YAZARLAR

Herkes kendine ayıx olsun

Bir söylentiye yaslanarak analiz yapmak boşluğa düşürebilir insanı. Bir söylenti, AK Parti muhaliflerini rehavete ve oradan gaflete sürükleyebilir. Bu nedenle Diyarbakırlılar gibi söylersek, herkes kendine ayıx olsun.

AK Parti'nin yaptığı son ankete göre Diyarbakır'daki oy oranı yüzde 10 civarında. Böyle bir anket sonucu var mı, bilmiyorum. Doğrulatmak da mümkün değil. Çünkü AK Parti'nin il yöneticileri nicedir basına konuşmuyor. Ayrıca böyle feci bir anket sonucunu paylaşmak isterler mi, kuşkuluyum. Dolayısıyla anket bilgisi bir söylentiden öteye geçemiyor maalesef.
Yine de böyle bir söylenti var Diyarbakır'daki siyasi kulislerde. Bir bilgi söylentiden öteye geçemiyorsa kulak asmamak gerekiyor elbette. Ancak söylentiye sahip çıkan, vakti zamanında AK Parti ile teşrikimesai içinde bulunan bir şahsiyet olunca kulak kabartmak gerekiyor.
Gelecek Partisi ile DEVA Partisi'nin seçmeni de önemli oranda AK Parti'den geldi. Siyasete CHP'de devam etme kararı alan şahsiyetleri de hesaba katarsak AK Parti'nin Diyarbakır'da iyice eridiğini ileri sürmek mümkün olabilir.
Böyle de olsa, AK Parti'nin Diyarbakır'daki oy oranı yüzde 10'a düşmüş olabilir mi? Doğrusu biraz olanaksız gibi görünüyor bana. Eninde sonunda AK Parti halihazırda iktidarda olan bir parti ve gönül bağı olanlar ile siyasi ve ekonomik istikbalini burada görenlerin sayısının azımsanmayacak oranda olduğunu düşünüyorum.

***

AK Parti son seçimlerde umduğu oy oranına ulaşamadı Diyarbakır'da, biliniyor. Aslında Diyarbakır'da oyunu artırmak gibi bir kaygısı varmış gibi de görünmüyor. MHP'den sonra HÜDA PAR ile ittifak kurma girişimi de bunu gösteriyor.
Önceki seçimlerde bir protokol imzalanmamış olsa da HÜDA PAR, AK Parti'yi desteklemişti zaten ve bir oy patlaması gerçekleşmemişti. HÜDA PAR'ın oy oranı belli. Buna rağmen AK Parti, HÜDA PAR ile neden ittifak kursun? Diyarbakır'da bu soru soruluyor şimdi. Cevaplar, Hizbullah'ın hafızalardaki yeri nedeniyle iç açıcı değil.
HÜDA PAR, AK Parti ile kuracağı ittifak sayesinde birkaç milletvekili kazanabilir. AK Parti bu ittifaktan ne kazanacak? 'AK Parti bu ittifak yüzünden oy kaybına uğrar', diyenler haklı mı çıkacak, seçimin sonunda birlikte göreceğiz.
Depremler ve son sel felaketindeki can kayıpları da AK Parti'ye oy kaybettirmiş gibi görünüyor. Çürük binalar çöktü ve binlerce insan öldü. Sel suları dere kenarına inşa edilen binaları bastı ve 20'ye yakın insan öldü. Depremlerde ve selde ölmek mukadderat değildir. Bu, mütedeyyin kesim tarafından da yüksek sesle dillendiriliyor. Felaketlerdeki can kayıplarının müsebbibi olarak 20 yıllık AK Parti iktidarı gösteriliyor. Ekonomik gidişat ile felaketlerin de Diyarbakır'da AK Parti'ye oy kaybettirdiği gözlemleniyor.
Bütün bunlar AK Parti'nin oy oranını yüzde 10'a düşürmüş olabilir. Ancak anketlere sonsuz güven duymamak gerekiyor. Hele bu anket bir söylenti düzeyinde kalmış ise.
O halde bir söylentiye yaslanarak analiz yapmak boşluğa düşürebilir insanı. Bir söylenti, AK Parti muhaliflerini rehavete ve oradan gaflete sürükleyebilir. O halde Diyarbakırlılar gibi söylersek, herkes kendine ayıx (ayık) olsun.

***
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun önümüzdeki günlerde HDP ile görüşmesi bekleniyor. HDP cumhurbaşkanı adayı mı çıkaracak yoksa Kılıçdaroğlu'nu mu destekleyecek? Bu görüşmenin sonunda bir kararın alınması bekleniyor.
Siyasetçiler ile seçmen her zaman aynı istikamette ilerlemiyor, malum. Demeye çalıştığım şu: Diyarbakır'da Erdoğan muhalifi seçmen, kazanma şansı olduğundan Kılıçdaroğlu'nu destekliyor. HDP'den "Kılıçdaroğlu'nu destekliyoruz" işaretini alırsa, sandığa gönül rahatlığıyla gidecek.
Kılıçdaroğlu'nun elinde sihirli bir değnek yok, Diyarbakırlı seçmen bunu biliyor. Biliyor ki memleketin bütün sorunlarını ve Kürt halkının taleplerini hemen karşılayamayacak. Kılıçdaroğlu'nun ittifak kurduğu isimleri de sindirebilmiş değiller. Ancak Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı olduğu bir dönemde Kürt meselesinde biraz mesafe alınabilir, ifade özgürlüğü konusunda nefes alınabilir, belediyeler kayyımla yönetilmez gibi bir umut taşıyor.

***
Kılıçdaroğlu'na ilgi, milletvekili seçimine nasıl yansıyacak? Bu sorunun cevabı da bir hafta on gün içinde biraz daha netleşecek gibi görünüyor. Aday adayları Diyarbakır'da seçmenin nabzını tutarken, genel merkezde kulislere çoktan başladılar. Öne çıkan, oy potansiyeli olan isimler var. Aday adayları kendi aralarında kıyasıya bir mücadele verecekler gibi görünüyor. Çünkü CHP, uzun yıllar sonra ilk kez Diyarbakır'dan bir milletvekili çıkarmaya yakın duruyor.

***
Millet İttifakı içinde yer alan diğer partiler Diyarbakır'da ne yapacak? Mesela İYİ Parti, Dicle ilçesindeki oy potansiyeline güvenerek milletvekili adayı çıkaracak mı? Yoksa ittifak içinde yer alan diğer partilerle mutabık oldukları bir ismi ortak aday olarak mı gösterecek? Bu da önümüzdeki günlerde netleşecek. Ama siyaset bir iddia ile başlıyor ve bu nedenle ortak aday pek mümkün görünmüyor.
Henüz güçlü bir taban oluşturmaktan uzak Millet İttifakı içinde yer alan partilerin hedefindeki seçmen kitlesi AK Partili ve HDP'li. AK Parti'nin Diyarbakır'daki durumunu gözlemlerden yola çıkarak ifade etmeye çalıştım. AK Parti'den bir kısım oy daha koparabilirler. HDP seçmeni ise kolay lokma olmadığını birçok kritik seçimde gösterdi.
HDP seçmeni belediyelere kayyım aşamalarından başlayarak son Bursaspor-Amedspor maçı sonrası Devlet Bahçeli'nin yaptığı açıklamalara kadar, ciddi bir öfke biriktirdi iktidara ve HDP ile bağlarını güçlendirdi.
Dolayısıyla Millet İttifakı içinde yer alan partilerin Diyarbakır'da HDP seçmeninden oy alması imkansız değilse bile bir milletvekili çıkarması şu halde uzak ihtimal.
HDP ise seçim öncesi süreci, ittifaklarla diyaloğu iyi yönetti. Seçim için henüz adaylar açıklanmadı ve sahalara inilmedi. Newroz kutlamaları kitlesinin nabzını tutmak için bir fırsat sunacak ve bundan sonraki süreci de buna göre yönetecek gibi görünüyor.
Hepsi iyi güzel, ama durun bakalım. İktidar ya da tek başına Erdoğan henüz sahalara inmedi ve nasıl bir seçim stratejisi yürüteceğini bilmiyoruz. Bu nedenle bir kez daha söyleyelim: Herkes kendine ayıx olsun.


Vecdi Erbay Kimdir?

Mardin, Şenyurt doğumlu. Üniversite eğitimini tamamlayamadı. Çeşitli dergilerde yazıları, şiirleri, öyküleri yayımlandı. On yıla yakın bir süre Özgür Gündem gazetesinin kültür sanat editörlüğünü üstlendi. Çeşitli yayınevlerinde çalıştı. Yayımlanmış iki şiir kitabı var: Kuşkular Zamanı (Toplumsal Dönüşüm Yayınları, 1997), Yaz Sayıklamaları (Piya Kitaplığı, 2003). Öykü kitabı Masalın Ölümü, 2006 yılında Agora Kitaplığı'ndan çıktı. İnatçı Bir Bahar-Kürtçe ve Kürtçe Edebiyat derleme kitabı Ayrıntı Yayınları’ndan 2012’de çıktı. Şiir: Görülmüştür, Türkiye Barışını Arıyor, General Electric -Halil İncesu karikatür albümü yayıma hazırladığı kitaplardan birkaçı. Diyarbakır'da yaşıyor ve Gazete Duvar bölge temsilcisi olarak çalışıyor.