Yasemin Göksu: Recep Ergül benim gibi bir insana iftira atmak için yanlış konu seçmiş

MESAM Genel Kurulu'nda oy kullananlara yapılacak ödemeye dava açmadığını söyleyen Yasemin Göksu, “İftira için yanlış konu seçmiş Recep Bey. İtirazım önergenin içeriğine değil oylama usulüne” dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Sanatçı Yasemin Göksu, Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) Recep Ergül'ün kendisiyle ilgili sözlerine yanıt verdi ve sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle MESAM Haysiyet Kurulu'na sevk edilmesi hakkında açıklama yaptı.

Ergül'ün kendisinin MESAM aleyhine dava açtığını ve MESAM Genel Kurulu'na İstanbul dışından gelen üyelere 2 bin 500 lira ve İstanbul'dan katılan üyelere de 1000 lira pandemi desteği ödenmesinin iptalini istediğini söylediğini aktaran Göksu, “Yalan. Ben böyle bir dava açmadım” dedi.

'İTİRAZIM ÖNERGENİ İÇERİĞİNE DEĞİL'

Ergül'ün sözlerini iftira olarak nitelendiren Göksu, şöyle devam etti:

“Kendisi müzik camiasına da barış, demokrasi ve hak mücadelesine de uzak olduğu için beni tanımıyor olabilir. Ama yakın çevresi de dahil beni tanıyan birçok insana sorabilir. Hayatını hak, hukuk, eşitlik, adalet, barış, emek gibi değerler üzerinden yaşayan ve bunlar için mücadele eden aktivist bir müzisyen, yorumcu olan benim gibi bir insana iftira atmak için yanlış konu seçmiş Recep Bey. Benim itirazım, bu şahsın iddia ettiği gibi önergenin içeriğine değil oylama usulüne yönelik. Önce şuradan başlayalım: Eğer ödenen paranın adı pandemi desteği ise neden İstanbul içi-İstanbul dışı diye bir ayrım yapıldı? Onu zaten hiç anlayamadım ben. Pandemi sanki İstanbul’da daha kolay yaşanmış gibi.”

Önergelerin oylama usulünün demokratik olmadığını belirten Göksu, “İkinci olarak ilgili önerge, genel kurulda MESAM’ın içtihadına ve demokratik teamüllere aykırı biçimde 'torba önerge' olarak oylandı. Yani birbiri ile hiç ilgisi olmayan farklı konulardaki önergeler tek bir çuvala dolduruldu ve tek seferde hepsini birden kabul ya da reddetmemiz istendi” diye konuştu.

'DİVANA VERİLEN ÖNERGE İLE KÜRSÜDEN ANLATILAN ÖNERGE AYNI DEĞİLDİ'

Önergelerle ilgili yeterli bilgi verilmediğini ve genel kuruldan sonra önergeleri istediğini dile getiren Yasemin Göksu şunları söyledi:

“Önergenin kapsamı hakkında katılımcılara yeterli bilgi verilmedi. Bundan emin olabilmek için genel kuruldan sonra ben MESAM’a dilekçe verdim ve kabul edilen önergeleri talep ettim. Önergeler bana geldiğinde hayretler içinde gördüm ki skandal boyutunda bir usulsüzlükle karşı karşıyayız. Divana verilen önerge ile kürsüden anlatılan önerge kesinlikle aynı değildi. Dolayısıyla üyeler, kendilerine anlatılan önergeyi oyladıklarını düşünerek başka bir önergeyi kabul etmişti. Skandal bununla da bitmiyordu. Çok daha vahim olarak genel kuruldan sonra göreve başlayan MESAM Yönetim Kurulu, kendi önergelerini bile gerektiği gibi uygulamadılar. Maç bittikten sonra kural değiştir ve pandemi için verilmesi düşülen para sadece genel kurula katılanlara değil oy kullananlara verildi.”

'İTİRAZIM HUKUKSUZLUĞA, ANTİDEMOKRATİK YÖNTEMLERE'

Hiçbir kurumda yönetim kurullarının genel kurul kararlarını değiştiremeyeceğini vurgulayan Göksu, “Dernek, meslek birliği, siyasi parti hiçbir örgütte yönetim kurulu, genel kurul kararını değiştiremez, içeriğini tahrif edemez, uygulamada keyfi davranamaz. Özet olarak: İtirazım, hukuksuzluğa, antidemokratik yöntemlere ve keyfiliğe” dedi.

'BANA GÖRE ÖDEMELER TÜM ÜYELERE YAPILMALIYDI'

Ödemenin geri alınmasını istemediğini aksine tüm üyelere yapılması gerektiğini ifade eden Göksu, “Kaldı ki bana göre pandemi süreci öne sürülerek yapılan bu ödemelerin sadece genel kurula katılanlara değil tüm üyelere yapılması gerekiyordu; bırakın geri almayı. Pandemiden, iktidara mesafesiyle orantılı olarak hemen tüm üyeler etkilendi. Ne acıdır ki, daha sonra kendilerine ödenecek olduğu halde, bilet alacak parası olmadığı için bazı arkadaşlarımız genel kurula bile gelemediler” şeklinde konuştu.

“Şunu da söylemek isterim ki, ben İstanbul dışından geldiğim halde, seçim yöntemini protesto ederek oy kullanmadığım için harcırah da almadım, talep de etmedim” diyen Göksu, “Gerek önergelerin oylanma biçimi gerekse seçim yöntemi son derece antidemokratik bir genel kurul geçirdiğimizi bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Bu fikrimi her platformda ifade ettim, bundan sonra da edeceğim” ifadelerini kullandı.

Sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle MESAM Haysiyet Kurulu'na sevk edilmesine de değinen Göksu, “Sosyal medyada paylaştığım eleştirileri gerekçe göstererek beni MESAM Haysiyet Kurulu’na 'sevk eden'lere son sözüm: 'Haysiyet' ne seçimlerle kazanılır ne kurullar eliyle korunur. Haysiyet, varsa vardır, yoksa yoktur” dedi. (HABER MERKEZİ)