KESK Trabzon'dan çağrı: 'Halktan yana bütçe istiyoruz'

KESK Trabzon Şubeler Platformu adına açıklama yapan Salih Kalyoncu yaptığı açıklamada iktidarın sermayeyi koruyan emekçiyi yok sayan bir bütçe hazırladığını ve bunu kabul etmediklerini söyledi.

Google Haberlere Abone ol

TRABZON - Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Trabzon Şubeler Platformu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) pazartesi günü başlayacak bütçe görüşmeleri üzerine basın açıklaması yaptı.
Trabzon kent merkezindeki Atatürk Alanı'nda yapılan basın açıklamasında ilk olarak Türk Tabipleri Birliğini (TTB) Merkez Konseyi üyelerinin görevden alınmasının hukuksuz olduğu vurgulandı. Daha sonra bütçe görüşmeleri hakkında konuşan KESK Trabzon Şubeler Platformu Sözcüsü Salih Kalyoncu yaptığı açıklamada iktidarın 2023'te "kişi başına milli gelir 25 bin dolar olacak, işsizlik yüzde 5’e, enflasyon tek basamaklı rakamlara inecek. Türkiye dünyada ilk 10 ekonomi arasına girecek" sözlerine rağmen ülkenin giderek daha da yoksullaştığını söyledi.

'MİLYONLAR AÇLIK SINIRININ ALTINDA YAŞAM SAVAŞI VERİYOR'

İşsizlerin sayısı 9 milyona yaklaştığını belirten Kalyoncu, "Her 5 gençten biri, her 3 kadından biri işsiz. Zamlar yağmur gibi yağmaya devam ediyor. TÜİK’in takla attırılan rakamları bile Türkiye’nin dünya enflasyon sıralamasında beşinci sırada olduğunu gösteriyor. Yaşadığımız gerçek enflasyon ise TÜİK’in sanal rakamlarını ikiye katlıyor. Bir bardak çay bile 10 TL. Bir simit bile 10 TL. Dört kişilik bir aile 3 öğün kişi başına 1 çay 1 simit tüketse dahi aylık 7 bin 200 TL ediyor. En düşük ev kirası asgari ücreti aşıyor" sözlerini kullandı.

Açlık sınırı 16 bin TL’ye, yoksulluk sınırı 49 bin TL’ye dayandığına vurgu yapan Kalyoncu, "Bu koşullarda ülkede milyonlarca emekli 7 bin 500 TL’ye, çalışanların yarısı ise 11 bin 402 TL’lik asgari ücrete mahkûm edilmiş durumda. Milyonlarca kamu emekçisi maaşı bugün emekliliğine yansıtılmayan 8 bin 77 TL’lik 'ilave seyyanen ödenek' ile birlikte yoksulluk sınırının yarısına ulaşmıyor. Asgari ücretlisi, emeklisi, işçisi, kamu emekçisi ile 85 milyonluk nüfusun 50 milyonu açlık sınırı altında, 80 milyonu yoksulluk sınırının altında bir yaşam savaşı veriyor" ifadelerini kullandı.

'BU BÜTÇEDE EMEKÇİ YOK SERMAYE VAR'

2024 bütçe yasa teklifinin yeni ekonomi modeline dayalı saldırı dalgasının ürünü olduğunu belirten Kalyoncu açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bu bütçe teklifinde kamu emekçileri, emekliler, işçiler, asgari ücretliler, çiftçiler, esnaflar, kadınlar, gençler yine yok. Kısacası bu bütçe de halk yok. Sermayeye, patronlara bol kepçe vergi istisnası, muafiyeti, teşvik var. Faizden beslenenlere, silah tekellerine, rantiyecilere kıyak, yandaş müteahhitlere dolar kuru üzerinden Hazine garantisi var.

Devletin her 100 TL’lik giderinin 89 TL’sinin halktan alınacak vergilerden karşılanması var. Bu bütçede 2024 yılı için ücretlerimizin hedeflenen enflasyona yani yüzde 36’ya göre arttırması ama ödeyeceğimiz vergilerin bunun dört beş katı arttırılması var. Kısacası bu bütçede halk, çalışanlar vergi yükü altında ezilirken koca koca holdinglerin, şirketlerin, firmaların çalıştırdıkları asgari ücretli kadar dahi vergi ödememesi var. Üstüne bunlara birde 300 milyar TL teşvik dağıtılması var. Bu da yetmemiş olacak ki Mecliste görüşülen torba yasa ile bu teşviklere takviye yapılacak."

'YOKSULLUK SINIRI ÜZERİNDE BİR ÜCRET İSTİYORUZ'

Kalyoncu, KESK olarak iktidarın kendi eliyle yarattığı enkazın tüm faturasını emekçilere, halka yıkmak istediği bu bütçeyi kabul etmediklerini belirterek, halktan ve emekten yana bir bütçe için istediklerini şu şekilde sıraladı:
"Öncelikle bütçe hakkımızın önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. Vergide adalet istiyoruz. Kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına, tasfiyesine, özelleştirme soygununa son verilmesini istiyoruz. Kamu hizmetlerine ve yatırımlarına bütçeden ayrılan payın artırılmasını istiyoruz. Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin hayata geçirilmesini istiyoruz. Başta depremzedeler ve öğrenciler olmak üzere tüm dar gelirlilere kamusal, güvenli ve sağlıklı barınma olanaklarının sağlanmasını istiyoruz.

Eğitimin her kademesindeki çocuklarımız için 1 öğün ücretsiz, sağlıklı yemek istiyoruz. Emeğe kölelik dayatan politika ve uygulamalara son verilmesini istiyoruz. İnsanca yaşamaya yetecek, yoksulluk sınırı üzerinde bir ücret istiyoruz. Bütçeden engellilere yönelik kamu hizmetlerinin geliştirilmesi için ayrılan payın arttırılmasını, kamuda engelli istihdamının arttırılmasını istiyoruz. Yoksulluğu önleyici, dar gelirlileri koruyucu tedbirlerin hayata geçirilmesi için temel gelir güvencesi istiyoruz."