YAZARLAR

İsyancı kadınlara!

Zapatista Devrimi kadındı. Zapatistalar biz Mayalar gibi ‘yönetim’ istiyoruz yani komün istiyoruz dediklerinde bir gelenekten, Maya geleneğinden yola çıkıyorlardı. Fakat Maya komününde ‘biz’, sadece erkeğe dönmüştü artık. Bu yüzden Zapatista Devrimi komüne kadınları kattı.

Sağ elimin orta parmağı çıkık gibi duruyor. Bazen kemik daha da dışarı çıkıp kendisini hatırlatıyor, biraz da acıyarak. Halbuki unuttuğum yok Kosta Rika’da nehirden geçerken çıkmıştı o parmak. Düştüğümde elimde bir fotoğraf makinesi olduğundan ve o her şeyimiz olduğundan, suya girmesin diye çarpmıştı yere. Ormanın ve nehrin bir suçu yok tabii ki. Orta sınıf temizlik alışkanlığı. Ayağım çamurlanmasın diye taşların üstüne basarken kaymıştım. Hiçbir yere göstermedim o sırada. Zaten ormandaydık. Bir yanardağın tepesine çıkarken pek böyle yerlere rastlanmıyor. Kendim takmaya çalıştım parmağımı. Biraz ileri geri iterek yerine otursun diye uğraştım. Türkiye’de olsa Melek hanım teyzeye giderdik, rahmetli. Mahallemizin kırık çıkıkçısıydı. Şöyle çıkık yeri bir kavrar bir hamle ile yerine sokardı. Bağırmak serbestti. Bağırırken küfür etmek yasak…

İki ay kadar sonra Zapatista komününde mısır ekmeği yapıyorduk. Suda bekletilmiş mısır tanelerini, elle çevrilen kıyma makinesi gibi bir şeye tıkıyordum. -Kıyıyordu mısırı bu şey, biraz işte. Sonra onu yoğurup, açıyorduk ve sacda pişiriyorduk. Size tortilla tarifi işte. - Parmağım oldukça şişti hâlâ. Evin kızı gördü. Annesini çağırdı. Kadın şöyle bir baktı. Rafta bir şişe rom duruyordu. Zaten ev, kenarları tahtalarla çevrili bir yer, bir raf ve hamaktı. Bana verecek diye düşündüm önce, ne biliyim acıyı azaltsın filan diye. Kendi ağzına dayadı şişeyi, biraz ağzına alıp, parmağımın üstüne fışkırttı. Sonra çevirip yerine soktu onu. Öyle duruyor hâlâ ve gayet iyi…

Şimdi onlar davet etmiş. Parmağımı yerine takan kadın, onu çağıran kızı ve bütün Zapatista kadınları. Yok beni değil kadınları çağırıyorlar. "Eğer bir erkekseniz, bunları boşu boşuna dinliyor ya da okuyorsunuz çünkü sizler davetli değilsiniz" diyorlar davet ettikleri bildiride. "Sistemin bizleri sadece insanlar olarak sömürmekle, bastırmakla, varımızı yoğumuzu talan etmekle ve bizlere saygısızlık yapmakla kalmayıp, kadınlar olarak bir kez daha sömürdüğünü, bastırdığını, varımızı yoğumuzu talan ettiğini ve saygısızlık yaptığını çok iyi biliyoruz.

Yine, durumun bugün daha kötü olduğunu da biliyoruz çünkü bugün dünyanın her yerinde katlediliyoruz. Katiller –ki gerçek katil her zaman bir erkeğin yüzünün ardında gizlenmiş olan sistemdir– hiçbir bedel ödemiyorlar çünkü polis, mahkemeler, medya ve kötü hükümetler ve de kendi konumlarını bizim acılarımıza borçlu olan yukarıdakiler tarafından korunup kollanıyor ve hatta ödüllendiriliyor.*" Diyorlar. Size pek yabancı gelmemiş olacak. Dünyadaki bütün isyancı kadınları ‘Birinci Uluslararası Mücadele Eden Kadınlar’ buluşmasına davet ediyorlar. Erkekler giderse mutfakta yemek yapıp, temizlik yapacaklarmış.

Zapatista Devrimi kadındı. Zapatistalar biz Mayalar gibi ‘yönetim’ istiyoruz yani komün istiyoruz dediklerinde bir gelenekten Maya geleneğinden yola çıkıyorlardı. Fakat Maya komününde ‘biz’, sadece erkeğe dönmüştü artık. Bu yüzden Zapatista Devrimi komüne kadınları kattı. Yani komünde 12 yaşından büyük kadın-erkek ya da ne hissediyorsa, herkesin eşit oy hakkı vardır mesela Sub Kumandan Marcos kadar.

Ve bu yüzden kadınların savaştığı hiçbir direniş yenilmemiştir bugüne kadar…

*Çağırının tamamının Türkçesi için


Metin Yeğin Kimdir?

Yazar, belgeselci, sinemacı, gazeteci, avukat, seyyah... CNN-Türk, NTV, Kanal Türk, Al Jazeera, Telesur televizyonlarına 200'e yakın belgesel ve kurmaca filmler yaptı. Türkiye'de Cumhuriyet, Radikal, Birgün, Gündem; dünyada Il manifesto, Rebellion gazetelerine köşe yazıları yazdı. Dünyanın sokaklarını anlattığı 10'dan fazla kitaba sahip. Dünyanın farklı yerlerinde yoksullarla birlikte evler inşa etti, bir sürü farklı işte çalışarak yazılar yazdı, filmler çekti. Birçok ülkede kolektif çalışmalara katıldı, kooperatif örgütlenmelerine öncü oldu. Ekolojik direnişlere katıldı, isyanlara tanıklık etti. Türkiye ve birçok ülkede öğretim üyeliği yaptı... Ve dünyayı değiştirmeye çalışmaya devam ediyor hâlâ...