Meral Akşener: İşkence eden elin adını unutmadık ama söyleyemedik

İYİ Parti lideri Akşener, "Hiçbirimiz işkence eden elin adını unutmadık ama söyleyemedik. Niye söyleyemedik? O devletimizin adamı olmasa da devletimizi, o adam üzerinden yıpratmamak için sustuk" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "3 Mayıs Türkçülük Günü" dolayısıyla Ankara’da düzenlenen "Türkçüler Günü Şöleni"ne katıldı.

ANKA Haber Ajansı'nın haberine göre, programda konuşma yapan Meral Akşener, "Ben Türk milliyetçisi abilerin doğal kız kardeşiyim. Ağabeyimden dolayı… Bütün eşlerin görümcesiyim, böyle bir görevim var. Hayatım boyunca bu ağabeylerin karşısında topuk selamı ile gezdim. Yaranabildim mi bilmiyorum, hafif bir iğne koyayım. Şimdi çok büyük bir yolculuğun, cisim almış halidir 3 Mayıs Türkçülük Günü" ifadelerini kullandı.

'BU ALGI ÜZERİMİZE YAPIŞTI ÇÜNKÜ BİZ DEVLETİMİZE YAMUK YAPMADIK'

"Herkes Türk milliyetçilerini, biri talimat verir öbürü topuk selamı çakar gider zanneder. Öyle bir şey yok" diyen Akşener, şöyle devam etti:

"Türk milliyetçileri sorgular, ben örneğiyim. Bana o kadar büyük bir sorgulama yapıyor ki bir kısım cemaat, aklınız durur. Doğrusu da budur. Demokrasinin sadece siyasi değil, uygulayıcısı her zaman Türk milliyetçileri olmuştur. Ama maalesef 1980 iktidarına giden yolculukla bizler büyük haksızlıklara uğrayıp faşistlikle, Nazilikle onunla bununla suçlandık. 'Denizde ateist bir Türk, Müslüman bir Arap hangisini kurtarır'sından bu defa Hitler’in Nazilerine benzetilen, yurt dışına kaçan o dönem insanlarının bizlerle ilgili yarattığı o algıyı maalesef yenemedik. Üzerimize yapıştı 1980 sonrasında. Çünkü, biz devletimize yamuk yapamadık."

'MAĞDUR OLAMADIK'

12 Eylül 1980 askeri darbesi döneminde milletçilerin işkence gördüğünü söyleyen Akşener, "Hiçbirimiz işkence eden elin adını unutmadık ama söyleyemedik. Niye söyleyemedik? O devletimizin adamı olmasa da devletimizi, o adam üzerinden yıpratmamak için sustuk. Mağdur olamadık, olamadınız can baş üstüne dediniz ve kimse anlamadı. Romanlarınız yazılmadı, filmleriniz çekilmedi" dedi.

'BİZİM YAŞ GRUBUMUZUN GENÇERE BİR BORCU VAR'

Prof. Dr. Mümtaz Turhan'ın gençlere tanıtılmasının görevleri olduğunu belirten Akşener, "Bütün ilerlemelere adım adım uymuş, hatta onlara Türklük adına, Türk milliyetçiliğe adına yorumlar getirip çok daha modern hale getirmiş bir düşüncenin varisleriyiz. Bizim yaş grubumuzun gençlere bir görevi, borcu var. Mümtaz Turhan’ı tanımaları gerekiyor, bazılarını tanımadıklarını biliyorum. Dolayısıyla bize çok iş düşüyor" diye konuştu.

'SEÇİM KAZANMAK İÇİN YAPILAN İFTİLAR ÜLKEYİ UÇURUM EŞİĞİNE GETİRİYOR'

Seçim döneminde iftara ve hakaretlerin "ülkeyi uçurum eşiğine getirdiğini" ifade eden Meral Akşener, şunları söyledi:

"Bir seçime gidiyoruz, sanki mübarek harbe gidiyoruz. Alt tarafı bir seçim. Müşteri velinimetten, seçmen velinimete evrilen durumun tam tersine seçmen marabadır psikolojisini, anlayışını, diliyle davranışıyla ortaya koyan bir dönemdeyiz. Şu anda karşınızda duran kişi, Diyarbakır’da faili meçhulcü, Ankara’da PKK’lı ama her ikisini de aynı adamlar söylüyor. Bir uçta faili meçhulcüyseniz bir uçta PKK’lı olamazsınız. Daha vahim, karşımda iki vali oturuyor. Her ikisine de söyleyeyim, yahu İçişleri Bakanlığı’nın mülki idaresi emniyeti, yargının, savcıları, hakimleri PKK’lı diye bu ülkeyi yöneten yetkililer tarafından bir kişi suçlanıyorsa gereği yapılır. Aksi takdirde sırf seçim kazanmak için iftira atarak üç kişinin oyunu alacağım diye bakarsanız bir süre sonra bu konu cıvır, ciddiyeti kaybolur gider. Şimdi, bunu sıradanlaştıramazsınız. Bu ciddiyetsizlik, bu lüzumsuzluk seçim kazanmak için yapılan iftiralar, hakaretler ülkeyi uçurum eşiğine getiriyor." (HABER MERKEZİ)