İHD: Hapishanelerdeki işkencelere son verilsin, sorumlular yargılansın

İnsan Hakları Derneği, hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekerek, sorumlular hakkında etkin bir soruşturma başlatılmasını istedi.

Google Haberlere Abone ol

Mahsum Kara

DİYARBAKIR - İnsan Hakları Derneği (İHD), hapishanelerde yaşanan hak ihlallerine ilişkin eş zamanlı olarak tüm şubelerinde basın açıklaması gerçekleştirdi. 

Hapishanelerde giderek artan hak ihlallerine dikkat çeken İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Abdullah Zeytun, şunları kaydetti: “Türkiye’de adaletsiz uygulamaların yaşandığı yerlerin başında hapishaneler geliyor. Bu uygulamalar, sosyal medya ve basına da yansıyor. Kamuoyuna yansıyan ve bizlere ulaşan kötü muamelelere ilişkin yargı makamları ne yazık beklenilen adımı atmıyor. Biz yaşanan hak ihlallerinin takipçi olmaya devem edeceğiz.”

‘İŞKENCE VE ONUR KIRICI FİİLLER DEVAM EDİYOR'

Basın açıklamasını okuyan İHD Diyarbakır Şubesi Hapishane Komisyonu Üyesi Jiyan Ormanlı, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve kendi iç hukukundaki emredici nitelikteki kanun hükümlerini hatırlatarak şunları söyledi: “Ancak tüm bu emredici hükümlere karşın hapishanelerde işkence; insan onurunu, kişi bütünlüğünü hedef alan, acı verici, aşağılayıcı, onur kırıcı fiiller olarak icra edilmeye devam edilmektedir. Türkiye Hapishanelerinde bulunan mahpuslar, çıplak arama, fiziki müdahale, ayakta sayım dayatmaları, darp, hakaret, ağırlaştırılmış tecrit, uzun süreli tekli odalarda ve hücrelerde tek başlarına tutulma uygulamaları, sosyal faaliyetlerden yararlandırmama ve buna benzer pek çok uygulamalara tabi tutularak, hem fiziksel hem de ruhsal bütünlüklerine zarar veren işkence uygulamalarına maruz bırakılmaktadırlar.”

‘2022 YILININ BAŞINDAN BUGÜNE 35 MAHPUS YAŞAMANI YİTİRDİ'

Özellikle son yıllarda sayısı artırılan Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishaneler ve S Tipi Kapalı Hapishaneler ile mahpusların üzerlerindeki tecrit sisteminin ağırlaştırıldığını dile getiren Ormanlı, hapishanede yaşanan hak ihlalleriyle ilgili şu örnekleri verdi: “Derneğimiz tarafından tespit edilebildiği kadarıyla 2021 yılı içinde 52 mahpus yaşamını yitirdi ve bu mahpuslardan 13’ünün intihar ettiği iddia edilmiş, 5 mahpus ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiş ve 1 mahpusun da ölüm nedeni açıklanmamıştır. 2022 yılı başından bugüne kadar ise Türkiye’nin çeşitli hapishanelerinde 35 mahpus yaşamını yitirmiş, bunlardan 5 mahpusun intihar ettiği iddia edilmiş, 12 mahpus ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiştir.  Hapishanelerde şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren mahpuslardan Kadir Aktar, olay tarihinde 17 yaşında olup, Maltepe Kapalı Hapishanesinden tahliye edildikten 2 gün sonra gözaltına alınıp tekrardan tutuklanmış ve tutuklanması akabinde cezaevinde ölü olarak bulunmuştur.  Kandıra Kapalı Hapishanesinde tutulan Garibe Gezer yaşamını yitirmeden önce infaz koruma memurları tarafından cinsel şiddet gördüğüne dair şikayet dilekçesi vermiş olmasına rağmen şiddet iddialarına ilişkin yetkili makamlar tarafından etkili bir soruşturma yapılmamış ve 09.12.2021 tarihinde tutulduğu hücresinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitirmiştir. Yine Vedat Erkmen isimli mahpus, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Ceza ve İnfaz Kurumunda, Yılmaz Ekinci isimli mahpus Aydın E Tipi Ceza ve İnfaz Kurumunda, Şervan Can Güder Van F Tipi Ceza İnfaz Kurumunda, Sezer Alan ve Sinan Kaya isimli mahpuslar da Iğdır S Tipi Ceza İnfaz Kurumunda ve daha birçok mahpus çeşitli Ceza İnfaz Kurumlarında şüpheli bir şekilde yaşamlarını yitirmişlerdir.”

‘ŞEFFAF BİR SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMELİDİR' 

Ormanlı, "hapishanelerde mahpusların yaşamış olduğu işkence ve kötü muameleler" nedeniyle derneklerine çok sayıda başvuru geldiğini söyledi.

"Hapishanelerde mahpusların tabi tutulduğu işkence uygulamalarının son bulması için yapılan tüm girişimlere rağmen, etkin soruşturma yürütülmediğini" ifade eden Ormanlı, “İşkence ve kötü muamele örneklerinin yaşanması sonrasında mahpuslar, yakınları ve hak kurumları tarafından bu uygulamalara karşın hukuk mücadelesi yürütülerek faillerin yargılanması istenmişse de yetkili mercilerin olumsuz tavırları, suç failleri olan kamu görevlilerini aklama, bu mümkün değilse kanunda belirtilen en hafif cezayı gerektiren suç tipi ile yargılama konusundaki tavırları benzer vakaların tekrar etmesine neden olmaktadır.

İnsan Hakları Derneği olarak hapishanelerde yaşanan işkence ve kötü muamele uygulamalarına son verilmesini, işkence ve kötü muamele yasağını ihlal eden görevliler hakkında şeffaf soruşturma süreçlerinin yürütülmesini ve cezasızlık politikasından vazgeçilmesini, Ceza İnfaz Kurumlarının sivil toplum örgütleri ve ilgili meslek örgütlerinin denetimine açılmasını talep ederiz” dedi.