Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a: Yüreğin varsa televizyonda çıkarsın karşıma sana ders veririm

CHP lideri Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek, "Eğer yüreğin varsa, benim verdiğim rakamlardan şüphen varsa çıkarsın televizyonda karşıma sana ders veririm" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yalova’da gerçekleştirilen partisinin grup toplantısında konuştu.

Beş şirkete son 18 yılda 203 milyar 700 milyon dolarlık ihale verildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Şimdi sesleniyorum. 'Ey Bay Kemal sen doğruları söylemiyorsun' diyebilirler. Açık ve net söylüyorum. Eğer yüreğin varsa, benim verdiğim rakamlardan şüphen varsa çıkarsın televizyonda karşıma sana ders veririm. Çıkar mı? Kabahati var efendim, çıkamaz. Haklı olsa çıkar" diye konuştu. 

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle:

“Derdinizi biliyorum ama sakın ola ki hiç kimse umutsuz olmasın. Az önce üreticileri ziyaret ettim, beraber oldum. Hiç kimse en ufak bir endişeye kapılmasın. Türkiye büyük, güzel bir ülkedir. Türkiye’de hepimiz huzur içinde yaşayabiliriz. Bir ahtım var. Bu ülkede hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. Bir ahtım var, hiç kimse inancı dolayısıyla ötekileştirilmesin. Bir ahtım var, hiç kimse kimliği dolayısıyla ötekileştirilmesin. Bir hedefim var herkesin işi, aşı olsun. Bir amacım olsun kadın-erkek eşitliği olsun. Bu cennet vatanda hepimiz huzur içinde yaşayalım.

Saraylarda yaşayıp halktan kopuk olan insanlar halkın sorununu bilemez, çözemez. Sarayda yaşayanların izlediği politika şudur; altta kalanın canı çıksın. Yani Erdoğan'ın ve arkadaşlarının izlediği ekonomik politikanın temel felsefesi; altta kalanın canı çıksın.

BEŞLİ ÇETEYE 18 YILDA 203 MİLYAR 700 MİLYON DOLARLIK İŞ VERİLDİ: Ben sık sık beşli çetelerden söz ederim ve beşli çetelerin bu ülkeye açtığı felaketlerden de söz ederim. Beş şirkete son 18 yılda 203 milyar 700 milyon dolarlık ihale verildi. Başka bu işi yapacak adam yok mu bu memlekette? Bunların mallarının ve paralarının büyük kısmını İngiltere, Amerika'ya götürdüler. Sanıyorlar ki Kılıçdaroğlu gelirse biz kurtaracağız. Sözüm söz tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunacağım. Bunlara bir de gelir garantisi veriyorlar.

TELEVİZYONDA KARŞIMA ÇIKAMAZ, KABAHATİ VAR: Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün yapım maliyeti 3.3 milyar dolar. Verilen garanti 9 milyar dolar. Yüzde 100'ün üstünde para kazanıyorsun. Kimin parası? Fakirin fukaranın parası. Gaziosmanpaşa Köprüsü yapım maliyeti 1 milyar 200 milyon lira, verilen garanti 15 milyar dolar. Akıl tutulması var. Şimdi sesleniyorum. 'Ey Bay Kemal sen doğruları söylemiyorsun' diyebilirler. Açık ve net söylüyorum. Eğer yüreğin varsa, benim verdiğim rakamlardan şüphen varsa çıkarsın televizyonda karşıma sana ders veririm. Çıkar mı? Kabahati var efendim, çıkamaz. Haklı olsa çıkar. Haklı olsa 'Gel kardeşim' der. Zafer Havalimanı Kütahya 50 milyon Euro'ya yapılmış. Verilen garanti 208 milyon Euro. Kim ödüyor parayı? Bu milletin fakiri fukarası.

Beşli çete benimle temasa geçmek istedi. Ama bu kardeşiniz hak, hukuk, adaletten yanadır. Ben bu milletin hakkını, hukukunu savunacağım.

TEFECİLERE ÇALIŞAN BİR İKTİDAR VAR: 'Faize karşıyız, faizi yükseltmeyeceğiz' diyorlardı. Bir adam durup dururken niye 'Ben faize karşıyım' der? Çünkü çok faiz ödüyordur. Onun gizlenmesini ister. Tefecilere çalışan bir iktidar var. 2002, 2003, 2022 yıllarında bizim devlet bütçesinden ödediğimiz faiz, 253 milyar 541 milyon dolar. 523 milyar 441 milyon dolar devlet bir avuç kişiye faiz ödemiş. Her ay ödediğimiz faiz 2 milyar 127 milyon 407 bin dolar. Her gün ödediğimiz faiz 73 milyon 239 bin dolar. Her saat ödediğimiz faiz 3 milyon 51 bin dolar. 'Faize karşıyız diyorlar' değil mi? Bu faizi kim ödüyor? Sizler ödüyorsunuz. Çiftçi, esnaf, taksici, kasap, apartman görevlisi, çalışan işçi ödüyor. Hepimizin gırtlağından kesiyorlar, bunlara faiz ödüyorlar. 'Efendim doları düşüreceğiz, kur korumalı mevduat getirdik' diyorlar. Ne demek kur korumalı mevduat? Yeni bir soygun şekli. Diyor ki 'Getir. Paranı bankaya yatır. Sana faiz vereceğim'. Sen faize karşıydın. Bu kur korumalı mevduat ekonominin kalbine konulmuş atom bombasıdır. Bir avuç kişi orada dünyanın parasını kazanıyor. Keyfi yerinde. Devlete 5 kuruş vergi vermeyecek. 60 milyar lira para veriyorsun, 6 ayda. Kim ödüyor? Sizler ödüyorsunuz.

CUMHURİYETİN KURULUŞ AYARLARINA GERİ DÖNECEĞİZ: Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. Bizim inancımızda sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Aile destekleri sigortası; bir aile fakirse bir aile yoksulsa o ailede yoksulluk varsa onun yoksulluğunu afişe etmeden, insanın onurunu koruyarak o ailede kadının banka hesabına düzenli her ay bir aylık yatıracaksın. Kadın gidecek, işçi gibi memur gibi emekli gibi parasını çekecek, çoluk çocuğun ihtiyacını karşılayacak. Buna 'aile destekleri sigortası' diyoruz. Cumhuriyetin kuruluş ayarlarına geri döneceğiz. Hiçbir çiftçi ektiği ürün dolayısıyla asla zarar etmeyecek. Havza bazlı planlama yapılacak. Süs bitkileri konusunda Yalova'yı biliyorum, az önce gezdim, olağanüstü güzel çalışmalar, güzel yerler var.

KESİN HESAP KOMİSYONU KURACAĞIZ: Türkiye Cumhuriyeti'nin bütün kurumlarını yeniden inşa edeceğiz. Liyakat sistemini yeniden getireceğiz, devlet saydam olacak, devlet açık olacak. Eğer sen elde ettiğin, topladığın verginin hesabını veremiyorsan, devlet olarak görevini yapmıyorsun demektir. 6 lider anlaştık, 6 lider yeni bir kurum kuruyoruz. Parlamentoda meclis iç tüzüğünü değiştirerek kesin hesap komisyonu kuracağız. Yani bir önceki yılın paraları nerelere harcandığı, kesin hesap komisyonunda görüşülecek. Orada kesin hesap komisyonu başkanlığını da ana muhalefet partisine vereceğiz. Çünkü biz kendimize güveniyoruz. Her kuruşun hesabını vereceğiz ki sadece Türkiye değil, dünyaya da örnek olan bir ülke olalım."

‘DAVAYI SÜREKLİ ERTELİYORSUN, OTUR KARARINI VER’

Kılıçdaroğlu, konuşmasında İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılan eski Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman ile ilgili davanın sürekli ertelendiğini de söyleyerek, "Yargıç yani hakim davayı sürekli erteliyorsun; kardeşim, otur kararını ver. Hakimsin sen. Hakim neye göre karar verir? Hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verir. Bakın kanuna göre değil, hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verir" dedi. (HABER MERKEZİ)