Muharrem İnce: Bana Türkiye'yi verdiler ama partiyi vermediler

Memleket Partisi lideri Muharrem İnce, "CHP'de genel başkan olmak istedim, yapmadılar. Bana Türkiye'yi verdiler. 'Cumhurbaşkanı adayı ol' dediler ama partiyi vermediler" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, CNN Türk'te Hakan Çelik'in programına konuk oldu. Gündeme yönelik açıklamalarda bulunan İnce,  "Bana Türkiye'yi verdiler "Cumhurbaşkanı adayı ol" dediler ama partiyi vermediler. Ne yapayım? Kızgın filan değilim, küskün de değilim" dedi.

İnce'nin açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:

"BU MUHALEFETİN YARGIDAN ŞİKAYET ETMEYE HAKKI YOK: Üzerinden 5 ay geçmiş birisi video yayınlamış, savcılık harekete geçmiş ve Gülşen hanımı tutuklamışlar. Gündemi değiştirmek için yapılmış bir olay. Toplumu kutuplaştırmak istiyorlar. Önemli bir kısım var ki vahim olan kısmı olan o. Yargının bu hale gelmesinde iktidar kadar muhalefet de sorumludur. Bu iktidar bu muhalefet ortaktır. Yargının altına dinamit koydular. 13 tane üyeden 1 tane üye olsa ne olur olmasa ne olur. Yargıyı birlikte yok ettiler. Sedef Kabaşı'ı da tutuklayanlar aynı kişiler. Bu başsavcıları kim görevlendiriyor. HSK... Muhalefet bunlara oy vererek Gülşen hanımın tutuklanmasına sebep oldu. Bu muhalefetin yargıdan şikayet etmeye hakkı yoktur.

GÜLŞEN HANIMIN SÖYLEDİKLERİNE KATILMIYORUM: Gülşen hanımın söylediklerine katılmıyorum. Sapık imam hatipten de çıkabilir her yerden çıkabilir. İmam hatipliler bu memleketin vatandaşlarıdır. Alevilere de söyleniyor. Alevilere laf söyleyen tutuklanan bir kişi görmedim ben. Hiçbiri tutuklanmıyor. Neden imam hatipliler ayrıcalıktır? Bu memleketin her biri eşittir. Kimse dokunulmaz değildir. 'Bizim adamlara sataşırsanız tutuklarız sizi' bu mantığı doğru bulmuyorum.

ALTILI MASA'DAN HİÇ UMUDUM YOK: Biz bu sisteme niye geçtik? Koalisyonu bitireceğiz diye. Ama şuan koalisyonun alası var. Anlamsız bir iş oldu. Altılı masa... Umudum var mı, benim hiç yok. 12 sene ekonomiyi yöneten Ali Babacan umut mu olacak? Suriyelileri Türkiye'ye getiren Ahmet Davutoğlu Suriyelilerine ülkelerine geri mi gönderecek? Bu iş Erdoğan ile de olmaz. Aylardır bir araya geliyorlar. Sonuç var mı? Adayı belirleyemiyorlar. Erken açıklarlarsa yıpranırmış Erdoğan 20 yıldır aday. Yıpranıyor mu? Önemli konuların hiç birisini konuşmuyorlar. Sorunları halının altına süpürüyorlar. Somut konuların hiç birisine girmiyorlar.

SANDIKTAN KİM ÇIKIYORSA O ADAY OLMALI: CHP'de genel başkan olmak istedim, olamadım. Yapmadılar. Taban yaptı, kurultay delegeleri yapmadılar. Bana Türkiye'yi verdiler "Cumhurbaşkanı adayı ol" dediler ama partiyi vermediler. Ne yapayım? Kızgın filan değilim, küskün de değilim. Şu anda ben CHP'nin genel başkanı olsaydım sayın İmamoğlu İstanbul'da belediye başkanı olsaydı, sayın Mansur Yavaş da Ankara'da belediye başkanı olsaydı, parti genel başkanı da ben olsaydım ne yapardım biliyor musunuz? 1 milyon 200 bin üyenin önüne sandığı koyardım. Sandıktan kim çıkıyorsa onu aday yapardım. O kadar. 1 milyon 200 bin kişi yanılmış olamaz. Ben yanılmış olabilirim, siz yanılmış olabilirsiniz ama 1 milyon 200 bin kişi yanılamaz. 'Sandıktan kim çıkıyorsa o aday olmalı' derdim. Avrupa, Batı tarzı siyaset budur. 

GÖÇMEN POLİTİKASINI YANLIŞ BULUYORUM: Türkiye'nin 3 büyük hatası var. Birincisi; açık kapı politikası. Pakistan'dan Afganistan'dan topluyor. Van sınırından içeri dalıyor ama Çanakkale'den çıkamıyorlar. İkincisi; hukuki statüsüne bakmadan her sığınmacıya yardım etmek. Uluslararası hukuk gereği yardım etmeye mecbursun bunu anladım. Hukuki olarak mecbur olmadıklarımız var. Bunlara neden yardım ediyoruz? Üçüncüsü; geri gönderme... Adam bayramda gidiyor. 10 gün tatil yapıyor. 10 gün sonra geliyor. Ne diye gitmiyorsun? Güvenlik sorunu. 10 gün yok muydu? Esad ile barışacağız, masaya oturacağız. Büyükelçiyi görevlendireceğiz. Gitmelerine yardımcı olacağız ve göndereceğiz. Suriye politikasını yanlış buluyorum. Göçmen politikasını yanlış bulunuyorum." (HABER MERKEZİ)