Diyarbakır, Van ve Mardin’de mazbatalar neden verilmiyor?

Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediyesi’ni HDP’li adaylar büyük bir farkla kazandı. Ancak seçimin üzerinden 10 gün geçmesine rağmen mazbatalarını alamadılar. Bu arada belediyelere ait taşınmazlar, seçmenin oylarıyla gönderilen kayyımlar tarafından, değişik kurumlara hibe edilerek belediye yoksullaştırılıyor.

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR - Diyarbakır, Van ve Mardin. Bölgenin üç büyük şehri. Bu üç büyük şehirde de belediyeler, yaklaşık 3 yıldır kayyımla yönetiliyordu. Ancak 31 Mart yerel seçimlerinde belediyeleri kazanan HDP’li adaylar oldu. Hem de açık ara oy farkıyla. Yani rakipleri itiraz etse ve geçersiz oylar yeniden sayılsa bile aranın kapanması mümkün değil. Kayapınar Belediyesi Eş Başkanı Necati Pirinççioğlu da buna dikkat çekerek, “Bütün geçersiz oylar ve diğer partilerin aldığı oyları da ekleseler bize yetişmeleri mümkün değil” demişti. Haksız sayılmaz Pirinççioğlu çünkü Diyarbakır’da fark 248 bin 938, Van’da 64 bin 455, Mardin’de 65 bin 794 ve geçersiz oylar AK Parti’ye sayılsa da aradaki farkın kapanması mümkün değil.

Ama itirazlar devam ediyor ve bu nedenle seçilmiş eş başkanlar mazbatalarını alamıyorlar. Diyarbakır ve Van’da belediye eş başkanları YSK’ya giderek dilekçe verdiler. Mardin’de Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı seçilen Ahmet Türk’ün avukatları da İl Seçim Kurulu’na giderek mazbatayı talep gittiler.

Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Mustafa Avcı, YSK’da yaptıkları görüşmeyle ilgili olarak Gazete Duvar’a “Aslında bir sorun yok. Erciş’te AKP’nin itirazı vardı ve bugün bizim kazandığımız kesinleşti. İl Seçim Kurulu başkanına vekalet eden hakim de bir sorun olmadığını söyledi. Sadece yoğunluktan dolayı mazbataları hazırlayamamışlar. Yarın öbür gün mazbataları almayı umut ediyoruz” dedi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı seçilen Selçuk Mızraklı ise, “Kayyımların 1 Nisan itibariyle artık yok hükmünde oldukları ancak durumun fiili olarak devam ettirildiğini, bu duruma son verilmesini belirtiyoruz. Bu kadar açık bir durumun olduğu Diyarbakır, Van ve Mardin gibi birçok kent gibi, bu işin geciktirilmesi YSK’yi ciddi anlamda töhmet altında bırakacaktır. İtirazların olduğunu ve YSK’ye gönderildiği belirtiliyor. Kararın Ankara’dan verileceği, tesis edileceği yaklaşımı var” dedi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı seçilen Selçuk Mızraklı, ilçe belediye eş başkanlarıyla birlikte mazbatalarının verilmesi için YSK'ye dilekçe verdi.

Seçimin üzerinden 10 gün geçti ve olağanüstü bir durum olmazsa önümüzdeki birkaç gün içinde yasal süreç tamamlanmış, seçilmiş belediye başkanlarına mazbataları verilmiş olacak. Bundan sonra ne olacak? Cevabı merakla beklenen soruların başında bu geliyor. Kayyım atayan merkezi hükümet, her fırsatta kayyım atayarak ne kadar doğru bir iş yaptıklarını, şehirlerin hizmetle tanıştığını vs. dile getirdiler.

Ancak hem belediyelere kayyım atanması hem de belediyeleri 3 yıl idare eden kayyımların çalışması hep tartışma konusu oldu. Kayyımlara yakın kesimler hariç, kayyım uygulaması halk iradesinin gasbı olarak nitelendirildi. Kayyımların atandıkları belediyelerdeki çalışmaları da şeffaf değildi ve kuşkuyla karşılandı.

MAZBATANIN GÖSTERDİĞİ MANZARA

Lice Belediyesi’nde seçimin ardından evrakların yakıldığı yönünde bilgilerin gelmesi de bu şeffaf olmama haliyle ilgili olmalıydı. Bu tartışmalar üzerine Lice Belediyesi tarafından açıklama yapıldı ve evrakların yakıldığı bilgisinin doğru olmadığı ifade edildi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi de benzer bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Bu kez konu belediyenin borçlarıyla ilgiliydi. Kayyım Cumali Atilla, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatını kısa zamanda benimsemiş ve mesajlarının altına bu imzayı atmayı sevmişti. Ancak seçimden sonra ortalıkta görünmeyen Atilla, belediyenin borçlarıyla ilgili iddiaların doğru olmadığını ileri süren açıklamanın altına imzasını atmadı.

Kayyımlarla yönetilen belediyelere başkan seçilenler ise, “Mazbatamızı alalım, belediye nasıl yönetilmiş görelim ve bunu halkımızla paylaşalım” beklentisi içinde.

Bu arada Dersim Belediyesi Meclis üyesi Candan Badem, mazbata alındıktan hemen sonra şu açıklamayı yaptığını hatırlatmış olalım: “Belediyeyi 68 milyon TL borçla devraldık kasada 266 bin TL var. Ayrıntıları da paylaşacağız.”

HDP Cizre Belediye Eş Başkanları Mehmet Zırığ ve Berivan Kutlu, kayyım atandığı sırada kasasında 36 milyon TL bulunan belediyeyi 220 milyon 793 bin TL borçla aldıklarını aktardı. Eş Başkanlar, kasada sadece 20 bin TL olduğunu açıkladı. Belediyeye kayyım olarak atanan kaymakamın belediye binasını bir süre önce kaymakamlığa devrettiği de iddia ediliyor.

Dersim ve Cizre gibi küçük şehirlerde bu kadar borçlanma neden? Bunu sormak, Dersim ve Cizre’de yaşayanlar kadar herkesin hakkıdır.

AHMET TÜRK NASIL BİR BELEDİYE DEVRALACAK?

Dün Gazete Duvar’da çıkan haberde belediyelere ait ne çok şeyin çeşitli kurumlara hibe edildiği ile ilgili haber vardı. Bugün, yerine kayyım atanan ve Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne yeniden seçilen Ahmet Türk, sosyal medya hesabından şöyle bir bilgi paylaştı: “1 Nisan 2019 tarihinden itibaren Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde rutin işler haricinde yapılan işe alım, belediyeye ait taşınır ve taşınmaz malların devri, hibe edilmesi, belediyenin kamusal alanlarını ticari alanlara dönüştürülmesi vb. işlemlerin hükümsüz olacağı gibi yasal sorumluluk da gerektirecektir. Kamuoyunun bilgisine...”

Ahmet Türk, ikinci kez Mehmet Vejdi Kahraman’la Mardin Büyükşehir Belediyesi için yarıştı ve bir kez daha kazandı. Türk ve Kahraman arasındaki oy farkı kapanamayacak kadar büyük. Bu yüzden olsa gerek, AK Parti oyların yeniden sayılması için itirazda bulunmadı. Ancak Ahmet Türk’ün daha önce KHK ile görevden alındığını ileri sürerek mazbatanın, yüzde 38.53 oy alan Kahraman’a verilmesini talep etti. İl Seçim Kurulu itirazı kabul etmedi ve AK Parti’nin 3 gün içinde YSK’ya başvurması bekleniyor. Türk’ün avukatları ise İl Seçim Kurulu’na başvurdu ve mazbatanın Türk’e verilmesini talep etti. Ancak İl Seçim Kurulu, avukatların talebini YSK kararının beklenmesi gerektiği gerekçesiyle reddetti.

Aynı itiraz Bağlar Belediyesi Eş Başkanı seçilen Zeyyat Ceylan için de yapılmıştı. Diyarbakırlılar AK Partili aday için “Bir muhtarın alabileceği kadar oy aldı. Fırsatçılık yaparak belediye başkanı olmaya çalışıyor” diyorlar. Mardinliler AK Partili aday için ne diyor, kim bilir.

“AK Parti seçim sonuçlarına itiraz ederek, işlevsiz bir belediye devretmeye çalışıyorlar.” Bu iddia ciddiye de alınıyor. Kayyımların giderayak yaptıkları son işler de bu iddiaları destekler nitelikte.

Yine Mardin’den devam edecek olursak, Ahmet Türk, sosyal medya hesabından şu bilgiyi paylaşmıştı: “Bu ne telaş, bu ne aymazlık, giderayak Mardin büyükşehir belediyesine Genel Sekreter ve Marsu’ya Genel müdür atamak. Halkın iradesine saygısızlıktır, hukuk, kaide tanımazlıktır.”

DİYARBAKIR’I, VAN’I, MARDİN’İ UNUTMAYIN

Ahmet Türk’ün ve diğer HDP’li belediye başkanlarının bu serzenişini haksız bulmak mümkün değil. Kayyımların seçimden birkaç gün önce imza attıkları belediyeye ait ne varsa, hatta Bismil’de olduğu gibi belediye binasını bile hibe etmesi, hukuki olsa bile etik değildir.

Bütün Türkiye İstanbul’daki seçime odaklanmış durumda ama bölgenin üç büyük şehrinde seçimi kazanan adaylar da henüz mazbatalarını alamadılar. Üstelik seçim sonuçlarında herhangi bir şaibe, usulsüzlük bulunmamasına rağmen. Üstelik belediyelere ait her şey, göz göre göre, ganimet gibi çeşitli kurumlara hibe ediliyor.

Tamam, İstanbul’a bakalım, önemlidir. Ama Diyarbakır’ı, Van’ı ve Mardin’i de gözardı etmemek gerekiyor.