Yeni açılan Trabzon Cezaevi'nde işkence iddiası

İnşaatı geçtiğimiz aylarda biten Trabzon Beşikdüzü T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na, Tekirdağ'dan Cezaevi'nden mahpus sevkleri yapıldı. Buraya sevk edilen 12 kişinin işkence gördüğü iddia edildi. Olayı gündeme getiren hükümlü Özgür Gürbüz'ün annesi Lütfüye Gürbüz, "Yüzü, gözü morarmıştı. Ayakları ve dizleri kan toplamıştı. Boğazım düğümlendi" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Trabzon’un Beşikdüzü ilçesinde yapımı 4 ay önce biten, yaklaşık bin 200 kişi kapasiteli Beşikdüzü T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na başka cezaevlerinden sevkler sürüyor. Son olarak geçtiğimiz Perşembe günü Tekirdağ Cezaevi'nde kalan birçok kişi buraya sevk edildi.

Dün cezaevinde oğlunun görüşüne giden 62 yaşındaki Lütfüye Gürbüz, 42 yaşındaki oğlu Özgür Gürbüz'ün ve birlikte cezaevine sevk edilenlerin işkence gördüğünü söyledi. Gürbüz, "Oğlumun gözleri ve yüzü morarmıştı. Bacakları hâlâ kanlıydı..." dedi. Gürbüz, oğluyla birlikte cezaevinde yaşanan uygulamaların son bulması için 4 kişinin süresiz dönüşümsüz açlık grevine başladığını da açıkladı.

'AYAKLARI, DİZLERİ KAN TOPLAMIŞTI...'

Lütfüye Gürbüz, oğlu Özgür Gürbüz'ü görmek için geçtiğimiz Perşembe günü Tekirdağ Cezaevi'ne gitti. Görüş bittikten sonra eve dönen anne Gürbüz, daha sonra oğlunun Trabzon Beşikdüzü T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na sevk edildiğini öğrendi. Gürbüz 1 hafta sonra oğlunu görmek için bu sefer Trabzon'a gitti.

Oğlunun yüzünde morarmalar olduğunu dile getiren Gürbüz, "Yüzü, gözü morarmıştı. Ayakları ve dizleri kan toplamıştı. Boğazım düğümlendi. Konuşamadım. Kendisine ne olduğunu sordum. Önce sustu, ısrar edince konuştu" dedi. Gürbüz, oğlunun kendisine söylediklerini şöyle anlatıyor:

"Oğlum, 'Cezaevinden bizi buraya getirdiklerinde çıplak arama dayatması yaptılar. 12 kişiyle birlikte bunu reddettik. Reddettiğimiz için bize işkence ettiler. Beni ve arkadaşlarımı hücreye attılar. Daha sonra 4 kişilik hücreye attılar bizi. Bu sefer de ayakta sayım vermemizi istediler biz de reddettik. Yine bize işkence ettiler. İsmi Mazlum olan arkadaşımı da süngerli odaya götürdüler. 1 haftadır bizi havalandırmaya bile çıkartmıyorlar' dedi. Bunları duyunca ne yapabileceğimi düşündüm. Trabzon Barosu'na başvurmaktan başka bir şey yapamadım. Oğlumun o hali gözlerimin önünden gitmiyor."

'BİR ANNE OLARAK SESLENİYORUM'

Yaşananları 'düşman hukuku' olarak nitelendiren Lütfüye Gürbüz, "Bu insanlara zaten müebbet hapis cezası vermişler. Daha nasıl bir ceza verecekler? Bu düşman hukuku nereye kadar sürecek? Yaptıkları bu işkenceyle neyi kazanacaklar? Bu yaşanılanlar normal bir hukuk devletinde yaşanılmaz" diye konuştu.

Oğlu Özgür Gürbüz'ün hastan olduğunu söyleyen Gürbüz, şöyle devam etti:

"Ben bir anne olarak devlete sesleniyorum: Bu düşmanlıktan vazgeçin. Ne olursa olsun barış demeye devam edeceğiz. Bir anne olarak yüreğim dayanmıyor. Çocuğuma yapılanlar gözlerimin önüne geldikçe ne yapacağımı bilemiyorum. Gözlerime uyku girmiyor. Oğlum zaten hasta. Oğluma ve arkadaşlarına yapılan bu işkenceye son verilsin. Sesimizi duyun. Ben dün de oğlumun yanındaydım, bugün de oğlumun yanında olmaya devam edeceğim. Çünkü oğlum haklı."

CİSST'TEN BAŞVURU: DURUM YERİNDE İNCELENSİN

Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği, konuyla ilgili olarak Adalet Bakanlığı, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, İl İnsan Hakları Kurulu, Cezaevi İzleme Kurumu dahil 7 kuruma başvuruda bulundu.

Hak ihlallerine karşı yapılan başvuruda, "Derneğimize (Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği-CİSST) 30.11.2018 tarihinde telefonla başvuran Lütfiye Gürbüz bu gün oğluyla yaptığı görüşmede oğlunun kendisinin ve Trabzon’a sevk edilen 12 mahpusun yaşadığı sorunları iletmiştir" denilerek iddiaların araştırılması istendi:

"Oğlu Özgür Gürbüz’ün de içinde olduğu 12 mahpusun kısa bir süre önce istekleri dışında Trabzon Beşikdüzü T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna sevk edildi. İddiaya göre kurum girişinde 50 kişilik infaz koruma memurlarından oluşan bir grubun kendilerini ağır şekilde darp ettiğini, ardından tek kişilik hücrelere alındıklarını, özellikle Cemal Narcı adlı mahpusun süngerli oda diye tabir edilen bölüme alınıp, üzerinin zorla çıkarıldığını ve burada dört saat boyunca fiziksel şiddete maruz kaldığını, kendilerinin tüm diyalog kurma çabalarının sonuç vermediğini ve bu sebepten süresiz açlık grevine başladıklarını, aktardığını iletmiştir.

Lütfiye Gürbüz oğlu Özgür Gürbüz’ün darp edildiğinin dışardan dahi gözlenebildiğini, oğlunun göz çevrelerinin mosmor göründüğünü eklemiştir. Aynı zamanda oğlunun kısa süre önce tüberküloz hastalığı geçirdiğini, akciğerlerinde bir kitle tespit edildiğini, bu konuda tetkikler yapılırken sevk edildiğini ve var olan koşullar ve açlık grevi dikkate alındığında oğlunun can güvenliğinden endişe ettiğini de eklemiştir.

Trabzon Beşikdüzü Ceza İnfaz Kurumu’nda tutulan Özgür Gürbüz, Mazlum Özdağ, Adem Öztürk, Mahsum Yüksekdağ, Cemal Narcı’nın, darp iddiaları dikkate alınarak acilen bir doktorla görüşmelerinin sağlanmasını, durumunun acilen yerinde izlenmesini bu konudaki girişimlerinizin tarafımıza da bildirilmesini talep ediyoruz."