Eğitim-Sen sordu: Sınavların erkene alınmasını kim istedi?

YKS'nin önce temmuza ertelenip sonra bir ay öne alınması tartışma yarattı. Sosyal medyada öğrenciler tepki gösterirken, Eğitim-Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan da "Okulların açılmasını, sınavların erkene alınmasını talep edenler kim? Biz eğitimciler, öğrenciler ve velilerin böyle bir talebi yok" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Üniversite sınavlarının korona virüsü salgını nedeniyle 25-26 Temmuz'a ertelenmesine karşın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı 'normalleşme planı' ile tarihin 27-28 Haziran'a çekilmesi tartışma yarattı. Eğitim-Sen, sınavların erkene alınmasının kimin talebi olduğu sorusunu gündeme getirdi.

Sosyal medyadan tepkiler üzerine Erdoğan gece geç saatlerde resmi twitter hesabında açıklama yapmak zorunda kaldı. Karara tepki gösteren öğrencilerin kullandığı “#yks2020” hastag'inden tweet paylaşan Erdoğan, “YKS, ilk açıklandığı tarihten 1 hafta sonrasına ertelendi. Ancak bu sınavda müfredattaki önemli bir kısımdan muaf olacaksınız. Ayrıca sınav süresini de artırdık. Bunun yanında barajı 10 puan düşürerek 170'e çektik. Bu yılki maraton inşallah çok daha rahat geçecek” dedi.

Erdoğan, devamında şunları söyledi: “Bu süreci siyasi istismara kurban etmeden, azmimizle, kararlılığımızla, birliğimize sahip çıkarak hep birlikte atlatacağımıza inancım tamdır. Gelecekte sizlere emanet edeceğimiz güçlü Türkiye'yi, birliğimizi bozmaya çalışan odaklara rağmen inşa etmeye devam edeceğiz.”

'EŞİTSİZLİK YARATACAK'

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan, “Bu sınavda çocukların geleceğini belirleyecek sonuçlar çıkacağı için herhangi bir eşitsizliğin oluşmaması gerekir. Salgından kaynaklı öğrencilerin uzaktan eğitime erişimlerinin olmamasından dolayı, yoksul ailelerin çocuklarının sınava hazırlama konusunda diğer varlıklı aileler ile eşit olmadığını düşünüyoruz. Bu açıdan sınav tarihinin erkene alınması, özellikle yoksul ve uzaktan eğitime erişimi olmayan çocuklar açısından ciddi eşitsizlikler yaratacak” diye konuştu.

'ÇOCUKLAR KENDİLERİNİ TEMMUZA GÖRE HAZIRLAMIŞTI'

Salgının riskinin tam olarak geçtiğine dair bilimsel bir veri olmadığını dile getiren Bozdoğan, “Sınavın kendisi fiziken yapılmış olsa da pratik olarak bakıldığında, kaygı seviyesinden kaynaklı ciddi sorunlar oluşacak. Çocukların şu an içinde bulunduğu psikoloji en önemli konu olması gerekir. Çocuklar kendilerini temmuz ayına göre hazırlamışlardı ve buna göre hazırlıklarını sürdürüyorlardı, yeniden haziran ayına alınması ile birlikte ciddi sorunlar oluşacak” dedi.

'DAHA İLERİ TARİHE ERTELENMELİYDİ'

“Bu acelenin ısrarı ne? 1 Haziran’da okullar neden açılacak? Okulların açılmasını, sınavların erkene alınmasını talep edenler kim?” diye soran Bozdoğan, devamla şunları söyledi: “Biz eğitimciler, öğrenciler ve velilerin böyle bir talebi yok. Bilim insanları salgın tehdidinin ortadan tamamen kalktığı açıklamasını yapmadan, okulların yeninden açılmasının doğru olmadığını ısrarla söylememize rağmen; Milli Eğitim Bakanı ısrarla okulların 1 Haziran’da açılması ile ilgili hazırlık yaptıklarını söylüyor. Sınavın tarihinin önce değil daha ileri bir tarihe ertelenmesi gerekirdi.”

Turizm sektörü ya da kimi firmaların gereksinimlerini karşılamak üzere sınav tarihlerinin öne çekildiğini ifade eden Bozdoğan, önceliğin öğrencilerin yararı, sağlığı, güvenlikleri ve gelecekleri olması gerektiğini vurguladı.

‘KARARIN GERİ ALINMASI GEREKİR’

Okulların 1 Haziran’da açılacağı ihtimalinin öğretmenlerde de kaygı oluşturduğunu kaydeden Bozdoğan, tedbirlerin esnetilmesinde bilim insanlarının öngörülerinin esas alınması gerektiğini belirtti. Bozdoğan, şunları söyledi: “Öğrenciler ve öğretmenler açısından risk barındıran bu kararların geri alınması gerekir. Sınavların olabildiğince geç tarihte yapılması öğrenciler açısından faydalı olacağı kanısındayız. Eğer bu kararlardan vaz geçilmiyorsa, yapılacak olan sınavlar ile ilgili muğlaklığın mutlaka giderilmesi gerekiyor.” (MA)