İnsan kaynaklı kirlilik mercan resiflerini öldürüyor

Araştırmacılar, yıllardan beri tarımsal atıkların ve yanlış biçimde arıtılan kanalizasyon sularının Kuzey Everglades’ten Florida’nın okyanus sularına akarak koruma alanındaki azot seviyelerini yükselttiğini ve resifin ağarmasına neden olacak biçimde ısı eşiğini düşürdüğünü ifade ediyorlar.

Google Haberlere Abone ol

Carly Casselle

Mercan resifleri, gezegenimizde en fazla tehdit altında olan ekosistemlerden biri ve sadece son yirmi yılda Florida’da bulunan mercanların yarısı tamamen öldü. Küresel ısınmanın ölümcül bir etken olduğunu biliyoruz ama okyanus sıcaklıklarındaki yükseliş, bu hikâyenin yalnızca bir parçası.

ABD’deki Florida Keys’in güney ucunda bulunda Looe Key Koruma Alanı’nda (LKSPA) otuz yıldır devam eden araştırmalar, mercanlara yönelik olarak, iklim değişikliğini bile gölgede bırakabilecek oranda yok edici bir tehdidin failini ortaya çıkardı: Doğrudan insan kaynaklı kirlilik.

TEK SEBEP İKLİM KRİZİ DEĞİL

Araştırmacılar, yıllardan beridir, tarımsal atıkların ve yanlış biçimde arıtılan kanalizasyon sularının Kuzey Everglades’ten Florida’nın okyanus sularına akarak koruma alanındaki azot seviyelerini yükselttiğini ve resifin ağarmasına neden olacak biçimde ısı eşiğini düşürdüğünü ifade ediyorlar.

Bu ölümcül karışımın bir neticesi olarak, bölgedeki mercan örtüsünün 1984’te yaklaşık yüzde 33 olan oranı, 2008 yılında yüzde 6’nın altına düştü.

Araştırma yazarları, analizlerinde, bu yıllarda yaşanan üç kitlesel ağarma hadisesinin yoğun yağışların ve karadan denize karışan sellerin ardından meydana geldiğini keşfettiler. Farklı biçimde ifade edersek, okyanuslarımıza karışan yerel kirlilik miktarını azaltabilirsek, verdiğimiz hasarın en kötü kısmını da azaltabiliriz.

Georgia Üniversitesi’nden James Porter, “Mercan resiflerinin ölümünün yegâne gerekçesi olarak iklim değişikliğini gösterdiğimizde, dünya çapındaki su kalitesinin rol oynadığı kritik noktayı da ıskalamış oluruz,” diyor.

“Mercan resiflerinin yakınlarında yaşayan toplulukların küresel ısınmayı durdurmak için yapabileceği çok az şey olsa bile, denizlere azot akışını azaltmak için yapabilecekleri pek çok şey mevcut. Araştırmamız, mercan resiflerini koruma mücadelesinin yalnızca küresel değil, yerel eylemler de gerektirdiğini gösteriyor.”

TARIMIN VE ATIKLARIN ÖLÜMCÜL ETKİSİ

Yüksek azot seviyelerinin mercanlarda metabolik strese neden olduğu, hastalıklara duyarlılıklarını arttırdığı, ayrıca ışığı azaltan ve mercan kayalıklarının yok oluşunu hızlandıran alg çiçeklerinin sayısını arttırdığı biliniyor. Bununla birlikte, bilim insanları hâlâ bu sorunların giderek artan kitlesel mercan ağarmaları, hastalıklar ve ölüm olaylarıyla bağlantılı olduğundan emin değil.

Daha önceki çalışmalar, 1992 ile1996 yılları arasında –Florida’nın tatlı su akıntılarının bilimsel tavsiyelerin aksine güneye doğru yönlendirildiği dönemde- Florida Keys Ulusal Deniz Korum Alanı (FKNMS) genelindeki mercanlarda görülen hastalıklarda yüzde 404 oranında bir artış yaşandığını ve tıpkı LKSPA gibi Everglades’ten denize karışan akıntıya maruz kaldığını bulunduğunu ortaya koydu.

Bazıları bu değişimlerin 1997/1998 yıllarındaki El Niño fırtınalarıyla ilişkili olduğunu öne sürdü; ancak olayların zamanlaması arasında biraz fark vardı ve nehir akıntılarının oynadığı role daha az dikkat edilmişti.

Aslında, Avustralya ve Karayipler gibi yerlerde dahi uzun zamandır bu kirleticiler mercan resiflerinin sağlığına yönelik bir tehdit olarak kabul edilmesine karşın, FKNMS’de yaşanan besin maddesi kaynaklı kirlilik üzerinde yapılan yerel bir incelemede, bu nehir akıntılarına kesinlikle değinilmiyordu.

YAPILAN EN KAPSAMLI ARAŞTIRMA

Yeni yayınlanan çalışma, dünya genelindeki mercan resiflerinde kimyasal tepkimeye yol açan besin maddeleri ve yosun konsantrasyonlarıyla ilgili en uzun kayıtları içeriyor ve ayrıca mercan resiflerinin, su sıcaklıklarındaki artıştan etkilenmeden çok önce ölmeye başladıklarını ortaya koyuyor.

Araştırma yazarları, “Bu inceleme, Florida Keys’teki yerel kaynaklardan ve bölgesel olarak büyük Everglades ekosisteminden gelen antropojenik (insan kaynaklı) besin atıklarının ve değişen iklim koşullarının, LKSPA’de yaşayan mercanlar açısından yaşamaya elverişsiz koşullar yaratacak biçimde etkileşime girdiğini gösteriyor,” diyorlar.

“Gittikçe büyüyen yerleşim birimlerinden boşaltılan kanalizasyon ve yağmur suyu akıntıları, onlarca yıl boyunca Florida Keys kıyısındaki sularda kötü bir etkiye neden oldu...”

Bu iki tehdide karşı harekete geçmezsek işler daha da kötüye gidecek. Dünya çapında, kıyılara boşaltılan azot kirliliğinin yüzde 19 oranında artacağı tahmin ediliyor ve bu yalnızca iklim değişikliği nedeniyle yağışlarda görülen değişikliklerin bir sonucu.

Yazarlar, şayet dünya mercan resiflerini koruma hususunda ciddiyse, kanalizasyon arıtımını iyileştirmemiz, gübre kullanımını azaltmamız ve anakaradaki yağmur suyu depolama ve arıtma faaliyetlerini arttırmamız gerektiğini ifade ediyorlar.

Araştırmanın detayları Marine Biology adlı bilim dergisinde yayınlandı.

* Yazının aslı Science Alert sitesinden alınmıştır. (Çeviren: Tarkan Tufan)