26. Gezici Festival yolculuğuna devam ediyor: Tuncel Kurtiz’in sürgün yıllarından filmler izleyicilerle buluşacak

26. Gezici Festival'in Festival Yönetmeni Başak Emre, ve Festival Sanat Yönetmeni Ahmet Boyacıoğlu ile festivali ve Tuncel Kurtiz’in daha önce gün yüzüne çıkmamış filmlerini konuştuk.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Geçtiğimiz yıl korona virüsü salgını  nedeniyle yapılamayan Gezici Festival, bu yıl 26. kez izleyicisiyle buluşacak. Ankara Sinema Derneği'nin, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın katkılarıyla düzenlediği festival bu sene 26 Kasım-2 Aralık tarihleri arasında Ankara'da perdelerini açtı. Ankara gösterimleri biten festival 3-5 Aralık'ta Sinop'ta ve 6-8 Aralık'ta Kastamonu'da izleyicilerle buluşacak. 

Festival Yönetmeni Başak Emre, ve Festival Sanat Yönetmeni Ahmet Boyacıoğlu ile Gezici Festival'i konuştuk.

Gezici Festival nasıl ortaya çıktı? Festivalin amaçlarından söz edebilir misiniz?

1995 yılında Ankara Film Festivali’nden ayrıldıktan sonra kent kent gezen bir festival yapma fikri ortaya çıktı. Bir yıl boyunca yoğun bir çaba sarf ederek hazırladığımız festival dokuz günde bitip gidiyordu. Biz bir kentte bitip ertesi gün bir başka kentte başlayan, Anadolu’nun farklı kentlerine sinemayı götüren bir festival yapma düşüncesiyle yola çıktık. 1995 yılında Türkiye’de sadece İstanbul, Adana, Antalya ve İzmir Film Festivalleri düzenleniyordu. Diğer kentlerde sinemayla ilgili hiçbir etkinlik yoktu. Doğrusunu söylemek gerekirse böyle bir yolculuğun nasıl sonuçlanacağını başlangıçta biz de bilmiyorduk. Çevremizdeki insanların birçoğu gezen bir festivalin organizasyon zorlukları nedeniyle bir iki yılda pes edeceğimizi düşünüyorlardı. Bize deli diyenler bile çıktı. Ancak 1995 yılının Aralık ayında 29 gün içinde dört kenti gezen festivalimiz büyük bir başarı kazandı. Yıllar boyunca Ankara Film Festivali’nde edindiğimiz deneyimlerin de bunda çok etkisi oldu, basın arkamızdaydı. Gezici Festival’in şüphesiz en önemli amacı sineması bile olmayan kentlere filmler götürmekti. 1995’den bu yana Türkiye’de 24 kente ve yurt dışında 5 ülkeye konuk olduk. Konuk olduğumuz her kentte farklı insanlarla tanıştık, dostluklar edindik. Belki de Gezici Festival’in en güzel yanı bu.

'GÖÇEBE BİR FESTİVALİN ÇEVRİMİÇİ GERÇEKLEŞMESİNE İMKAN YOK'

Festival, geçtiğimiz sene korona virüsü salgını nedeniyle yapılamadı. Bu yıl ise yeniden fiziksel gösterimlerle izleyicilerle buluşacak. Geçtiğimiz yıl, Gezici Festival için nasıl bir süreç geçti?

Göçebe bir festivalin çevrimiçi gerçekleşmesine imkan yok. Aslında izleyicilerle yüz yüze buluşmaksızın çevrimiçi yapılan festivallerin de gerçek anlamda bir festival olduğunu düşünmüyoruz. Gezici Festival gibi seyirci ile çok bütünleşmiş bir festivalin çevrimiçi düzenlenmesi hem festivalin ruhuyla hem bizim düşüncelerimizle örtüşmüyor. Bu nedenle 2020 yılında Gezici Festival’i iptal ettik. Ancak Ankara Sinema Derneği olarak organizasyonunda yer aldığımız 57. Antalya Film Festivali’ni üç açık hava sinemasında fiziki olarak gerçekleştirdik.

Festival Ankara'nın ardından Kastamonu ve Sinop’a gidecek. Bu illeri seçmenizin nedeni nedir? İzleyiciler Gezici Festival’i önceden olduğu gibi farklı illerde de görebilecek mi?

Tuncel Kurtiz bizim için “siz seyyar sinema kumpanyasısınız, göçebesiniz, size kimse sahip çıkmaz” derdi. Gerçekten de Gezici Festival’in Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan başka sürekli bir sponsoru yok. Festivale her yıl Ankara’dan başlıyoruz. Ankara bizim kentimiz olduğu için çok büyük sorunlar yaşamıyoruz. Gideceğimiz diğer kentleri seçerken iki önemli kriterimiz var. O kentlerde göreceğimiz misafirperverlik ve izleyici sayısı. Bu yıl da Sinop Belediyesi ve Kastamonu Üniversitesi bize ev sahipliği yapacak. Ayrıca Sinop ve Kastamonu’nun çok güzel kentler olduğunu ve oradaki insanlarla yıllar içinde olağanüstü dostluklar edindik. Daha önce de belirttiğimiz gibi bugüne kadar 24 kente konuk olduk. Önümüzdeki yıllarda gelecek davetlere göre başka kentleri de programımıza dahil edebiliriz.

Bu yıl yapılacak olan fiziksel gösterimler, pandemi koşullarında hangi önlemler alınarak yapılacak?

Çankaya Belediyesi’nin Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapılan gösterimlerde HES kodu kontrolleri yapılıyor. İzleyiciler maskelerini çıkarmaksızın filmleri izliyorlar. Bütün Covid-19 önlemlerini alarak festivalimizi gerçekleştiriyoruz.

Tuncel Kurtiz'in "Saç" filmi (solda), "Bebek" filmi (sağda)

'TUNCEL KURTİZ YILLARCA 'SAÇ' FİLMİNİ BULMAMIZI İSTEMİŞTİ'

Festivalde bu yıl, Tuncel Kurtiz’in daha önce gün yüzüne çıkmamış ve sürgün yıllarına ait iki filmi (Saç ve Bebek) izleyicilerle buluşacak. Bu filmleri festival programına dahil etme fikri nasıl ortaya çıktı, filmlere nasıl ulaşıldı?

Gezici Festival her yıl bir sürprizle izleyicilerinin karşısına çıkmayı sever. Tuncel Kurtiz’in pek bilinmeyen "Kuzunun Gülümseyişi", "Gül Hasan" ve "E-5 Karayolu" adlı filmlerini de Gezici Festival’de göstermiştik. Tuncel Kurtiz yıllarca "Saç" filmini bulmamızı istemişti. İsveç’te yaşayan Festival danışmanımız Ahmet Gürata, yoğun araştırmalar sonucu bu filme ulaştı. İsveç Televizyonu arşivinde Tuncel Kurtiz adına böyle bir filmin kaydına rastlanmıyordu. Ahmet Gürata’nın İsveçli sinemasever bir arkadaşının verdiği, filmin özgün adının aslında Starkt, friskt och säljbart hår (Satılık, gür ve sağlıklı saçlar) olduğu bilgisi sayesinde filme ulaştık. "Bebek" filminin hakları Barbro Karabuda’ya ait olduğu ve Karabuda hayatta olmadığı için İsveç Televizyonu ile birçok yazışma yapmak, birçok kişiye ulaşmak zorunda kaldık.

Bu yıl festivalde Türkiye Sineması, Dünya Sineması ve Kısa İyidir seçkilerinin yanında “Tuncel Kurtiz’in Sürgün Yılları” bölümü de yer alacak. Ayrıca Türkiye 2021 seçkisinde gösterilecek filmlerin büyük bir kısmı yönetmenlerin ilk uzun metraj filmleri. Film seçkilerini belirleme kriterleriniz nelerdir?

Son yıllarda daha önce kimsenin adını bilmediği ya da sadece kısa filmlerinden tanıdığı genç yönetmenler ilk filmleriyle herkesi şaşırtıyorlar. Bu yıl da Türkiye 2021 bölümündeki sekiz filmden altısı yönetmenlerin ilk filmleri. Bu kadar başarılı ilk filmler sinemamızın geleceğine umutla bakmamızı sağlıyor. Kriterlerimize gelince, biz sadece çok sevdiğimiz ve ikinci kez izlemeyi düşündüğümüz filmleri programımıza almayı ve izleyicilerimizle paylaşmayı istiyoruz.

'YÖNETMEN, OYUNCU VE YAPIMCILAR FESTİVALE KONUK OLACAK'

Festivalde gerçekleştirmeyi planladığınız yeni ek etkinlikler de mevcut mu, ne gibi etkinlikler yer alacak?

Pandemi nedeniyle oldukça kısıtlı bir program yapmak zorunda kaldık. Bu yıl çocuklar için filmlerimiz yok. Ancak Türkiye 2021 bölümündeki filmlerin yönetmen, oyuncu ve yapımcıları Ankara, Sinop ve Kastamonu’da festivale konuk olacak ve filmlerden sonra izleyicilerle söyleşecekler.

Son olarak, festivali takip edecek sinemaseverlere neler söylemek istersiniz?

Ankara'daki gösterimlerimizin sonuna geldik. Bizi takip etmek isteyen izleyicilerimizi Sinop ve Kastamonu’ya bekleriz. Üstelik gösterimler ücretsiz. Sinop ve Kastamonu’nun mutlaka görülmesi gereken, zengin bir tarihe ve doğal güzelliklere sahip kentler olduğunu belirtmek isteriz. Başka nedenler de var. Sinop’ta balıkçılara günde beş kez taze balık geldiğini biliyor muydunuz? Üstelik fiyatlar Ankara ve İstanbul’dan çok daha ucuz. Sinop’a gelen herkes mutlaka bir kez Sinop mantısını yiyor. Bizce Sinop mantısı kesinlikle Kayseri mantısından daha lezzetli. Kayserililere biraz ayıp olacak ama Kastamonu'daki pastırma da Kayseri pastırmasından daha güzel. Üstelik makine ile değil, bıçakla ince ince kesiliyor. Sonuç olarak ‘Sinop’un meşhur Kayseri mantısı’ ve ‘Kastamonu’nun meşhur Kayseri pastırması’ gerçekleri var. Sanıyoruz bu saydıklarımız sinemaseverlerin bize Sinop ve Kastamonu’da katılmaları için çok yeterli ve önemli sebepler…