İran'da 'Kasım Süleymani' davası: ABD'ye 50 milyar dolar tazminat cezası

İran'ın başkenti Tahran'daki bir mahkeme, general Kasım Süleymani'nin öldürülmesiyle ilgili davada aralarında dönemin ABD başkanı Trump da olmak üzere 42 isim hakkında tazminat cezası kararı verdi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İran'daki Tahran Uluslararası İlişkiler Hukuk Mahkemesi, 2020 yılında İranlı general Kasım Süleymani'ye düzenlenen suikastla ilgili ABD yönetimi ile ABD'li kurum ve kişiler hakkında yaklaşık 50 milyar dolar tazminat cezasına hükmetti. 

AA'nın'ın İran resmi haber ajansı IRNA'dan aktardığına göre, mahkeme, saldırıyla ilgili 3 bin 318 şikayetçinin talebiyle açılan davada ABD hükümetine ait kurumlar ve ülkenin özel ve tüzel kişilerinin maddi, manevi ve cezai tazminat ödemesi yönünde karara vardı.

TRUMP VE POMPEO HAKKINDA DA TAZMİNAT CEZASI

Karara göre, ABD hükümetinin yanı sıra suikastın talimatını veren dönemin ABD başkanı Donald Trump ve eski dışişleri bakanı Mike Pompeo dahil olmak üzere 42 özel ve tüzel kişiden oluşan dönemin üst düzey ABD'li yetkilileri ile ABD hükümetine bağlı kurumlar, davacılara ödenmek üzere 49 milyar 770 milyon dolar tazminata mahkum edildi.

TRUMP: İRAN, ABD ÜSLERİNE YÖNELİK SALDIRILARINI ÖNCEDEN HABER VERDİ

ABD eski başkanı ve Cumhuriyetçi Parti'nin 2024 başkan aday adayı Trump, 2 Kasım'da Teksas eyaletinde yaptığı seçim konuşmasında, İranlı general Kasım Süleymani'nin ABD tarafından öldürülmesinin ardından yaşananlara ilişkin konuşmuş ve İran'ın ABD üslerine yaptığı saldırıların önceden haber verilmiş olduğunu söylemişti.

'BU DAHA ÖNCE HİÇ ANLATMADIĞIM BİR HİKAYE...'

'Bunun daha önce hiç anlatmadığı bir hikaye olduğunu' söyleyen Trump, İran'ın ABD'ye ait bir insansız hava aracını düşürmesinin ardından yaşananları şu sözlerle anlatmıştı:

"İran bir İHA'mızı düşürdüğünde... İHA 14 yaşındaydı. Pek değerli değildi. Arkasında 39 mühendis ve pilotun bulunduğu büyük bir motorlu uçak vardı ve İran İHA'yı vurdu. Ben şöyle sordum: 'Arkasındaki uçağı mı düşürdüler?' Bana 'Hayır efendim, yapmadılar dediler. Yaklaşık beş kat daha büyük olan uçağı vurabilirlerdi. 'Bu ilginç' dedim.

Ama onları vurmamız gerekiyordu, o yüzden onları çok sert vurduk. Radarlarını ve farklı şeyleri devre dışı bıraktık; eğer bize karşı gelirlerse onlara asla mümkün olduğunu düşünmedikleri şeyler yapacağımıza dair bir açıklama yaptım. İranlılar bizi aradı, 'Başka çaremiz yok, bizim de öz saygımız var onun için sizi vurmamız lazım. Belli bir askeri üsse 18 füze fırlatacağız ama endişelenmeyin, füzeler üsse ulaşamayacak' dediler. Söyledikleri gibi 18 füze attılar, 5'i havada imha oldu. Diğerleri üssün dışına düştü.''

Ne olmuştu?

ABD, 3 Ocak 2020'de Irak'ın başkentinde bulunan Bağdat Havalimanı'nda Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi El Mühendis'in konvoyuna MQ-9 olarak adlandırılan SİHA ile hava saldırısı düzenlemişti. Saldırıda her iki komutanla birlikte Irak ve İranlı askeri yetkililerden toplam 10 kişi hayatını kaybetmişti. Dönemin ABD başkanı Donald Trump, ABD'ye tehdit oluşturduğu gerekçesiyle Süleymani'yi öldürme talimatını kendisinin verdiğini duyurmuştu.

Bunun ardından İran da 8 Ocak'ta ABD'nin Irak'taki iki üssünü balistik füzelerle vurmuştu. Saldırıda ABD askerlerinden ölen olmamış ancak daha sonra 109 askerin saldırı sırasında travmatik beyin hasarına uğradığı açıklanmıştı. İran yargısı, 'Kasım Süleymani ve çevresine karşı terör eylemleri gerçekleştirmek, terörizmi teşvik ve temel insan haklarını ihlal' gibi suçlamalar nedeniyle Trump dahil 73 ABD'li hakkında 27 Eylül'de iddianame hazırlandığını duyurmuştu. (DIŞ HABERLER)