Emlakçı Mehmet Işıklı: Diyarbakır'da bankalar ev kredisi vermek istemiyor

Bir dönem Diyarbakır’da inşaat sektöründe yaşanan büyük hareketlilik yerini durgunluğa bırakmış durumda. Emlakçı Mehmet Işıklı "Eskiden bankalar promosyon karşılığı müşteri yönlendirmemizi istiyordu, şimdi faizler yüksek olduğu halde hiçbir banka kredi vermek istemiyor. Çünkü bölgede belirsizlik devam ediyor" diyor.

Google Haberlere Abone ol

DİYARBAKIR - 2011 yılında Diyarbakır’a geldiğimde özellikle merkez Kayapınar ilçesinde emlak konusunda başlayan hamle devam ediyordu. Dikkat çekiciydi ve kime sorsan, “Şehir büyüyor, ihtiyaç var” cevabı veriliyordu. Bu o dönem doğruydu peki şimdi durum ne?

İktisat mezunu ve bir sürü başka iş alanlarında edindiği deneyimden sonra 5 yıldır emlakçılık yapan Mehmet Işıklı ile Diyarbakır’daki inşaat sektöründe gözle görülür durgunluğu konuşmak için bürosunda görüşüyoruz. Işıklı, “Mesela çiftçi iyi bir gelir elde edemedi diyelim, bu bütün sektörleri etkileyecektir çünkü her şey birbiriyle bağlantılıdır. Bu nedenle inşaat sektöründeki durgunluğu tek bir nedene bağlayamayız” diyor.

Diyarbakır inşaat sektöründeki bu büyük atağın durgunluk evresine geçişini “Artık doyuma ulaştı ve durgunlaştı” şeklinde açıklıyor. Dicle Kent tarafındaki Diyarbakır için pahalı evlere olan yoğun ilgi için ise, “Dicle Kent durumu iyi olanların ihtiyacını karşıladı. Evler konforlu ve güvenlikliydi. İnsanlar site içinde oynayan çocuğunun başına bir şey gelmeyeceğini, sabah uyandığında arabasının çizildiğini görmeyeceğini bilir. Bu nedenle ekonomik durumu iyi olanlar bu sitelere yerleşti” diyor.

'İNSANLAR BARIŞ SÜRECİNİN TIKANACAĞINI BİLİYORDU'

2013’te başlayan barış süreci ve 2015 yılından bu yana devam eden çatışmalı süreç emlak sektörünü nasıl etkiledi? İnsanın aklına ilk gelen, barış sürecinde insanların geleceğe yatırım yapmaya yöneldiği oluyor elbette. Işıklı, “Tam tersine barış sürecinde bir durgunluk vardı” diyor ve bunun nedenini şöyle açıklıyor: “Çünkü insanlar bu sürecin bir yerde tıkanacağını biliyorlardı ama nerede, ne zaman tıkanacak bunu bilemedikleri için bekliyorlardı. Siyasetçiler belki çok inanmıştı bu sürece ya da inanıyor gibi görünüyorlardı. Ama kahvelerde kimle konuşsan güven duymadığını anlatırdı. Bu nedenle ellerindeki parayı bir yere yatırmaya çekiniyorlardı. Öyle de oldu işte, süreç müreç kalmadı.”

Mehmet Işıklı, bir çok müteahhidin iş yapıyor gibi görünmek için ofislerini açık tuttuğunu söylüyor.

Barikatların kurulduğu, hendeklerin kazıldığı ve çatışmaların yoğunluk kazandığı dönem için ise Işıklı, “Durgun olan piyasa iyice durgunlaştı, perişan olanlar oldu. Bankalar kredi vermedi. Şehirde belirsizlik, savaş hali vardı çünkü. Bankalar hâlâ kredi vermiyor. Eskiden bankalar promosyon karşılığı müşteri yönlendirmemizi istiyordu, şimdi faizler yüksek olduğu halde hiçbir banka kredi vermek istemiyor. Çünkü bölgede belirsizlik devam ediyor” diyor.

'İNSANLAR ÇATIŞMA KOŞULLARINDA NE YAPACAĞINI BİLİYOR'

Işıklı’nın dediğine göre çatışmalı süreç başlayınca insanlar, yatırım yapma konusunda nasıl bir yol izleyeceklerini netleştirmiş. İlginç gelebilir bu tespit, ama Işıklı’nın söyledikleri de yabana atılır gibi değil. Şöyle diyor Işıklı: “Diyarbakırlılar 30 yıldan uzun bir zamandır çatışmanın içinde yaşıyor. Bu çatışma koşullarını iyi biliyor, ev alacağı zaman bunu göz önünde bulunduruyor. Ama barış sürecinde ne yapacağını bilemiyordu. Yeniden çok iyi bildiği çatışmalı koşullara dönülünce, ne yapacağını artık daha iyi biliyor. Bu yüzden barış sürecindeki durgunluk çatışmalı dönemde hareketlendi.”

'EV ALMAK İSTEYEN PARASINI DÖVİZE YATIRIYOR'

Mehmet Işıklı, son dönemdeki durgunluğu ise ülkenin içinde bulunduğu ekonomik duruma bağlıyor. “Hammadde pahalı, bundan dolayı maliyetler yükseldi. Ev almak isteyen insanlar diyor ki ‘Piyasa durgun, evi neden ucuza vermiyorlar?’ Ama bunu söylerken maliyetteki artışı düşünmüyor. Biri ucuz ev peşinde diğeri de kâr etmeyi hesaplıyor. Faizler de yüksek olunca ev almak isteyen bu durumda parasını dövize yatırıyor. Piyasa işte bu kadar basit bir nedenle durgun.”

Işıklı’nın dediğine göre birçok müteahhit zor günler yaşıyor. Işıklı, “Müteahhit, bürosunun kapısını açık bırakıyor, iş yapıyor gibi görünmek için. Çünkü büroyu kapatsa alacaklılar peşine düşecek. Bu nedenle ayakta durduğunu göstermeye çalışıyor” diyor.

Zamlara dikkat çeken Işıklı, “Duvar’da okudum, 48 saatte motorine 3 defa zam yapılmış. Zamların bu kadar arttığı bir dönemde insanlar nasıl cesaret edip yatırım yapabilir?” diye soruyor.