Putin’in dördüncü dönemini kim yönetecek?

Rejimin görünmeyen yöneticileri Putin’e karşı  sessizce meydan okuyorlar. 'Gece yönetimi'nde Ekonomik Kalkınma eski Bakanı Alexei Ulyukayev ön plana çıkıyor. 

Google Haberlere Abone ol

Konstantin Gaaze *

Geçen yıl Rusya’nın yönetim biçimi bir gündüz, bir de gece vardiyası olacak biçimde çalıştı.

Kamuoyu,  Vladimir Putin’i hükümeti yönetiyor ve şimdi tekrar seçilebilmek amacıyla işçilerle buluşuyor, uzaya roket gönderiyor, yabancı üst düzey temsilcileri makamında kabul ediyor diye biliyor.

Aynı zamanda ülke, Putin’in yakın müttefiki Igor Sechin’in kışkırtmasıyla Ekonomik Kalkınma eski Bakanı Alexei Ulyukayev hakkında başlatılan soruşturmada, “gece hükümeti” ve gölgelerde gizlenen kişiler tarafından uygulanan diğer korkutma ve tehdit olayları konusunu ele aldı.

Rusya’nın gündüz yöneticileri, ya karanlıkta, gölgelerde çalışan bu kişilerin var olmadığını öne sürüyor ya da yalnızca meşru hükümetin çıkarlarına hizmet ediyormuş gibi davranıyorlardı. Ancak bu süreç, Putin’in başkanlığının son on sekiz yılı boyunca o kadar alenileşti ki; gölgedeki yöneticiler şu ana dek ülkeyi kendilerinin yönettiği konusunda ikna olmuş durumdaydılar.

DÖRDÜNCÜ DÖNEM ÇOK YAKIN

Putin, önümüzdeki mart ayından başlayarak dördüncü başkanlık döneminde hizmet vermeye hazırlanırken, Rusya’nın karşı karşıya olduğu temel soru şu; bu karanlık gece yöneticileri, görev süresinin sonuna yaklaşmış bir liderin emirlerine uyacaklar mı, kendi bildikleri gibi mi çalışacaklar, yoksa kullandıkları otoriter sistemi yaratan adamı görmezden mi gelecekler? Çok yakında bunun cevabını da öğreneceğiz.

Kremlin uzun süredir yeni yağlanmış bir makine gibi iyi işleyen bir siyaset cihazı gibi çalışıyordu.  Putin, her başkanlık döneminin başında devlet kurumlarını güçlendirerek hükümeti elden geçirdi ve iktidarın devlet bürokrasisinde yeniden dağılımını gerçekleştirdi.

Bunu her yaptığında devlet bürokrasisinin gücü büyüdü ve sonunda Kremlin’deki hâkim rejime bir rakip olarak ortaya çıktı. Rejim, sonrasında, yasadışı kararlarına itiraz eden herhangi bir devlet yapısının etkisiz hale getirilmesi amacıyla bir “tamir” görevine başlayacaktı. İktidar, gücünü (şiddet ya da yıldırma yoluyla) kullanarak, devlet kurumlarının gelişmesine ve olgunlaşmasına asla izin vermiyor.

2002’de bu süreç bölgesel seçkinlerin temizlenmesine neden olmuştu. 2005 yılında ekonominin kritik sektörlerinin kamulaştırılmasını içeriyordu. Devlet başarılı bir şekilde dağıtıldıktan sonra, rejim onu yeniden inşa etmeyi başardı.

Bu dinamik, döngüsel bir durum ve son on sekiz yılın çoğunda Başkan tarafından idare edildi: Putin, devlet kurumları ve kişiselleştirilmiş rejim arasındaki gücü yapay olarak tersine çevirerek, elinde tuttuğu gücü güvence altına alabildi. Ancak Başkan Putin’in dördüncü dönemine yaklaşırken, rolüne sessizce meydan okunuyor.

ULUKAYEV ÖNEMLİ BİR ÖRNEK

Başkan, Ekonomik Kalkınma eski Bakanı Alexei Ulyukayev’in son zamanlarda gerçekleştirdiği cezai soruşturmalar gibi çok sayıda önemli davaya müdahale etmek istemediğini ya da müdahale edemediğini açıklamıştı; St. Petersburg’da önemli bir özel okul olan Avrupa Üniversitesi’nin lisansının iptal edilmesi ve güçlü bir finans şirketi olan “Sistema Financial Corporation”a karşı açılan davalar ciddi sorunlar yarattı. Putin’in sağdan soldan çekiştirilmesine benzer biçimde, yakın çevresinin güçlerini bağımsız olarak genişlettiğine dair bazı emareler var.

Rejimin devletin hedeflerini gerçekleştirmek için kendine ortak seçme olanağı riskli bir durum; zira, bu adımlar çoğu zaman yasadışı ve gayri meşru biçimde yürüyor. Rejim, aktörlerinin özel operasyonlar, gizli emirler, tutuklamalar ve yargıdan bağımsız şiddet uygulayabilmesi amacıyla çeşitli gerekçeler kullanıyor.

İktidar “ulusal güvenlik” argümanını her kullandığında, devlet bürokrasisinin dillendireceği diğer tüm siyasi veya ekonomik endişeleri konuşulmaz hale getiriyor. Yöneticiler, ülkenin sürekli kriz altında olduğu ve en iyi seçeneğin diktatörlük olduğu savıyla hareket ediyorlar.

Rejimin “gece” bekçileriyse, siber savaşın, seçimlere müdahalelerin ve yaptırımların, ulus için sürekli bir tehdit oluşturduğunu beyan ediyor. Buna karşın, düzenli hükümet organlarının (parlamento, mahkemeler ve devlet kurumları) bahsedilen bu tehditleri görüşmesini engelliyorlar. Rus devletinin anayasadan kaynaklanan yetkilerini ülkenin ulusal çıkarlarını korumak amacıyla kullanması engelleniyor; bu durumda kurumlar, rejimin çıkarlarını korumak zorunda kalıyorlar.

OPERASYONLARI KİM YÖNETİYOR?

Mevcut durum göz önüne alındığında, rejimin hükümet görevlilerine karşı gerçekleştirdiği son soruşturma, takip ve provokasyonların, Başkan Putin tarafından yönlendirilip yönlendirilmediğini doğru anlamak lazım. İlk bakışta, Başkan’ın sorumluluklarını yerine getirmek kolay görünür. En son yaşananlar, Rusya geçmişte Batı ile savaş durumundayken haklı gösterilen şeylerin bir “ulusal versiyonundan” esinleniyor olabilir.

Neticede, hükümet görevlileri ve oligarşik çevreler, deniz aşırı,  vergilendirilmeyen varlıklarını ülkeye geri getirmeli; vergilerini ödeyip ulusal çıkarlara katkıda bulunmalı. Kimileri, bu konudaki tartışmalar sürerken, demir parmaklıklar ardında vakit geçirmeli. Putin yeni başkanlık döneminde, bir kez daha seçkinler arasında bir düzen sağlamak için yönetimde olacak.

Bir de diğer senaryoya göz atalım. Putin ve rejimin kendilerini bir çıkmaza soktuğunu ve Başkan’ın tek başına hareket ettiğini varsayalım. “Gece” yöneticileri kendi istedikleri yönde hareket ederse, Başkan’ın Ulyukayev’i hapsetmek isteyip istememesi önemini yitirecek; bu durumda asıl tartışma, iradesini devletin oldukça önem taşıyan bir meselesinde ortaya koymaması olacak.

Bu senaryo gerçekleşirse, rejim artık Başkan’a itaat etmeyecek. Onu, artık gerçek gücünü kullanmayan ve bu nedenle “gece yöneticileri” olmadan ülkeyi yönetemeyen, sistemin başındaki temsili bir yönetici gibi, kendilerine muhtaç olarak görecekler.

Şayet günümüzde yaşanan durum buysa, Putin başkan olarak dördüncü döneminde gerçek bir meydan okumayla yüz yüze kalacak. Emeklilik yıllarına resmi olarak “Putin'in dördüncü dönemi” dense bile ya Başkan “gece yöneticilerini” emekli edecek ya da kendisi emekli olacak.

Rusya’daki devlet bürokratları bundan daha büyük bir mücadeleyle karşı karşıya. Kendileri, Başkan’ın çevresinde oluşan patronlar ağına boyun eğmeye ve yasadışı işleri görmezden gelmeye hazırlar mı?

Aksi halde özerkliklerini ve devletle temas kuramadığını gördükleri bir başkanı ve onun ismiyle bağlantılı olan rejimi etkileme kapasitelerini savunmaya mı hazırlanıyorlar?

* Yazının aslı  The Moscow Times sitesinden alınmıştır (Çeviren: Tarkan Tufan)