'Meclis'te Kürtçe konuşmaların tutanaklara 'bilinmeyen dil' yazılmasının gerekçesini nedir?'

DEM Parti Ağrı Milletvekili Nejla Demir, Meclis'te yapılan Kürtçe konuşmaların tutanaklara ‘bilinmeyen dil’, ‘anlaşılmayan dil ’ve ‘X’ olarak yazılmasını Meclis gündemine taşıdı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - DEM Parti Ağrı Milletvekili Nejla Demir, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yapılan Kürtçe konuşmaların tutanaklara ‘bilinmeyen dil’, ‘anlaşılmayan dil ’ve ‘X’ olarak yazılmasıyla ilgili soru önergesi verdi.

Demir, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un yanıtlması istemiyle verdiği önergesinde şu ifadeleri kullandı:

"21 Şubat, Birleşmiş Milletler (BM) Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından kültürel çeşitliliği ve çok dilliliği desteklemek amacıyla 1999'da Uluslararası Anadili Günü olarak kabul edilmiştir. Bu kapsamda dünyanın birçok ülkesinde anadilinde eğitim ve öğretim hakkı anayasal güvenceye alınmışken Türkiye'de Cumhuriyet tarihi boyunca iktidarlar, farklı dilleri bir tehdit olarak algılamış ve yasakçı bir yaklaşımla ülkede kullanılan diğer diller yok sayılmış, inkâr edilmiş ve asimilasyon politikaları uygulanmıştır.

Oysa tüm anadilleri toplumların hafızalarıdır. Bir topluluğun dilinin yok sayılması, yasaklanması aynı zamanda o toplumun tarihsel ve kültürel varlığının inkâr edilmesi anlamına gelmektedir. Bir toplum varlığını ancak, kendi anadilini günlük yaşamdan eğitime, iletişim-yayıncılıktan örgütlenme ve siyasete kadar her alanda özgür bir biçimde kullanarak sürdürebilir. 

Ancak gelinen aşamada, devletin yasakçı ve inkârcı asimilasyon politikalarının en çok hedef aldığı, 20 milyondan fazla yurttaşın anadili olan Kürtçe üzerindeki artan baskılar yaşamın her alanında kendini göstermeye devam etmektedir. Toplumu kutuplaştıran politikaların da derinleştirilmesiyle birlikte Kürtçe konuşan insanlar ırkçı saldırılara maruz kalmakta, katledilmekte, Kürtçe yayın yapan gazete ve dergiler yasaklanıp kapatılmakta, Kürtçe olduğu gerekçesiyle konserler, tiyatrolar engellenip iptal edilmektedir.

Meclis kürsülerinden kimi zaman yapılan Kürtçe konuşmaların tutanaklara “bilinmeyen dil”, “anlaşılmayan dil”, “x dil” şeklinde geçmesi milyonlarca insanın anadili olan Kürtçe’ye yönelik yasakçı ve inkârcı yaklaşımın en somut göstergelerinden biri olmuştur. Ayrıca bu ayrıştırıcı ve inkârcı uygulama yetmezmiş gibi konuşmaların Türkçesine de yer verilmemektedir.  

Tarihsel süreç içerisinde bugüne kadar Kürtçenin söz konusu ayrımcı ifadelerle tutanaklara geçmesinde zaman zaman stenografların Kürtçe bilmemesi gerekçe olarak gösterilmiştir. Kürtçe konuşmaların tutanaklara “bilinmeyen dil veya üç nokta (x)” şeklinde geçmesi stenografların Kürtçe bilmemesinden kaynaklanmaktaysa çözüm basittir. TBMM bünyesinde Kürtçe bilen stenografların istihdam edilmesi için gerekli düzenlemeler bir an evvel yapılmalıdır."

'KÜRTÇE’NİN YOK SAYILMASINA YA DA İNKARINA YÖNELİK BİR KASIT VAR MIDIR?'

Nejla Demir, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'a şu soruları yöneltti:

"1.         Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yapılan Kürtçe konuşmaların tutanaklara hala ‘bilinmeyen dil’, ‘anlaşılmayan dil ’ve ‘X’ olarak yazılmasının gerekçesi nedir?

2.         Kürtçe konuşmaların meclis tutanaklarına “bilinmeyen dil veya üç nokta (x)” şeklinde yansıtılmasında Kürtçe’nin yok sayılmasına ya da inkarına yönelik bir kasıt var mıdır?

3.         “Bilinmeyen dil veya üç nokta, (x)” şeklinde Kürt dilini yok sayan, inkâr eden ifadelerin tamamının tutanaklardan temizlenip, konuşulan dilin adı ve içeriğiyle birlikte tutanaklara yansıması hususunda siyasi sorumluluğunuz gereği herhangi bir adım atacak mısınız?

4.         TBMM çatısı altında Kürt diline yönelik sistematik bir şekilde uygulanan sansürün kaldırılması adına Meclis bünyesinde Kürtçe bilen stenografların istihdam edilmesi için herhangi bir girişimde bulunacak mısınız?"