'Hayat eve sığar ama otizmli çocuklar eve sığamıyor'

Korona virüsü salgını kapsamında alınan tedbirler nedeniyle en çok zorlananlar arasında otizmli bireyler yer alıyor. Rutini bozulan ve sınırlandırılan otizmli çocuklar Covid–19 salgın psikolojisiyle baş etmekte zorlanırken, aileler de bu süreçte hem ebeveyn hem de öğretmen olmanın zorluklarını yaşıyor. Otizmli bireylerin yaşadıkları değişikliklere uyum sağlama problemi yaşadıklarını belirten otizmli birey annesi Pervin Sabur, “Hayat eve sığar ama bizim otizmli çocuklarımız bu süreçte eve sığamıyor” diyor. Oğlunun ağır otizmli olduğunu belirten Elçin Göksu ise, oğlunun uzaktan eğitim alabilme imkânı olmadığını ifade ederek, “Bora, okul saati geldiğinde kapıya yöneliyor” diye konuşuyor.

Google Haberlere Abone ol

ANKARA - Türkiye'de ilk korona virüsü vakasının görüldüğü 11 Mart’tan sonra virüsün yayılmasını engellemeyi amaçlayan kamusal tedbirler kapsamında 20 yaş ve altı ile 65 yaş ve üstü bireyler için sokağa çıkma yasağı getirildi. Yeni düzenlemeler karşısında en çok zorlananlar arasında ise otizmli bireyler yer alıyor. Bozulan rutin düzen ve sınırlandırılmak otizmli çocuklar üzerinde saldırganlık, agresiflik gibi olumsuz etki yaratırken, aileler, gelişimlerine, sosyalleşmelerine katkı sağlamak için büyük çaba gösterdikleri çocuklarına bu süreçte hem ebeveyn hem de öğretmen olmaya çalışıyor.

ÖZEL BİREYLERE MOBİL UYGULAMA

Diğer yandan okulların kapanmasıyla birlikte öğrenciler de uzaktan eğitim sistemine adapte olmaya çalışıyor. Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığı, özel eğitim okullarına ve kaynaştırma eğitimine devam eden öğrenciler ve velileri için "Özelim Eğitimdeyim" adlı mobil uygulama hayata geçirdi. Ailelere ücretsiz sunulan mobil uygulama bilişsel, okuma yazma, matematik, hayat bilgisi, günlük yaşam, iletişim becerileri, sosyal beceriler gibi alanlara ilişkin interaktif uygulamaları içeriyor.

'HAYAT EVE SIĞAR AMA OTİZMLİ ÇOCUKLARIMIZ EVE SIĞAMIYOR'

Otizm Federasyon Başkan Yardımcısı ve Şafak Otizmli Bireyler Derneği Kurucu Başkanı Pervin Sabur, pandemi döneminde otizmli bireylerin yaşadığı değişikliklere uyum sağlamada zorluk çektiğini belirtiyor. Bu süreçte rutinleri bozulan otizmli bireylerin kendilerini güvende hissetme duygusunun bozulduğunu ve bunun da hem çocuklar hem de aileler için zorlayıcı olabildiğini ifade eden Sabur, 19 yaşındaki otizmli oğlu Şafak Kurtman ile geçirdikleri karantina sürecini şu sözlerle anlatıyor:

Pervin Sabur ve oğlu Şafak Kurtman...

“Oğlum 12 yaşında yüzme şampiyonasında ilk altın madalyasını aldı. 5 yıl üst üste Türkiye şampiyonu oldu. Dolayısıyla haftanın 4 günü havuza gidiyordu. Ayrıca okula ve özel eğitime de gidiyordu. Bir an da bunların hepsi bıçak gibi kesildi. Bu süreçte onu odasından çıkaramıyorum, içine kapandı. Onunla bu süreci daha rahat atlatabilmesi için zaman geçirmeye, farklı etkinlikler yapmaya çalışıyoruz. Ona evde de güvende hissedebileceğini, evin güvensiz bir ortam olmadığını anlatıyoruz. Okulların kapandığı andan itibaren oğluma bir süre için rutinin bozulabileceğini anlattım. Beni anladı; ona rağmen zor bir süreçten geçiyoruz. Şafak, bizim anlattığımız durumları anlayabiliyor. Sağlık personeli de olduğum için durumun ciddiyetinin farkındayım; evet hayat eve sığar ama bizim otizmli çocuklarımız bu süreçte eve sığamıyor.”

'BU SÜREÇTE KARAKOLLUK OLAN, PENCEREDEN ATLAMAYA KALKAN BİRÇOK ÇOCUK OLDU'

Otizmli bireylerinin eğitimlerinin sağlandığı rehabilitasyon merkezlerinin kapanmasının aileler açısından zor bir durum olduğunu ifade eden Sabur, “Uzaktan eğitim programı ile online eğitime geçilse de maalesef otizmli çocuklarımız için yetersiz kalıyor. Çünkü bu süreçte rutini bozulan, sınırlandırılan çocukları evde kalmaya ikna etmek, mobil uygulama üzerinden eğitim vermek bizim için oldukça güç. Bu süreçte karakolluk olan, pencereden atlamaya kalkan çocuklar oldu; aileler bu konuda çok mağdur. En büyük sorun da komşular. Bu süreci zor geçiren otizmli bireylere hakaret eden insanlar da var. Bu konuda çok şikâyet alıyoruz. Kolluk kuvveti yoluyla durumlar çözülmeye çalışılıyor. Aileler bilinçli ve hazır değillerse, evde sunabilecekleri imkânlar çoğu kişi için çok zor olabilir” diyor.

'ÖZEL EĞİTİM ÖĞRETMENLERİ SÜRECE DÂHİL EDİLEBİLİR'

Otizmli çocukların sosyal hayata katılımı için de tedbirler alınmasının yerinde olacağına dikkat çeken Sabur, “Aileler tükenmiş halledeler ve bu süreçte yardıma ihtiyaçları var. Gerekli önlemler alınarak özel eğitim merkezi öğretmenleri birebir görüşmeler ile sürece dâhil edilebilir. Ailelerin yükünü hafifletecek önlemlerin alınması faydalı olabilir” diye konuşuyor.

'BORA, OKUL SAATİ GELDİĞİNDE KAPIYA YÖNELİYOR'

Mersin Otistik Çocukları Yaşatma ve Kazanma Derneği Başkan Yardımcısı Elçin Göksu’nun da 19 yaşında ağır otizmli Bora adında bir oğlu var. Otizmli çocukları da içine alan eğitim ve sağlık planlamalarının yetersizliğinin sonuçlarını şu an yaşadıklarını ifade eden Göksu, şunları söylüyor:

Bora Göksu ve Elçin Göksu...

“Korona virüsü salgını sürecinde bizim yıllardır süren çabalarımız bir anda başa döndü. Bora’nın tuvalet eğitimi 3 sene sürdü. Okullar her kapandığında baştan başlıyorduk. Belirsizlik onlar için aşılması zor bir durum. Ağır otizm olduğu için Bora konuşamıyor, bu yüzden de durumu ona anlatmamız çok güç. Otizmli bireyler rutinleri düzenli olduğu takdirde kendilerini güvende hissediyor. Biz aslında karantinayı yıllardır yaşıyoruz; ama şu an çocukların okula gidememesi, rutinlerinin bozulması bizim için büyük bir sorun oluşturuyor. Bora, okula gideceği saatlerde devamlı kapıya yöneliyor. Ona okulların kapalı olduğunu anlatamıyoruz. Evde cam, çerçeve hepsi kırıldı. Kriz geçirdiği zamanlarda dışarıya çıkarıyoruz. Babası ile yürüyüş yapıyor; ama salgın nedeniyle dışarı çıkma konusunda da temkinliyiz”

'BU SÜREÇTE EĞİTİM ALAMIYOR, 12. SINIFI TEKRAR OKUMASINI İSTİYORUZ'

Şu anda oğlunun eğitim alabilme imkânı olmadığını dile getiren Göksu, “Bora, engelli okulunda 12. sınıf öğrencisi. Bizim çocuklarımızın göz teması kurması çok zor. Öğretmenler birebir ilgilenerek önce göz teması kurmaya çalışır. Bu süreçte rutinleri bozulduğu için disiplin de sekteye uğradı. O yüzden uzaktan eğitim alma şansı yok. 12. sınıfı tekrar okumasını istiyoruz” diyor.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI GENELGESİ: ÖZEL BİREYLER SOKAĞA ÇIKMA YASAĞINDAN MUAF

İçişleri Bakanlığı, 9 Nisan’da bir genelge yayımladı. Buna göre otizm, ağır mental retardasyon, down sendromu gibi tanısı konulmuş özel gereksinimi olan çocuk ve gençlerin ebeveyn veya bakıcıları refakatinde, rahatsızlıklarını kanıtlayıcı rapor ve belgeleri yanında bulundurmak, maske kullanmak, el temizliği ve hijyene uymak koşulu ile ikametlerinden çıkmalarına, park ve bahçelerde dolaşmalarına, aynı il sınırları içinde araçla seyahat etmelerine izin verdi. Ama aileler, salgın sürecinde çocuklarını dışarıya çıkarmaktan imtina ediyor.