BM'den 'Gazze' çağrısı: Acil ateşkes konusunda ısrarcı olunmalı

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Türk, Gazze'deki duruma ilişkin olarak, "Uluslararası toplum, insan hakları ve insani gerekçelerle acil ateşkes konusunda tek ses olarak ısrarcı olmalı" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları havadan ve karadan devam ederken, Birleşmiş Milletler (BM) çatışmalarda 'acil ateşkes' çağrısını bir kez daha yineledi. İsrail Savunma Bakanlığı ise yaptığı yazılı bir açıklamada ABD’den İsrail ordusu için askeri teçhizat taşıyan 200'üncü kargo uçağının ülkeye ulaştığını belirtti.

Reuters haber ajansının aktardığına göre, BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, bugün BM Cenevre Ofisi'ne gazetecilerle bir araya geldi. Türk, Gazze'de "vahşet suçları" işlenme riskinin arttığına dikkat çekerek tarafları bu tür suçlar işlemekten kaçınmaya çağırdı. BM'ye göre, vahşet suçları (atrocity crimes) ifadesi, uluslararası sözleşmeler tarafından tanımlanan soykırım, insanlığa karşı suçlar ve savaş suçlarına atıfta bulunuyor.

'ULUSLARARASI TOPLUM TEK SES OLMALI'

İnsani yardım yetkililerinin Gazze'deki durumu 'kıyamet gibi' sözleriyle anlattığını aktaran Türk, "Böyle durumlarda vahşet suçlarının işlenme riski artar. Acilen ilgili taraflar ve tüm devletler tarafından, özellikle de nüfuzu olanlar tarafından bunun gibi suçların işlenmesinin engellenmesi için önlem alınmasına ihtiyaç var" ifadelerini kullandı. 

Gazze Şeridi'ndeki 2,2 milyon Filistinlinin 1,9 milyonunun yerinden edildiğini ve kalabalık yerlerde, kötüleşen şartlarda kalmak durumunda bırakıldıklarını hatırlatan Türk, "Yaygın hastalık ve açlık korkuları yayılırken, insani yardım da bir kez daha neredeyse kesildi" diye konuştu. AA'nın aktardığına göre, Volker Türk, sivil halkın karşı karşıya kaldığı zorlukları anlatarak, "Uluslararası toplum, insan hakları ve insani gerekçelerle acil ateşkes konusunda tek ses olarak ısrarcı olmalı" ifadelerini kullandı.

UNRWA: GAZZE, DÜNYANIN EN TEHLİKELİ YERLERİNDEN BİRİ HALİNE GELDİ

BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) da sosyal medya platformu X (eski adıyla Twitter) üzerinden açıklama yaparak Gazze Şeridi’nin tamamının, dünyanın en tehlikeli yerlerinden biri haline geldiğini bildirdi.

UNRWA'dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Güvenli bir bölge yok; Gazze Şeridi’nin tamamı dünyanın en tehlikeli yerlerinden biri haline geldi. UNRWA'ya ait yerler dahil tüm barınma yerleri dolup taştığı için gidecek hiçbir yer yok."

İSRAİL: ABD 10 BİN TONDAN FAZLA ASKERİ TEHÇİZAT GÖNDERDİ

Öte yandan, İsrail Savunma Bakanlığı, yaptığı yazılı açıklamada, ABD’den İsrail ordusu için askeri teçhizat taşıyan 200'üncü kargo uçağının ülkeye ulaştığını belirtti.

Açıklamada, İsrail Savunma Bakanlığa bağlı ABD Tedarik Misyonu'nun çabalarıyla gerçekleşen sevkiyatların 'büyük önem taşıdığı' ifade edildi. Bu kapsamda, 'Gazze’deki savaşın başladığı 7 Ekim’den bu yana İsrail ordusuna 10 bin tondan fazla askeri teçhizat gönderildiği' bilgisi verilen açıklamada, bunların içinde zırhlı araçlar, silahlar, kişisel koruyucu ekipmanlar, tıbbi malzeme, mühimmat ve 'daha fazlasının' olduğu kaydedildi.

FİLİSTİN DEVLET BAŞKANLIĞI: ACİLEN MÜDAHALEDE BULUNULMALI

Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne de İsrail'in Gazze Şeridi ile Batı Şeria'da Filistin halkına yönelik saldırılarına ilişkin Filistin resmi ajansı WAFA'ya açıklamalarda bulundu. İsrail'in her yerde Filistin halkına karşı 'terör' uyguladığını söyleyen Ebu Rudeyne, BMGK'yi benzeri görülmemiş uluslararası sessizliğin gölgesinde düzenlenen bu kapsamlı saldırıyı ve Filistin kanının dökülmesini durdurmak için acilen müdahale etmeye çağırdı.

Gerilimin tırmanmasından ABD'deki Joe Biden yönetimini sorumlu tutan Filistinli Sözcü, Gazze, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki Filistin halkına yönelik saldırılarını durdurması için İsrail'e baskı yapılması çağrısında bulundu. Bu saldırıların kimseye huzur ve güvenlik getirmeyeceğini belirten Ebu Rudeyne, İsrail ve ABD yönetimi için saldırıları durdurmak ve işgale son vermekten başka seçeneğin olmadığını yineledi.

'TEK YOL, BAĞIMSIZLIK HAKKINI TANIMAK'

"İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına karşı her gün katliamlar yaptığı bir dönemde, işgal güçleri ve terörist sömürgeciler Batı Şeria'da Filistin şehir, kasaba ve kamplarına yönelik baskınlarını ve saha infazlarıyla günlük suçlarını sürdürüyorlar" diyen Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü, askeri çözümlerin başarısızlıklarını kanıtladığını ve tek çözümün işgali sona erdirerek Filistin halkının uluslararası meşruiyet ve uluslararası hukuka uygun olarak özgürlük ve bağımsızlık hakkını tanımak olduğunu söyledi.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI'NDAN İNGİLTERE'YE: SOYKIRIM SAVAŞINA BULAŞMAYIN

Filistin Dışişleri Bakanlığı da İngiltere'nin Gazze Şeridi'ne gözetleme uçakları gönderme kararı hakkında açıklamada bulundu. Dışişleri Bakanlığı, konuya ilişkin X platformundaki hesabından yaptığı yazılı açıklamada, "İngiltere'nin Gazze üzerine gözetleme uçakları gönderme kararı, İsrail'in toplu soykırım savaşına bulaşmaktır" ifadelerini kullandı.

İngiltere Savunma Bakanlığı, 3 Kasım'da yaptığı yazılı açıklamada, 'rehinelerin kurtarılmasına destek olma gerekçesiyle İsrail'e istihbarat sağlamak için' Gazze üzerinde gözetleme uçuşları yapacağını duyurmuştu. Açıklamada, hükümetin 7 Ekim'den bu yana, aralarında İngiliz vatandaşlarının da bulunduğu esirlerin serbest bırakılmasını sağlamak üzere bölgedeki ortaklarıyla birlikte çalıştığı belirtilmişti.

7 EKİM'DEN BU YANA 16 BİNİ AŞKIN FİLİSTİNLİ ÖLDÜRÜLDÜ

Hamas'ın silahlı kanadı Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail'e yönelik 'Aksa Tufanı' isimli kapsamlı saldırı düzenlerken İsrail ordusu da Gazze Şeridi'ne yoğun hava bombardımanı başlattı. İsrail’deki saldırılarda 310'dan fazlası asker olmak üzere 1200 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 kişinin yaralandığı duyuruldu. İsrail ordusuna göre, Gazze Şeridi'ne düzenlenen kara saldırılarında 82, Lübnan sınırında ise altı İsrail askeri öldürüldü.

Gazze’deki hükümete göre, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 7 bin 112’si çocuk ve 4 bin 885’i kadın olmak üzere 16 bin 248’e yükseldi. İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de 7 Ekim'den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 260 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalara 4 gün "insani ara" verilmesine ilişkin uzlaşma, 24 Kasım Cuma günü saat 07.00'de (TSİ 08.00) uygulamaya girmiş ve daha sonra 3 gün daha uzatılmıştı. İsrail ile Hamas arasında varılan esir takası mutabakatı çerçevesinde Gazze Şeridi'nden 81 İsrailli rehine, İsrail hapishanelerinden de 240 Filistinli serbest bırakıldı. İsrail ordusu, 1 Aralık'ta "insani ara"nın bitmesinin hemen ardından Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına yeniden başladı. (DIŞ HABERLER)