Diyarbakır Üssü'nde 'bankamatik' davası

Savcılık 8 Aralık 2016 tarihinde K.A. hakkında ’Kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık’ suçundan 7 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. İddianamede, güvenlik kamerası kayıtlarında şüphelinin nizamiye kapısında elinde büyük poşetle çıkarken göüntülendiği yer aldı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Diyarbakır’daki 8’inci Ana Jet Üs Komutanlığı’ndaki bir bankanın ATM’sinden 15 Aralık 2014 günü 271 bin 500 lira para çalındığı tespit edildi. Üst düzey güvenlik önlemlerinin olduğu ve 24 saat güvenlik kameraları ile izlenen askeri bölgedeki hırsızlık, görevlilerin ATM cihazını kontrol etmesi ile ortaya çıktı.

Kameralar kontrol edilirken elektrik fişinin prizden çekilmiş olduğu belirlenince savcılığa suç duyurusunda bulundu. Savcılık, güvenlik kameraları çalışmayan ATM cihazına zarar verilmediğini ve zorlama olmadan 271 bin 500 liranın çalındığını, hırsızlığın şubeden çalınan yedek anahtarla yapıldığını belirledi.

’Şüpheli’ olarak ifadesi alınan ve serbest bırakılan bankada 7 yıldan bu yana temizlik görevlisi K.A.’nın işine son verildi. K.A. ifadesinde, bankaya gelen ve şubeden ATM’lere yüklemek için çıkarılan paraların kendisine taşıtıldığını, ATM yükleme işlemlerini de yaptığını söyledi. K.A., şöyle dedi:

'PRİZLERE  HİÇ DOKUNMADIM'

"Kasa ve ATM cihazına ait anahtarlar bir personelde bulunuyordu. Bankaya para geldiğinde askeri alan olduğu için ben gidip nizamiyeden alıyor, torbaları getirip banka yetkilisine teslim ediyordum. Bankada Şube Müdürü’nün kedisi vardı. Bu kediye sistem odasında yemek veriyorduk. Olaydan bir gün önce müdür beni çağırıp kedinin yemek yediği sistem odasını temizlememi söyledi. Temizlikten sonra kabloyu sistem odasındaki prizden çıkardım. Güvenlik kameralarının kablolarının takılı olduğu prizlere hiç dokunmadım. Sözde benim kameraları devre dışı bıraktığımı tespit etmişler. Daha önce yüklü miktarda paraları bana tek başıma taşıttılar. İstesem o zaman hırsızlık yapabilirdim."

Savcılık 8 Aralık 2016 tarihinde K.A. hakkında ’Kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık’ suçundan 7 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. İddianamede, güvenlik kamerası kayıtlarında şüphelinin nizamiye kapısında elinde büyük poşetle çıkarken göüntülendiği yer aldı. Banka giriş kapısı, kilit sistemi ve ana kasa odasının kapısının kilitli ve sağlam olduğun vurgulanan iddianamede müfettiş raporuna da yer verdi. Müfettiş raporunda, ATM’nin yedek anahtarlarının şube ana kasasının üst bölümündeki kilitli rafta durduğu, şüphelinin ATM yedek anahtarını kameraların kayıt yapmadığı sırada aldığı ve hırsızlık yaptığı, paraları siyah bir poşet içine koyduğu, askeri alanlarda siyah poşetin yasak olduğu, bu nedenle şüphelinin siyah poşeti paraları koymak için özel olarak götürdüğü belirtildi. Savcı, ATM kasasının zorlama olmaksızın açılarak para çalındığını, şüphelinin buradaki tüm işlemlere hakim olduğunu kaydetti.

'TAMBUR ŞİFRELİ  KAPI"

Tutuksuz sanık K.A.’nın yargılanmasına Diyarbakır 5’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlandı. K.A., suçlamaları reddetti. Tanık olarak dinlenen banka çalışanı Mehmet İlker Karakoç, denetim sırasında K.A.’nın da para ikmalinde olduğunu rapor ettiklerini belirterek, "Rapor hazırlamak için bir kez sanık ve şube müdürü ile birlikte ATM’ye gittim. Sanık, ATM sistemine para tanıtmaktaydı. Kasa şube müdürü tarafından açıldı. Para yüklemesi sanık ve müdür tarafından yapıldı. ATM’lerde 'tambur şifreli' kapı vardır. Şifreli kapının üstünde ayrıca anahtar yeri vardı. Kişinin kapıyı açması için anahtar olması ve şifreyi bilmesi gerekmektedir. Kişi tambur şifreyi bozmazsa bir sonraki şifreyi açmaya gerek kalmaz."

Dava, dosyadaki eksikliklerin giderilebilmesi için ertelendi. (DHA)