Mazlum-Der'de 'zorba operasyonel ekip' suçlaması

Mazlum-Der'in 15 şubesinin kapatılmasının ardından Mazlum-Der Genel Merkezi açıklama yaptı: “Boyun eğmeyerek, hukuk mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.” Açıklamada, İstanbul Şubesi'nin 'zorbalaştığı' savunularak, "Bizi kapatın diyen tabela şubelere dokunmayıp kendilerine karşı çıkan şubeleri kapattılar. 27 yıllık hülyalarını gerçekleştirip genel merkezi İstanbul'a taşıdılar" denildi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Mahkeme kararıyla kayyım atanan ve yapılan itirazın sonucu beklenmeden kongresi toplanan Mazlum-Der'in 15 şubesinin kapatılmasının ardından Mazlum-Der Genel Merkezi açıklama yaptı. Açıklamada; “Hukuksuz ve keyfi olarak düzenlenen bu olağanüstü genel kurulda alınan kararları meşru saymadığımızı, hiçbirini tanımadığımızı, iptali için dava açacağımızı bildiririz. Kaldı ki, bu olağanüstü genel kurula dayanak olan Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi kararına karşı itirazımıza bakan İstinaf Mahkemesi'nin tedbir kararı veya bozma vermesi halinde bu kararlar yok hükmünde olacaktır” denildi.

'İSTANBUL ŞUBESİ ELİYLE HUKUKSUZ İŞLEM BAŞLATILDI'

Mazlum-Der Genel Merkezi tarafından yapılan açıklamada, "Mazlum-Der İstanbul Şubesi'nin başını çektiği ekip tarafından ilan edilen 19 Mart 2017 tarihli Olağanüstü Genel Kurulu'na katılmayacağımızı ilan etmiştik. Çünkü, daha önce de belirttiğimiz gibi; mahkeme kararı niteliği itibariyle kesinleşmeden işleme konulamayacak bir karardı, açıkça taraf olan kayyumlar eliyle hukuksuz şekilde işlem başlatılmıştı ve ayrıca haklarında açılan genel kurulun iptali davası sebebiyle İstanbul Şubesi'nin 70 delegesinin oy hakkı şaibeliydi" denildi.

İki ay sonra olağan genel kurulun yapılacağı, seçim gündeminin orada zaten görüşüleceği yönündeki uyarılara rağmen, seçim gündemli olağanüstü genel kurul yapılmış ve 'zorbalıkta hızlarını alamayan operasyonel ekibin kendileri ile hareket etmeyen 15 şubeyi kapattığı' belirtilen açıklamada şunlar ifade edildi, "Trajikomik olan ise, kendileriyle hareket eden ve derneğin kaderiyle ilgili işlerde imza vermek dışında yaklaşık 10 yıldır hiçbir faaliyeti olmayan Uşak şube delegesinin, 'biz tabela şubesi olduk, bizi de kapatsanız iyi olur' sözüne olumsuz yanıt verilmesidir. Yani faaliyet gösteren şubeler, sadece kendileriyle hareket etmedikleri için 'bu büyük suçtan' dolayı kapatılmış, tabela şubeleri ise sadece İstanbul Şubenin yanında oldukları için devam ettirilmişlerdir. Olağanüstü genel kurulda operasyonel ekip, 27 yıllık hülyalarını da gündem maddesi olarak eklemiş ve Genel Merkezi İstanbul’a taşımıştır."

'ADİL ŞAHİTLİKTEN ANLADIKLARI BU OLSA GEREK'

Açıklamanın devamında şöyle denildi, "Hukuksuz ve keyfi olarak yapıldığı için onlarca şubenin katılmadığı bir olağanüstü genel kurulda, 26 yıldır beraber çalışılan insanların fikirlerini bile sorma gereği duymadan 15 şubenin kapatılması, hukuk ve ahlakla bağlı olmayan gücün ne derece zorbalaşabileceğini bizlere göstermiştir. Arkadaşlarının hukukunu bile hiçe sayanların, ağızlarına nakarat yaptıkları 'adil şahitlikten anladıkları' bu olsa gerek. Hukuksuz ve keyfi olarak düzenlenen bu olağanüstü genel kurulda alınan kararları meşru saymadığımızı, hiçbirini tanımadığımızı, iptali için dava açacağımızı bildiririz. Kaldı ki, bu olağanüstü genel kurula dayanak olan Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi kararına karşı itirazımıza bakan İstinaf Mahkemesinin tedbir kararı veya bozma vermesi halinde bu kararlar yok hükmünde olacaktır. Bu zorbalığa boyun eğmeyerek, hukuk mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla arz ederiz."

'MAZLUM DER'İN 28 ŞUBAT'I'

Mazlum Der Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal da, Agos'a yaptığı açıklamada, “Bir 28 Şubat yaşıyoruz. Bu darbeyi hukuk mekanizmalarıyla savuşturmaya çalışacağız. Yapamazsak, bir durum değerlendirmesi yapacağız. Binlerce insanımızı budayan, bu oldu bitti durumunu, Mazlum Der’in 28 Şubat’ı olarak değerlendiriyoruz. Gayri meşrudur. Hukuk mekanizmalarıyla bir sonuç alamazsak insan hakları mücadelesini burada noktalayacak değiliz. Nihayetinde esas olan mücadelenin kendisidir.” (HABER MERKEZİ)

Mazlum Der'de ne olmuştu?

Mazlum Der’in 16 şubenin kapatılmasıyla sonuçlanan süreç geçen yıl başladı. Türkiye’nin batı illerindeki bazı şubeler olağanüstü genel kurul toplanmasını talep ederek 192 delegeden imza topladılar. Ancak bu girişime başka şubelerden itiraz geldi.

Bir taraf, kongre toplanması için delege sayısının, diğer taraf ise üye sayısının baz alınmasını gerektiğini savunuyordu.

Şubeler arasında başlayan tartışmalar mahkemeye taşındı. Mahkeme önce, tüzük gereği üye sayısının bazı alınması gerektiğini söylese de, dosyayı bilirkişiye gönderdi. Bilirkişi ise delege sayısının baz alınarak kongre yapılabileceği yönünde rapor hazırladı.

Raporun mahkemeye ulaşmasının ardından, mahkeme kongre isteyen grubun lehine karar verdi. Kararın ardından Mazlum Der’e kayyum atandı. Bu sırada mahkeme kararına istinaf mahkemesinde itiraz edildi. Mahkeme itirazı karar bağlamadan, olağanüstü kongre kararı alındı. Dün Genel Merkez'in itirazına rağmen toplanan bu genel kurulda genel başkanlığa, Ramazan Beyhan'ın seçildiği ilan edildi. Genel yönetim kurulu üyeliği 25'e, merkez yürütme kurulu üyeliği 9'a indirildi ve her ilde bir şube açılması kararı alındı.

Ayrıca, derneğin genel merkezinin Ankara'dan İstanbul'a taşınması, Diyarbakır, Şanlıurfa, Van, Gaziantep, İzmir, Muş, Bitlis, Bingöl, Şırnak, Hakkari, Sakarya, Mersin, Kocaeli, Bursa ve Antakya şubelerinin kapatılması kararlaştırıldı. Beyhan da yaptığı açıklamada olağanüstü genel kurulu geçen sene yapmak istediklerini ama mahkemeye mecbur edildiklerini söyledi.