Tılıç: Oğuz Haksever ne çekiyordur

Yazar Doğan Tılıç, gazetecilerin son dönemde yaşadığı sıkıntıları köşesine taşıdı. Tartışma programlarında 'tarafsızmış gibi' davranan moderatörlere acıdığını anlatan Kılıç, mikrofonu açıkken Yassıada ile ilgili yorum yapan Oğuz Haksever'in 'yayın kazası'na da değindi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Birgün yazarı Doğan Tılıç, bugünkü köşesinde gazetecilerin sorunlarına değindi. Tartışma programlarında en çok 'tarafsızmış gibi' yapan moderatörlere üzüldüğünü anlatan Tılıç, yayında Erdoğan “Yaslı ada” derken “Neresi yaslı ada be! Canına okumuşsun…” dediğinin duyulması ile gündeme gelen Oğuz Haksever'e de değindi.

İki haftada beş gazetecinin saldırıya uğradığının altını çizen Tılıç, CHP’nin Meclis gündemine getirdiği “Gazetecilere yönelik artan saldırıların araştırılması” önergesinin AKP oylarıyla reddedildiğini ifade etti.

Yazının ilgili kısmı şöyle:

Benim zavallı mesleğim

“Tartışma” programlarının çoğunda; “misyon gereği” yalnızca muhalefeti yaylım ateşine tutanlar var. A. H. Fırat gibi birkaç arkadaş “gazeteciymiş gibi” yapan moderatörlerin “tartıştırıyormuş gibi” yaptıkları programlarda dert anlatabilmek için çırpınıyorlar.

İçim en çok “tarafsızmış gibi” yapan moderatörlere acıyor. Kim bilir ne çekiyorlar, yaptıkları işi gönüllü yapmıyorlarsa; o sahicilikten uzak tarafsızlık görüntüsünü taşıyabilmek için!

İşte yılların O. Haksever’i… Onca program yaptı, onca iktidar temsilcisini ağırladı, onca “soru” sordu onlara… İyi de götürdü düne kadar!

Olan oldu sonunda; saliselik bir yayın kazası, Erdoğan “Yaslı ada” derken “Neresi yaslı ada be! Canına okumuşsun…” dediğinin duyulması, onu “kastına açıklık getirmek” ve “özür” zorunda bıraktı.

Bundan öte bir bedel ödemek zorunda kalır mı bilemem ama, bu da az buz bedel değil. Kim bilir neler çekmiştir açıklamasını yapana kadar, hala ne çekiyordur.

Duyulandan herkesin anladığı gerçek duygularıysa, neler çekmiştir devletlülerin karşısına oturup “tarafsız” sorular sorduğu röportajları yaparken!

Değer mi?