HDP İzmir'de sokağa kadınlarla iniyor

 HDP’nin İzmir’de en çok oy aldığı Karabağlar ilçesinde, kadınlar kampanyada ön safta... Kadın bürolarında bir araya geliyorlar. Ev ev gezip her kapıyı çalıyor, erkeklerle uzun uzun seçimi tartışıyorlar.

Google Haberlere Abone ol

Oğulcan Bakiler

İZMİR - İzmir’in en kalabalık ilçeleri arasında ikinci sırada yer alan Karabağlar, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) en çok oy aldığı ilçe... HDP 1 Kasım 2015’teki son seçimde İzmir genelinde yüzde 8,64 oranında oy alırken, ilçede bu oran 10,17 idi. Karabağlar’da 31 bin 423 seçmenin tercihi HDP oldu.

2008 yılında ilçe ilan edilince, tek katlı gecekonduların olduğu yoksul mahallelerle, daha varlıklı kesimlerin yaşadığı semtler aynı sınırlara sokuldu. 480 bin 790 kişinin yaşadığı ilçede yoğun bir Kürt nüfus bulunuyor. Karabağlar en çok Mardin’den göç almış bir ilçe. Partinin seçim bürosunda eşbaşkanlar Hanife Budak ve Mehmet Emin Altuğ ile görüşüyoruz.

'ERKEKLER İŞTE KADINLAR SOKAKTA'

Gün içerisinde yapılacak kampanya için henüz kimse toplanmamış. Altuğ telefonda... Herkesin çabucak toplanması için acele ediyor. Hanife Budak Karabağlar’da HDP’nin sokağa kadınlarla indiğini söylüyor: “Biz emekçi kesimiz, erkekler gün boyu çalışıyor. Kadınlar ise evlerinde. Amacımız o kadınları evlerinden çıkarıp aramıza katmak. Sadece Kürt kadınları sokakta değil... Özellikle Türk annelerinden barış annelerimize sarılmalarını istiyoruz. Gece gündüz dualarımız, savaşın bir an önce bitmesi için.” Ardından gülümsüyor, “Tabii ki Selahattin Demirtaş’ın da cezaevinden çıkması için. Bir cumhurbaşkanı adayının cezaevinde olması Türkiye’nin ayıbıdır. Dışarı çıktığında kaybedeceklerinden korkuyorlar”.

RAMAZAN ETKİSİ

Eşbaşkanlar kampanya için sokağa öğleyin 12.00’den sonra çıkıldığını söylüyor. Ayrıca Ramazan ayında öğleden önce anons araçlarıyla kimseyi rahatsız etmek istemediklerini vurguluyorlar. Seçmenlere özellikle pazarlarda ulaştıklarını, stant kurup broşür dağıttıklarını anlatıyorlar.

Karabağlar’da bugün pazar yok. İlçedeki tek kadın bürosunun olduğu mahalleye gidilecek ve kapı kapı dolaşılarak broşür dağıtılacak. Çalışmaların bir hafta öncesinden planlandığını söylüyorlar. Milletvekili adaylarına da bildiriliyormuş. Adayların kendi programlarını buna göre yaptığını ekliyorlar. Adaylar da onlarla beraber broşür dağıtıyormuş.

HDP’nin Karabağlar’daki bürosu, bir kahvehanenin üstünde... Bugün broşürleri dağıtacak kadınların büroyu doldurmasına karşın Budak, kendileriyle tanışmak isteyen pek çok kadının kahvehane yüzünden büroya gelemediğini de belirtiyor. 'Kadın büroları' HDP’nin önceki seçimde pek çok ilde başlattığı bir proje.

Birkaç mahalle arkadaki büroya giderken tümünü kadınların oluşturduğu grubumuz broşür dağıtıyor. Dağıtılan, Edirne’de tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’tan imzalı bir mektup... Öğlen vakti, güneş en tepede ve İzmir’in sıcağı... Yokuş tırmanıyoruz.

Kadınların her evin kapısını çalabildiğini söylüyorlar. Erkeklere de broşür verip, uzun uzun seçimi tartışıyorlar. Ancak grubun en genç üyelerinden Rozerin bir defasında, “Okuma yazmam yok ama sen çok güzelsin” denerek taciz edildiğini de anlatıyor.

HDP’li kadınlar broşür verirken erkeklerle uzun uzun tartışıyor...

Kimileri broşürleri alıp incelerken kimileri almak istemiyor. “HDP’ye hiçbir olumsuz tepkim yok, sadece AK Partili olduğum için broşür almıyorum” diyen de var: “İçeride olan birini aday gösterdiler. Şimdi de bunun adil olmadığını, eşit olmadığını söylüyorlar. O zaman dışarıdan daha güçlü bir aday gösterseydiler” diyen de...

Seçim kampanyasının başlangıcından bu yana Türkiye’de pek çok yerde HDP’nin açtığı stantlara saldırılar gerçekleşmesine rağmen kadınlar çekinmeden her kapıyı çalıyor... “Kimileri broşürleri alıp gözümüzün önünde yırtıyor” diyorlar ama gördükleri herkesle merhabalaşıyor ve broşür uzatıyorlar.

Beraber ev ev gezerken onları geri çeviren sadece birkaç kişi olduğunu fark ediyoruz. Bu yüzden tanıdıkları ya da komşuları olduğunu düşünüyorum çaldığımız kapıların... 'Hayır', diyor Budak, “her gün yeni kişilerle tanışıyoruz”.

Evlerinin önünde oturan 50’li yaşlarındaki iki kadın ise görüntü ve isim vermek istemiyor ancak partilerin seçim kampanyalarından rahatsız olduklarını söylüyor. Rozerin duyup yanımıza geliyor... Kadınlardan biri, “Kapımızı her parti çalıyor. Kafamız karışık. Hayırlısı olsun hepimiz için” diyor. Rozerin ise, “Hangi partiden olduğunuz önemli değil, Erdoğan’a karşı olun yeter” diye cevap veriyor.

Kadınlar broşürü alıyor ama görüş bildirmek yok.

Birazdan sokakta oynayan çocuklar önümüzü kesiyor. Broşür dağıtmak istediklerini söylüyorlar.

'EŞLERİMİZ İZİN VERMİYOR'

Kadın bürosundayız. Bir kasap dükkanından bozulmuş... Kadınlar yerdeki halıların üstünde oturuyor. Ayakkabılarımızı çıkararak bir eve girer gibi giriyoruz. Kasap dükkanındaki dolaplar arkaya çekilmiş. Zahide Bulat, kadın bürosunun sorumlusu, yüksek kiralar istendiği için ancak burayı bulabildiklerini söylüyor.

HDP’nin ‘kadın bürosu’...

Duvarlara Selahattin Demirtaş’ın cezaevinde çekilmiş fotoğrafları ve eş genel başkanlar Pervin Buldan ve Sezai Temelli’nin olduğu posterler asılmış. Örtülen kasap dolabının üstündeki Kuran’lar dikkat çekiyor.

“Ben yemeğimi yapmaya giderken diğer bir kadın burada duruyor. Çoğu zaman çocuklarımız da buraya geliyor. Kadın isterse her şeyi yapar” diyor Bulat.

Bir kadın ise şöyle ekliyor: “Yeter ki erkeklerden izin çıksın!” İzin alamayan var mı, diye soruyoruz. ‘Ben’ sesleri geliyor... Bulat da eşini zor ikna etmiş: “Eşim 15 yıldır başıma bir şey geleceği için korktuğundan bana karşı çıktı, sen kadınsın diyerek.”

Bulat, her gün büroyu sabah 10.00’da açıyor, akşam 18.00’e kadar da açık kalıyormuş. Büronun kaymakamlığın açtığı aşevinin karşısında olduğu için dikkat çektiğini, aşevine gelenleri büroya davet ettiklerini söylüyor.

Karabağlar’da özellikle CHP’li kadınlarla çok iyi anlaştıklarını, birbirlerinin bürolarını ziyaret ettiklerini anlatıyorlar. Erkeklerden ise bürodaki kadınlara olumsuz tepkiler geldiğini ekliyorlar: “Broşürü sadece bir kadın uzatıyor diye yere atıp ezen bile var” diyor Rozerin.

‘Barış anneleri’, “Biz sokağa çıkamayız ama tüm gün HDP için dua ediyoruz” diyor.

Ramazan dolayısıyla gün boyunca Kuran okunup, hatim indiriliyor ancak çevreden görenlerin buna çok şaşırmasına tepkililer: “Karabağlar çok tutucu bir yer. 'HDP Müslüman değil' algısı var, biz de Müslümanız”.

Kadınlar büroda biraz soluklandıktan sonra, büroya gelen bir kadını da onlarla broşür dağıtmak için ikna ederek ayrılıyorlar. Mahalle mahalle gezmeye, kapıları çalmaya devam ediyorlar.

Büronun önünde sigara yaktığımızda ise tepki geliyor: “Karşıda içseniz daha iyi...”

Etiketler HDP İzmir Türkiye