçı'nın Riyad yönetimi tarafından iddia edildiği gibi arbedede değil, konsolosluğa girer girmez öldürüldüğünü yazdı. Selvi infaz timinin, Suudi gazetecinin Apple Watch saatine girmek için gereken parmak izini almak için parmağını kestiklerini de öne sürdü.

'ÖNCE PARMAĞI KESİLDİ'

Selvi, Kaşıkçı'nın binaya girer girmez doğrudan Başkonsolos Muhammed el Uteybi’nin makamına alındığını, 'herhangi bir sorguya dahi gerek duyulmadan Suudi Arabistan’dan gelen infaz timi tarafından boğularak öldürüldüğünü' yazdı. "Boğma işlemi 7-8 dakika sürüyor" diyen Selvi, şöyle devam etti:

"Kaşıkçı’nın cep telefonu ile kolundaki akıllı saati Apple Watch’un eşleştiği bilindiği için çalıştırılmak isteniyor. Bunun için önce parmağı kesilip parmak izinden açılmaya çalışılıyor. Ama başarılı olamıyorlar. Suudilerin açıkladığı şekilde bir arbede veya sorgulama yaşanmıyor. İnfaz timinin kendisini etkisiz hale getirmeye çalıştığı sırada Kaşıkçı, doğal bir refleks olarak direnmeye çalışıyor. Bir poşet ya da ipi andıran plastik bir malzeme ile boğuluyor."

'KİMYASALLARIN DELİLLERİ 10 GÜNDE YOK ETMESİ BEKLENİYORDU'

Bu anlara dair ses kayıtları bulunduğunu belirten Selvi, ardından adli tıp kurumu başkanı Al Tubaigy'nin müzik açıp cesedi 15 parçaya ayırdığını, tüm başkonsolosun makamında gerçekleştiğini yazdı. Selvi'nin yazısına göre ceset parçalar halinde başkonsolosluk dışına çıkarıldı. Konsolosluğun içinde ise deliller kimyasal maddelerle yok edildi.

Buna göre, adli tıpçı Al Tubaigy '10 günden önce başkonsolosluk binasında bir arama yapılmasına izin verilmemesi talimatı verdi'.  "Çünkü kullandığı kimyasallarla birlikte delillerin 10 gün içinde yok olacağını hesap ediyor" diyen Selvi, "Başkonsolos, polisin arama yapmasını engellemek için elinden geleni yaptı. Buna rağmen polisin titiz çalışması sonucunda bazı deliller kurtarıldı. Eğer önemli delillere ulaşılmasa Suudi Arabistan cinayeti kabul eden açıklamayı yapar mıydı?" ifadelerini kullandı.

'VELİAHT PRENS GİTMEDEN DOSYA KAPANMASIN' ÇAĞRISI YAPTI

Abdülkadir Selvi, yazısının devamında Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'ı eleştirdi. Prens Muhammed, Birleşik Arap Emirlikleri Veliaht Prensi bin Zayed Al Nahyan ve ABD Başkanı Donald Trump’ın damadı Jared Kushner'in  bir 'şeytan üçgeni' oluşturduğunu savunan Selvi, "Bu üçlünün en büyük hedefleri Erdoğan’ı devirmek. BAE Veliaht Prensi bin Zayed, 15 Temmuz darbe gecesi aktif olarak devredeydi" dedi. Abdülkadir Selvi yazısına "Veliaht prens hesap vermeden ve görevden alınmadan bu dosyayı kapatmamamız lazım. Yoksa 50 yıl boyunca Türkiye düşmanı bir veliaht prensle yaşayamayız" cümleleriyle son verdi. (Dış Haberler)