Yangında tahrip olan Kemerköy Termik Santrali'nin 37 yıllık öyküsü: Özal'dan beri direniş var

Milas'ta çıkan yangında Kemerköy Termik Santrali de tahrip oldu. 1984 yılından bu yana kamuoyunun gündeminde olan santrale karşı bölge halkı ve çevreciler birçok eylem ve etkinlik düzenledi.

Google Haberlere Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR - Muğla’nın Milas ilçesinde çıkan ve yoğun tahribata neden olan yangın sürerken, alevlerin Kemerköy Termik Santrali’ne sıçraması ciddi tehlikeye neden oldu. 4 Ağustos günü bölgede bulunan 10 köyde tahliye kararı alındı, yaklaşık 800 kişi tahliye edildi. Yangında termik santralin içerisine giren alevler binalarda hasara yol açtı, termik santrale enerji ve su sağlayan hatlarla yanmalar meydana geldi. Yangın, termik santral içerisinde sabaha karşı kontrol altına alınabildi. Yaşanan olay 1984 yılından bu yana gündemde olan Kemerköy Termik Santrali'nin ve santrale karşı verilen mücadelenin yaklaşık 37 yıllık öyküsünü akıllara getirdi.

1983'TE YAPIM KARARI ALINDI, POLONYALI BİR ŞİRKETE VERİLDİ

Muğla'nın en büyük, Türkiye'nin ise 30'uncu en büyük elektrik santrali olan Kemerköy Termik Santrali'nin inşa edilmesi kararı 15 Eylül 1983'te alındı. Santral, Polonya merkezli Elektrim firmasınca 1984 yılında 95 milyon ton rezerve sahip Hüsamlar linyit yatağını değerlendirmek üzere inşa edilmeye başlandı. Santralin 1984 yılında 304 milyon 355 bin dolar dış krediyle yapılması için antlaşma imzalanırken, 1993'te 300 metrelik bacası tamamlandı, 1994'te 1'inci ve 2'inci üniteler, 1995'te 3'üncü ünite üretime başladı.

İLK EYLEM KADINLARDAN: TOPRAKLARI İÇİN GÜNLERCE NÖBET TUTTULAR

Yapılma kararı alınmasından itibaren tepkilere neden olan Kemerköy Termik Santrali'ne karşı ilk olarak Milas Gökova'da bulunan Türkevleri köyü kadınları 12 Ekim 1984 nöbet eylemi başlattı. 20 gün köy girişinde direnen kadınların eylemi birçok medya organında yer aldı. Aynı yılın 18 Kasım'ında ise "Gökova'ya santral yaptırtmayız" diyen Halkçı Parti Genel Başkanı Necdet Calp'e Başbakan Turgut Özal'ın yanıtı da hafızalardan silinmedi. Özal, “Köprüyü sattırmayız diyorlardı, sattık. Bu santrali de yaparız" dedi. Birçok gazete Özal'ın sözlerini manşetine taşıdı

DANIŞTAY'A DAVA AÇILDI

4 Aralık 1984'te ise Gökova Körfezi’nde termik santral inşaatının durdurulması için Milas’a bağlı Türkevleri, Hüsamlar, Akçalar ve Çamlıca köylerinin muhtarları Başbakanlık aleyhine Danıştay’da dava açtı. Başvuruda “yürütmenin durdurulması ve idari işlemin iptali” istendi. Dava dilekçesinde termik santral yapımının “Anayasa'nın 56'ıncı maddesinin açıkça ihlal edildiği bu nedenle yer seçiminin sakat olduğu ve iptali gerektiği” belirtildi. Ayrıca santral yapımının Turizmi Teşvik Yasası'nın 6/4'üncü maddesi, Çevre Yasası'nın 1,2,3,10 ve 13'üncü maddelerine, Kültür ve Doğa Varlıklarını Koruma Yasası'nın çeşitli hükümlerine, 5 yıllık kalkınma planının çeşitli bentlerine aykırı olduğu kaydedildi.

67 BİN İMZA TOPLANDI: BU İKTİDAR 15 KİŞİNİN Mİ 67 BİN KİŞİNİN Mİ?

8 Mayıs 1993'te ise Gökova'da düzenlenen "Termik Santrale Hayır" şölenine Muğla ve civar illerden yaklaşık 3 bin kişi katıldı. Yoğun yağış altında gerçekleştirilen etkinlikte çevre mücadelesinin demokrasi mücadelesi olduğu vurgulandı. Yoğun güvenlik önlemlerinin dikkat çektiği etkinlikte dönemin Belediye Başkanı Kazım Turan, yalnızca 15 günde 67 bin imza topladıklarını, bu imzalardan yalnızca 15'inin santrala “evet” dediğini belirterek, "Bu iktidar 15 kişinin mi, 67 bin kişinin mi iktidarı?" diye sordu.

 SÜRESİZ AÇLIK GREVİ YAPILDI

1994 yılında ise ikinci ünitesinde de deneme üretimine başlanan Kemerköy Termik Santrali'nin kapatılması talebiyle çeşitli çevre örgütlerine üye eylemciler Ören’de bir araya gelerek “serbest kürsü” oluşturdu. 23 Nisan 1994 günü bir grup eylemci süresiz açlık grevine başladı. Gökova Sürekli Eylem Kurulu Sözcüsü Saynur Gelendost eylemle ilgili yaptığı açıklamada, Gökova Termik Santralı'nın çalıştırılmaması için ne gerekiyorsa yapacaklarını vurguladı.

Gelendost, "23 Nisan'da eylemlere yeniden başlıyoruz. Oldukça anlamlı bir gün. Ulusumuz, Gökova Termik Santrali'nin çalışmasına karşı. Eğer ulusal egemenlik varsa, yönetenlerimiz ulusal egemenliğe saygı gösterirler. Eğer çocuklarımız gerçekten önemliyse, Atatürk'ün baktığı gözle bakıyorlarsa, onlar için bu cinayetten vazgeçilir. Gökova Sürekli Eylem Kurulu olarak açlık grevine biz başlayacağız ve duyarlı olan herkesi nöbete çağıracağız” açıklamasında bulunmuştu.

MAHKEME KARAR VERDİ, ÇEVRECİLER KİLİT VURDU

Aydın Bölge İdare Mahkemesi'nin termik santral için “çalışmaların durdurulması” kararı vermesi üzerine 1996 yılının 19 Mayıs'ında ise Türkiye'nin birçok ilinden gelen çevre aktivistleri, termik santralin kapısına zincir vurarak kilitledi. Santralin mahkemenin durdurma kararına rağmen çalıştırıldığı iddiaları üzerine aynı yılın Ekim ayında Greenpeace ekibi, kendilerini Gökova Santrali'ne zincirledi. Danıştay, Gökova Termik Santrali için İzmir Çevre Hareketi'nin açtığı davada, Aydın İdare Mahkemesi’nin 17 Haziran 1998 verdiği “Çalıştırılamaz” kararını onayladı.

GEÇİCİ FAALİYET BELGESİ (GFB) İLE ÇALIŞIYORDU 

Gökova Körfezi'nin ortasında yükselen Yeniköy ve Kemerköy Termik Santralleri ile Linyit Maden İşletmesi, İÇTAŞ Enerji ve LİMAK Enerji ortaklığı ile 23 Aralık 2014 tarihi itibari ile işletilmek üzere devralındı. Kemerköy Termik Santrali, çevre mevzuatına uygun olmayan 13 santral arasında yer alırken, santrallerin faaliyetleri, 1 Ocak 2020'de durdurulmuş fakat geçici faaliyet belgesiyle (GFB) çalışmalarına devam etmişti.

Santrallerin 2,5 yıl içinde mevzuata uygun hale gelmesi gerekiyordu ancak İklim Derneği'nin, 4 Haziran 2021'de açıkladığı raporunda, santrallerin çevreyi koruyacak hiçbir yatırım yapmadan faaliyetlerine devam ettiği belirtildi. Raporda Atıkların ormanlık alana “vahşi” depolama yöntemi ile depolandığı da belirtilirken, Kemerköy Termik Santrali'nin, 05Nisan 2017 tarihinde 5 yıl geçerli olan çevre izni aldığı kaydedildi.

Öte yandan tesisin, atık izni lisans süreci içerisinde 30 Aralık 2019 tarihinde depolama için geçici faaliyet belgesi aldığı belirtilirken, bir yıllık süre içerisinde atık sahasını çevre mevzuatına uygun hale getiremediği için bu belgenin 30 Aralık 2020 tarihinde iptal edildiği, 13 Ocak 2021 tarihinde ise bakanlık tarafından tekrar geçici faaliyet belgesi verildiği öğrenildi.

1984-2017 YILLARI ARASINDA ÜÇ TERMİK SANTRAL ATMOSFERE 360 MİLYON TON KARBONDİOKSİT SALDI

Çevre Mühendisleri Odası tarafından hazırlanan “Kömürün Gerçek Bedeli Muğla” raporundaki araştırmalara göre 1984-2017 yılları arasında Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri, elektrik üretilmesi için kömür yakılması işlemi sonucu atmosfere toplamda 360 milyon ton karbondioksit saldı. Santrallerin 2018-2043 yılları arasında çalışmaya devam ederse 328 milyon ton karbondioksit daha salacağı tahmin ediliyor. Santrallerden kaynaklanan hava kirliliği yılda 280 erken ölüme yol açarken, 1984 yılından, 2017 yılı sonuna kadar, üç santralin yarattığı hava kirliliğinin toplamda 45 bin insanın erken ölümüne neden olduğu tahmin ediliyor.

AKBELEN DİRENİŞİ İLE GÜNDEMDEYDİ

Yangınlardan önce ise Temmuz ayının ortalarında Milas'taki Akbelen Ormanı'nın 740 dönümlük alanı LİMAK Enerji'nin termik santral için kömür arama faaliyeti nedeniyle kesilmek istendi. Hukuki süreç devam ederken OGM ekiplerinin kesim için ormana girmesi üzerine tepki gösteren köylüler ağaç kesimini durdurmuş ve nöbet eylemine başlamıştı. Bölge halkına çevre aktivistlerinin de destek verdiği nöbet eylemi yangına rağmen bugün hala sürüyor.