Parlamento Muhabirleri Derneği'nden ‘Latif Şimşek’ açıklaması: Kendisine gazeteciyim diyen herkesi sağduyuya çağırıyoruz

Parlamento Muhabirleri Derneği, Latif Şimşek’in üyelikten istifasının ardından açıklama yaptı. Açıklamada, “Dilimizi kirletmeden, şapkamızı önümüze koyup bir özeleştiri yapmak da kaçınılmaz” denildi.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Gazeteci Latif Şimşek, geçtiğimiz pazar günü, tv100 ekranlarındaki “Gündeme Dair” programında Demokrat Parti Milletvekili Cemal Enginyurt ve 'özel koruması' Emrah Topal tarafından uğradığı saldırıya ilişkin açıklama yapmayan Parlamento Muhabirleri Derneği (PMD) üyeliğinden istifa etti.

‘PMD'NİN DURDUĞU YER BELLİDİR’

Gazeteci Şimşek’in istifasının ardından Parlamento Muhabirleri Derneği de konuyla ilgili yazılı bir açıklama yayınladı. Derneğin köklü bir gazetecilik meslek örgütü olduğu ifade edilen açıklamada, "Her zaman gazeteciliğin saygınlığı, onuru, bağımsızlığı ve tarafsızlığı adına tavır ortaya koymuş, mücadele etmiştir. Gazeteciliğin evrensel ilkelerini, tarafsız, bağımsız ve özgür gazeteciliği esas alan ve bu çerçevede geleneksel çizgisinden hiçbir zaman taviz vermeyen derneğimiz; demokratik olgunluğun dışına çıkan her türlü şiddete de karşıdır. PMD'nin durduğu yer bellidir. Gazetecilik sorumluluğu ve tarafsızlığı içerisinde hareket eder. Ne muhalefetin ne de iktidarın sözcülüğüne soyunur. Nerede, ne yapması gerektiğine, kılı kırk yaran bir değerlendirme süzgecinden sonra karar verir, kimseden talimat almaz. PMD'nin durduğu yer bellidir" denildi.

‘ŞAPKAMIZI ÖNÜMÜZE KOYUP BİR ÖZELEŞTİRİ YAPMAK DA KAÇINILMAZ’

Yapılan açıklamada, gazeteci Şimşek’e yapılan saldırının elbette kabul edilemeyeceği belirtilerek şu ifadelere yer verildi:

"Birkaç gün önce bir televizyon kanalında yayınlanan tartışma programında yaşananlar izleyenleri şaşkına çevirmiş, üzmüştür. Biz, gazetecilik mesleğinin saygınlığına ve onuruna yakışır şekilde görevini yapan her meslektaşımızın, her üyemizin benzer olaylar karşısında arkasında durduk, durmaya da devam edeceğiz. Saldırı hepimizi üzmüştür, elbette kabul edilemez, benzerinin bir daha tekrarlanmaması en büyük dileğimizdir. Bugünden baktığımızda, tarihin her döneminde yaşandığı gibi çok yakın geçmişimizde gazetecileri hedef alan saldırılar karşısında sergilediğimiz tutum ve tavırlar da toplumsal hafızanın arşivinde yerini almıştır. Buradan hareketle, yaşanan son olayla birlikte üslubumuzu ve dilimizi kirletmeden, şapkamızı önümüze koyup bir özeleştiri yapmak da kaçınılmaz bir sorumluluk ve zorunluluktur. Türkiye'nin gergin bir kutuplaşma ortamında seçimlere hazırlandığı süreçte, gazetecisinden siyasetçisine; ağzından çıkan her söze, yazdığı her habere, yaptığı her yoruma azami özen göstermesi, gerilimi tırmandıracak, kutuplaştırmayı derinleştirecek her türlü söz ve eylemden kaçınması yaşamsal önemdedir. Bu hassasiyet içerisinde PMD olarak bugünden tezi yok; başta meslektaşlarımızı, kendisine “gazeteciyim” diyen herkesi, siyasetçiden sokaktaki vatandaşa kadar toplumun her kesimini, sağduyu içerisinde demokrasiye ve toplumsal barışa sahip çıkmaya davet ediyoruz.” (HABER MERKEZİ)