Damat Kavurmacı'dan 1 dolarlı savunma

TUSKON davasında tutuklu yargılanan esi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı, altıncı duruşmada savunma yaptı. Hâkimin sadece 5 dakika söz verdiği Kavurmacı "FETÖ'yle işbirliği olan kimseyle iletişimim yoktur. 1 dolarım yoktur. Bylock kullanmadım. Örgütün  okullarında ve yurtlarında kalmadım" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - 'FETÖ' soruşturması kapsamında kapatılan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) ile üye şirketlerine yönelik 86 sanık hakkında açılan davanın altıncı duruşması bugün görülüyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı , 1 Mart 2014'te TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'nda hükümeti tehdit ettiği öne sürülen Başkan Rızanur Meral'in açılış konuşmasını ayağa kalkmayarak protesto ettiğini ve alkışlamadığını söyledi.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin karşısında bulunan duruşma salonunda görülen duruşmaya 25'i tutuklu sanık ile 18 tutuksuz sanık katıldı. Davanın 6.duruşmasında tutuklu sanıkların tahliye talepleri alındı.

GÜLLÜ: BANK ASYAYA GÜNAHIMI VERMEM

Tutuklu sanıklardan baklavacı Faruk Güllü, 15 aydır tutuklu olduğunu ve suçun unsurlarının oluşmadığını belirterek, "TUSKON'dan 2010 yılında istifa ettim. Herhangi bir imzam yoktur.  1 Mart 2014'te TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'na ve 6. Olağan Genel Kuruluna katılmadım. Listelerde adımın geçiyor olması bilgim ve isteğim dışındadır" dedi.

"MASAK raporlarında gayriresmi para hareketlerinin olmadığını kanıtlanmıştır" diyen Güllü, şu savunmada bulundu: "Bank Asya, en çok iş hayatımda bana zarar veren banka olmuştur. Bank Asya'ya para yardımı değil, günahımı vermem. 15 Temmuz 2016  hain darbe girişiminde Güneşli'deki mağazamızdayken öğrendim. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine yola çıktık.  Polislerle, tanklar geçmesin diye yolu kapattık, helikopter saldırısına rağmen yolu açmadık. Hakkımda yakalama  kararı bulunduğunda iş yerime giderek teslim oldum. Yapılan aramalarda sadece 1 adet bandrollü kitap bulunmuştur. Bylock ve başka kriptolu haberleşme programı kullanmadım" ifadelerini kullandı.

Hakkında yakalama kararı çıkınca yurtdışına kaçmadığını belirten Güllü, kendisi aleyhine ifade veren Gizli Tanık 'Demir'in duruşmada tanık olarak dinlenmesini talep etti.

Güllü, "Bylock gibi kriptolu herhangi bir haberleşme aracını kullanmadım. Digitürk aboneliğim yoktur. Örgüt üyelerinde ele geçirilen 1 dolarım yok. Örgütün toplantılarına katılamadım. FETÖ/PDY için yardımcı olduğuma dair dosyada bir delil yoktur. Almanya'dan mart ayında geldim, oturma iznim vardır ve 15 Temmuz'dan sonra yurt dışına çıkmayı düşünmedim.  15 aydır tutukluyum. Adli tedbir tedbiriyle tahliyemi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.

KAVURMACI 6 DURUŞMADA KONUŞTU

İstanbul Büyükşehir Belediye eski Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı "Şahsıma isnat edilen suçlamaları kabul etmiyorum. FETÖ / Örgütü üyesi değilim, bilerek ve isteyerek bu örgüte yardım etmedim. Propagandasını da yapmadım" diye konuştu. Kavurmacı, TUSKON Başkanı Rızanur Meral ile bazı gezilere katıldığını ancak bunların dışında bir iletişiminin bulunmadığını savundu.

'ZAMAN ABONELİĞİM YOK'

Kavurmacı, TUSKON  5. Olağan Genel Kurulu'nda hükümetin tehdit edildiği konuşmayı da ayağa kalkmayarak protesto ettiğini ve konuşmayı alkışmadığını belirtti. Kavurmacı şunları söyledi: "Bu olaydan sonra hemen istifa ettim ancak istifam kabul edilmedi. NOTER aracılığıyla resmi olarak ilk istifa eden kişi benimdir. Hakkımda hediye kartı vermem ve maaşlı çalışan iki kişinin ödemelerini yapmış olmam FETÖ'ye yardım suçlaması olarak kabul edilemez. Sayın Cumhurbaşkanımızın 14 Haziran 2014'te yaptığı açıklamadan sonra Fatih Koleji'nde okuyan çocuklarımı okuldan aldım, başka bir okula kaydettim. FETÖ'yle işbirliği olan kimseyle iletişimim yoktur. 1 dolarım yoktur. Bylock kullanmadım. Örgütün  okullarında ve yurtlarında kalmadım. Zaman Gazetesi'ne aboneliğim yoktur. 2014 yerel  seçimlerinde AK Parti'yi destekledim. Seçimlerde AK Parti'nin resimlerini duvara kaplattırdım. Devlet büyüğüne hakaret eden Rızanur Meral'i tek  alkışlamayan bendim. Yurt dışında çok sayıda mağazam olmasına rağmen yurt dışına gitmedim. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra da yurt dışına gitmedim.  Mayıs ayında tahliye oldum, yine gitmedim. 13 aydır tutukluyum. 4 bin 200 çalışanı ve 500 mağazası olan bir şirketin ortağıyım. 2 çalışana ödenen maaşla şirketlere el konulması izah edilemez. Tahliyemi talep ediyorum. Şirketlerimdeki kayyum kararlarının kaldırılmasını istiyorum."

Söz alan diğer sanıklarda tahliyesini talep etti. Duruşma sanıkların tahliye taleplerinin alınmasıyla devam ediyor.

(İSTANBUL-DHA)