Homo naledi 236 bin yıl önce ateş yakmış olabilir

Güney Afrika’daki bir mağara sisteminde, küçük kamp ateşlerinin kalıntılarıyla birlikte isli duvarlar ve tavan lekeleri keşfedildi.

Google Haberlere Abone ol

Bruce Bower

Yeni keşiflerin ortaya çıkardığı ipuçlarına göre, ‘Homo naledi’ diye bilinen eski bir hominid, bir yeraltı mağara sisteminin zifiri karanlık odalarında kontrollü bir şekilde ateşi kullanmış olabilir. Paleoantropolog Lee Berger, ABD’nin Washington DC kentinde bulunan Carnegie Bilim Enstitüsü’nde 1 Aralık’ta düzenlenen konferans sırasında yaptığı açıklamada, araştırmacıların, Güney Afrika’daki 'Rising Star' mağara kompleksi dahilindeki geçit ve odalarda küçük kamp ateşlerine dair kalıntıların yanı sıra isli duvarlar ve tavan lekeleri bulduklarını duyurdu.

İZLER ATEŞ KULLANILDIĞINI GÖSTERİYOR

Güney Afrika'nın Johannesburg kentinde bulunan Witwatersrand Üniversitesi’nde görev yapan Berger, “Bu mağara sisteminin tamamında ateş kullanıldığına ilişkin izler mevcut” diyor. Araştırma ekibi, büyük ihtimalle mağaralardaki alevleri H. naledi’nin yaktığını, zira bu alanda başka hiçbir hominid kalıntısına rastlanmadığını belirtiyor. Bununla birlikte, araştırmacılar henüz yakılan ateşlerin tarihlendirmesini yapmadı. Ve henüz Berger’in ekibi dışında herhangi bir araştırmacı bu yeni bulguları değerlendirmedi.

H. naledi fosilleri 335 bin ilâ 236 bin yıl öncesine, yani Homo sapiens’in ortaya çıktığı zamana tarihlendirildi. Pek çok araştırmacı, hominidlerin ışık, ısı ve beslenme amacıyla düzenli biçimde ateş kullanmasının yaklaşık 400.000 yıl önce başladığını düşünüyor. Buna benzer davranışlar, büyük oranda, beyninin küçük olması sebebiyle daha önceleri H. naledi’ye atfedilmiyordu. Buna karşın, Berger, günümüzdeki insan beyninin yaklaşık üçte biri kadar olan bir beynin, H. naledi’nin ateşi kontrol edebilmesine imkân tanıdığını savunuyor.

Geçen ağustos ayında, Berger dar bir tünelden inerek H. naledi’ye ait fosillerin keşfedildiği iki yeraltı odasını araştırdı. Eski tavan yüzeylerinin üzerinde, kısmen büyümüş haldeki sarkıtlar ve ince kaya tabakaları gözüne çarptı. Berger, bu yüzeylerin kararmış ya da yanmış olduklarına dair izler bulunduğunu ve dahası, kurum parçacıklarını andıran noktalarla lekelendiklerini belirtiyor.

FARKLI ALANLARLARDA BENZER KALINTILAR BULUNDU

Aynı esnada, keşif ekibi lideri ve Witwatersrand Üniversitesi’nde paleoantropolog olan Keneiloe Molopyane, yakınlarda bulunan bir diğer mağara odasındaki kazılara öncülük ediyordu. Araştırmacılar, bu alanda kömürleşmiş odun parçaları ve yanmış antilop kemikleriyle birlikte diğer hayvanları barındıran iki küçük kamp ateşini açığa çıkardılar. Akabinde, H. naledi fosillerinin keşfedildiği daha uzak bir mağara odasında kamp ateşi kalıntıları ve çevresinde yanmış haldeki hayvan kemikleri keşfedildi.

Öte yandan, araştırmaya dahil olmayan ve Washington DC’deki George Washington Üniversitesi’nde görevini sürdüren paleoantropolog W. Andrew Barr, araştırmacılar için temel güçlüğün, ‘Rising Star’ odalarında keşfedilen yanmış odun, kemik ve diğer ateş kalıntılarını tarihlendirmek ve bu alandaki kamp ateşlerinin H. naledi fosilleriyle aynı tortu katmanlarında bulunduğunu göstermek olacağını belirtiyor. Barr, “Bu, kimin hangi amaçla ateş yakmış olabileceği hususunda spekülasyon yapmaya başlamadan önce tam anlamıyla kritik bir ilk adım” diyor.


Yazının orijinali Science News sitesinden alınmıştır. (Çeviren: Tarkan Tufan)