Cerattepe'nin 20 yıllık 'maden' mücadelesi

Artvinlilerin, Cerattepe'de maden çıkarılmasına karşı yürüttüğü mücadele tam 20 yıl önce başladı. Madencilik ruhsatları defalarca yargıdan döndü. AK Parti hükümetinin 2010'da çıkardığı yasa ise protesto ve yargılamalarla bu güne gelen yeni süreci başlattı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Artvin Kafkasör yaylasındaki Cerattepe'de maden arama çalışmaları 1992 yılında başladı. İlk çalışmayı yürüten Kanada merkezli Inmet Mining Corporation adlı madencilik firmasıydı. Bu maden başvurusu için Artvin Valiliği'nin yaptırdığı araştırma sonucunda hazırlanan ve olumsuz görüşler içeren rapor Şubat 1996'da Resmi Gazete'de yayımlandı.

Ardından MTA da (Maden Tetkik Arama) bir rapor hazırlayarak maden için ruhsat verilen alanın heyelan riski taşıdığına dikkat çekti. 1998 yılındaki araştırmanın ardından Orman Bölge Müdürlüğü de benzer görüşleri ortaya koyunca Cominco Madencilik'in çalışmaları valilik tarafından durduruldu.

Bu firmaya verilen ruhsat da daha sonra mahkeme kararıyla iptal edildi. Danıştay bu kararı onadı.

'Her şey kokmuş, bizim ayak kokumuza baktılar''Her şey kokmuş, bizim ayak kokumuza baktılar'

YASA 2010'DA DEĞİŞTİRİLDİ

24 Haziran 2010’da yürürlüğe giren yeni Maden Kanunu ile Cerattepe'deki maden yatakları tekrar gündeme geldi. Hükümet, Cerattepe’de yeniden madencilik faaliyeti yürütülmesi için ihale yoluyla ruhsatlandırmanın yolunu açtı.

2012’de maden işletme ruhsatı yeniden ihaleye çıkartıldı. İhaleyi kazanan Özaltın İnşaat Firması hakkını Cengiz Holding'e bağlı Eti Bakır A.Ş.'ye devretti.

İhale sürecinin ardından bakanlık, bakır madeni için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu raporuna da onay verdi. Ayrıca madencilik şirketi Haziran 2015’te projede değişiklik yaparak yeniden bakanlığa sundu ve tekrar olumlu ÇED raporu aldı.

ARTVİNLİLER HUKUK MÜCADELESİ BAŞLATTI

Kafkasör Yaylası Genya ve Cerattepe Mevkii'nde gümüş ve bakır ile birlikte siyanürle altın aranacak maden sahaları için 2012 yılında izin veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, ihale sürecinin ardından bölgedeki bakır madeni için ÇED raporuna da onay verdi.

Bunun üzerine Artvinliler hukuk mücadelesi başlattı. ÇED olumlu raporunun yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Rize İdare Mahkemesi'ne dava açıldı. Dava kapsamında bölgede yapılan bilirkişi incelemesinin ardından Rize İdare Mahkemesi, 2014 yılında yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mahkemenin kararında şunlara dikkat çekildi:

"Madencilik faaliyetiyle içme ve kullanma sularını meydana getiren yüzey ve yer altı suları kirlenebilecektir. Gazların aside dönüşerek asit yağmuru olarak toprak, bitki örtüsü, sulara ve canlılara zarar vermesi söz konusu olacaktır.  Çökeltim havuzlarında oluşabilecek sorunların madencilik faaliyeti tamamlandıktan sonra da yüzlerce yıl devam edebileceği, maden sahasının neredeyse tamamen ormanlık olduğu, yapılacak olan yol ağının orman ekosistemini parçalayacağı ve olumsuzlukların Artvin Kafkasör Turizmi Koruma ve Geliştirme Bölgesi'ni etkileyeceği tespit edilmiştir."

NÖBET BAŞLADI

Yeni ÇED raporunun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca kabul edilmesi ve maden şirketinin bölgeye gelerek konteyner ve iş makinelerine yer teslimi yapmak istemesi üzerine harekete geçen Artvinliler, 19 Haziran 2015'te Orman Bölge Müdürlüğü’ne yürüyerek ağaç katliamına karşı nöbet tutmaya başlayacaklarını ilan etti.

Cerattepe’de kalabilmek için bir kulübe yapan halk 21 Haziran günü nöbet eylemine başladı. Eylemcilerin direnişi sonucu iş makineleri bölgeden ayrıldı. Nöbet eylemi devam ederken bölgeye jandarma eşliğinde iş makinesi çıkarmak üzere tekrarlanan girişimler nöbet alanında toplanan halk tarafından önlendi.

8 Temmuz 2015’te 761 kişi ile 60 avukatın tarafından yeniden yürütmeyi durdurma ve ÇED raporunun iptali davası açıldı. Artvin’in yanısıra İstanbul ve İzmir’de protestolar düzenlendi. Mahkeme yeniden keşif yapılması kararı verdi.

ŞİRKET ASKER VE POLİSLE GİTTİ

Eylemcilerinin nöbetinin devam ettiği Cerattepe'ye şirket yetkilileri 16 Şubat 2016'da bir kez daha polis ve askerler eşliğinde gitti. Cerattepe’ye çıkan yolu araçlarıyla kapatan yaklaşık 300 kişilik gruba karşı gaz bombaları ve plastik mermilerle müdahale edildi.

17 Şubat'ta göstericiler ve güvenlik güçleri arasındaki olaylar devam etti. Şirket barikatları aşarak maden sahasına ulaştı. Artvin Meydanı’nda toplanan 5 bin kişilik grup 18 Şubat’ta Artvin Meydanı’nda toplanarak güvenlik güçlerinin müdahalesini protesto etti. Bursa, Sinop, Trabzon, Sakarya gibi illerde de Cerattepe protestolarını destek eylemleri yapıldı.

Artvin Adliyesi önünde toplanan yaklaşık 700 kişi, 'maden şirketinin araçlarını fiili bir durum yaratmak amacıyla herhangi bir yasaya dayanmaksızın Cerattepe’ye sokma girişiminden' sorumlu tuttukları Artvin valisi, jandarma alay komutanı, il emniyet müdürü hakkında suç duyurusunda bulundular.

24 Şubat 2016 tarihinde Yeşil Artvin Derneği üyelerinin dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu ile yaptıkları iki saat süren görüşmede hukuki süreç tamamlanıncaya kadar Cerattepe bölgesinde maden şirketinin faaliyetlerinin durdurulmasının kararlaştırıldığı belirtildi. Eylemcilerin protestolarına karşılık Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: “Geziciler neyse, bunlar da yavru Gezicidir” dedi. (HABER MERKEZİ)