VİDEO

Kürt kadınlar Kadifekale'de: Midyat'tan gelen ekmek...

İzmir Kadifekale'de birçok Kürt kadını, Mardin'in geleneksel tandır ekmeğiyle para kazanmaya çalışıyor. Bu yolla geçinmeye çalışan kadınlar, artan maliyetlerden şikayetçi.

Uğurcan Boztaş

İZMİR - 1990'lı yıllardaki çatışma ortamında büyük göç alan İzmir’de, Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı semtlerden biri de Kadifekale. Çoğunluğunu Mardinlilerin oluşturduğu semtte yöresel yemeklerin yanı sıra halı dokuma ve benzeri kültürel faaliyetler de sürüyor.

Kadifekale'de yoksullukla mücadele eden ve tandır ekmeği geçinen Kürt kadınlarıyla konuştuk.

‘BU EKMEK OLMAZSA DİĞER EKMEĞİ YİYEMİYORUZ’

Ekmek pişiren kadınlardan Ayten Gülmez, 30 yılı aşkın süredir İzmir’de yaşıyor. Hayat pahalılığı ile mücadele etmenin yanı sıra kültürlerini yaşatmak için tandır ekmeği pişirdiklerini söyleyen Gülmez, artık ekmek satışlarının giderlerini karşılamadığını belirtiyor. Artık yaz-kış her mevsim ekmek pişirmek zorunda kaldıklarını söyleyen Gülmez şöyle anlatıyor:

“Bu bizim memleketten kalma bir gelenek ve memleketimizde bu ekmeğe alışmışız. Kendimiz için ekmek yapıyoruz, diğer yandan da satıyoruz. Un, yumurta ve poşet fiyatları artmış. Burada ekmeği yapmak için odun alıyoruz, yumurta alıyoruz. Fırın ekmeği yerine bu ekmeği yapıp hem kendimiz yiyoruz hem de satarak bir şekilde geçimimizi sağlamaya çalıyoruz. Burada herkes kiracı. Yazın güneşin altında kışın da soğukta çalışmak zorunda kalıyoruz. Biz Mardin Midyat’tan geldik. Ben 31 yıldır buradayım. Memleketten isteyerek gelmedik. Zulümden, geçinemediğimizden dolayı buraya geldik. Bizim sigortamız yok. Burada çalışmadığımız zaman da evdeki işleri yapıyoruz.”

‘MECBUREN BU İŞİ YAPIYORUZ’

Ekmek yapan kadınlardan Harbiye Aktaş ise 10 yıldır geçimini bu yolla sağlıyor. Maliyetlerin arttığını söyleyen geçinemediklerini vurgulayan Aktaş, tandır ekmeği hikayesini şöyle aktarıyor:

“On yıldır bu işi yaparak geçimimizi sağlıyoruz. İnsanlar buraya gelip ekmek alıyorlar. Buraya gelip namaz kılıyorum, hamur yoğuruyorum, sonra ekmeğimi pişiriyorum. Bana yardım eden kimse yok ama bazen eşim bana yardım ediyor. Sabah 5’te uyanıp buraya gelerek ekmeğimizi yapmaya başlıyoruz. Her şeyin fiyatı artmış; bir un çuvalı 700 lira ve bir koli yumurta 70 lira. Eskiden ekmek 1 liraya satılırdı ama bize yetiyordu. O zaman bir çuval un 50 liraydı. Burada kazandığımızla kiramızı ve evimizin masraflarını karşılamaya çalışıyorum. Çocuklarım da çalışıyor ama yetişemiyoruz. Ekmeği yaparken yumurta sürüyoruz, susam sürüyoruz, un alıyoruz ama her şeyin fiyatı artmış.”