Cezaevlerinde açlık grevleri başlıyor!

Zindanlarla Dayanışma İnisiyatifinin cezaevlerinde yaşananlara ilişkin hazırlamış olduğu raporda, OHAL sonrası cezaevinde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekildi. Tutuklu ve hükümlülerin açlık grevi başlatacakları belirtildi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Zindanlarla Dayanışma İnsiyatifi Cezaevi İzleme Komisyonuna üye avukatlar, Edirne, Gebze, Kandıra, Tekirdağ, Bakırköy, Maltepe ve Silivri Cezaevlerinde bulunan tutuklularla görüşerek 2016 - 2017 raporu hazırladı. Raporda, cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri, OHAL sonrası değişen uygulamala ve açıklık grevine başlayan tutuklulara dair bilgiler yer aldı. Rapora göre 15 Mart'ta dönüşümlü açlık grevleri başlayacak.

Raporda şu bilgiler yer aldı:

'MUSA ANTER GİBİ...'

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan OHAL ile kapatılan Özgür Gündem gazetesinin Yazı İşleri Müdürü gazeteci İnan Kızılkaya'nın kaleme aldığı mektubu raporda geniş yer aldı. Kızılkaya mektubunda tutuklandığı zaman polislerin kendisine;“Sizi Musa Anter gibi geberteceğiz, asit kuyularına atacağız” şeklinde tehdit edildiklerini söyledi.

OHAL'DEN SONRA İHLALLER ARTI

Raporda, 15 Temmuz Darbe Girişiminin ardından tüm Türkiye'de ilan edilen Olağanüstü Hal ile birlikte cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin yaşandığı, kelepçeli muayene uygulamasının arttığı, hasta mahpusların sağlığa erişim hakkının engellendiği, aile ve avukat görüşlerine kısıtlamalar getirildiği gibi çarpıcı bilgiler yer alıyor. Ayrıca raporda tutuklu ve hükümlülerin anlatımlarından ve yazdıkları mektuplara göre, cezaevlerindeki keyfi uygulamaların artmış olduğu da aktarıldı

'KADIN TUTUKLUYA TECAVÜZ TEHDİDİ'

Heyetin Bakırköy Kadın Cezaevi’ne yaptıkları ziyarette tutuklulara yönelik “Anne, baba, eş, çocuk, eşinin anne ve babası ile yapacağı görüş dışında ki kişilerle görüş yasağının yazılı tebliğ edildiği, bu çerçevede kardeşlerin de dahil olduğu görüş kısıtlaması getirildiği tespit edilmiş” olduğu ifade edildi. Ayrıca raporda Bakırköy'de tutuklu bulunan bir kadınla görüşmeler de şöyle anlatıldı:“Z.Ç : 92 doğumlu. 6 gün gözaltında kalmış. Gözaltı süresi boyunca zaten 30 gün kalacaksın diye tekrarlayıp durmuşlar. Gözaltında kaldığı zaman zarfında daha çok 3 polis ile muhattap olmuş. Bu Polislerden biri Z.Ç'nin kafasına vurmuş ve yer yatırmış, hırpalamış. Çoğu zaman gözünü kapamış. Polis sürekli olarak kendisine hakaret etmiş ve küfürler savurmuş. Bir konuşmasında “Bak konuş, burada binlerce Timimiz var, onları durdurmuş durumdayız. Konuşursan onları durdururuz yoksa sana tecavüz edecekler, senle beraber olmak isteyen çok kişi var" şeklinde cinsel tehditte bulunmuş...”

Heyetin Edirne Kapalı Cezaevi'nde yaptıkları görüşmeler sonucunda, tutuklu ve hükümlülerin yaşadıkları sorunları şöyle sıranlandı:

1-Mektuplarımıza el konuluyor.

2-Telefon görüşmelerimize müdahale ediliyor.

3-Oda değişim taleplerimiz çeşitli gerekçelerle aksatılıyor.

4-Ortak alan faaliyet gruplarımız verdiğimiz dilekçelere göre değil, kendi istedikleri gibi hazırlanıyor.

5-Sudan gerekçeler ile her gün soruşturmalar açılıyor, cezalar veriliyor.

6- Verilen cezalar hücre cezaları, iletişim, spor ve kütüphane vb. etkinliklerinden oluşan cezalar.

7-Revirde gayri insani yaklaşımlarla tedaviler yapılmıyor. Hastane sevkleri geciktiriliyor.

8-Hastaneye yatışlar hayati olmasına rağmen yapılmıyor.

AÇLIK GREVLERİ BAŞLAYACAK

Raporda, Edirne Cezaevi’nde bulunan tutuklu ve hükümlüler kendilerine, 'Sizleri hastaneye, revire, müdüre götüreceğiz' denilerek kendilerinden zorla parmak izleri alındıklarını da aktardı. Mahpusların sokağa çıkma yasağı uygulanan kentlerdeki yıkım, Abdullah Öcalan üzerindeki görüş yasağının kaldırılması ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine karşı 15 Mart'ta tüm cezaevlerinde 5 günlük dönüşümlü ve uyarı amaçlı açlık grevi başlatacakları belirtildi.

Raporda, cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri genel olarak şöyle sıralandı:

- Hasta tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin engellenmesi.

- Aile-avukat görüş sınırlandırılması

- Mektup ve telefon yasağı.

-Gazete ve kitap yasakları.

- Haftada 10 saat olması gereken sosyal aktivite imkânının 2.5 saate düşürülmesi.

- Sohbet hakkının kaldırılması.

- Görüşlerin kamera ile kayıt altına alınması, havalandırmalara yerleştirilen kameralar.

- Kadın koğuşlarında “ince ve derin” arama

- Çıplak arama gibi uygulamaların yaşanması.