İZMİR - İzmir Ekmek ve Onur İşçi Derneği, 2023 yılı asgari ücretinin açıklanmasının ardından basın açıklaması düzenledi.

Konak Vapur İskelesi önünde düzenlenen açıklamada, “8500 TL sefalet ücretidir, insanca yaşamaya yetecek ücret için mücadeleye” yazılı pankart taşınarak, “Sefalete teslim olmayacağız”, “Asgari değil insanca yaşam” ve “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganları atıldı.

Dernek adına açıklama yapan Erkan Gökber, ekonomik kriz ile birlikte emekçilerin enflasyonu her geçen gün artarken, alım gücünün aynı oranda azaldığını belirtti.

'HANGİ ORANDA ARTMIŞ OLURSA OLSUN KRİZE BAĞLI OLARAK AZALMAYA DEVAM EDECEK'

Emekçilerin büyümeden aldığı pay hızla azalırken, sermaye sahiplerinin ise açıkladıkları kâr oranlarıyla rekorlar kırmaya devam ettiğini dile getiren Gökber, şunları söyledi:

“2016’da asgari ücretin kişi başına gayri safi milli hasılaya oranı yüzde 59,7 iken 2022’de yüzde 43,7’ye geriledi. Tarihin en derin bölüşüm şoku ile karşı karşıya bırakılan emekçiler en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale geldi. İşçilerin, emekçilerin tarihin en derin yoksullaşma sürecini yaşadığı bugünlerde 2023 asgari ücreti 8 bin 500 TL olarak belirlendi. Erdoğan tarafından açıklanan 2023 asgari ücreti, hangi oranda artmış olursa olsun, ekonomik krize bağlı olarak yüksek enflasyonla birlikte azalmaya devam edecek. Açıklanan asgari ücret hâlihazırda kıt kanaat geçinen milyonlarca işçi açısından bir anlam ifade etmiyor” dedi.

Asgari ücret işe başlama ücreti olarak hesaplanması gerekirken, Türkiye'de asgari ücretin ortalama ücret olduğunu belirten Gökber, milyonlarca işçi asgari geçim için yetersiz olan asgari ücretle geçinmeye çalışırken, işçilerin bir bölümünün de yasal asgari ücrete dahi erişemediğini dile getirdi.

'YILDA BİR DEFA DEĞİL ÜÇ AYDA BİR GERÇEK ENFLASYON ORANINDA GÜNCELLENMELİ'

Türkiye’de asgari ücretle çalışan işçi sayısının Avrupa’dan yaklaşık 20 kat daha yüksek olduğuna dikkat çeken Gökber, “Bugün dört kişilik bir ailenin asgari geçim şartlarını belirleyen yoksulluk sınırı 26 bin TL oldu. Ülkede açlık sınırı 7 bin 800 TL ama açıklanan asgari ücret 8 bin 500 TL. Onun için diyoruz ki, asgari ücret belirlenirken yoksulluk sınırı bir kriter olarak dikkate alınmalı 2023 yılı için insanca yaşayabileceğimiz ve yoksulluk sınırının üstünde bir asgari ücret olarak belirlenmelidir. Asgari ücret tespitinde işçinin ailesinin de hesaba katılması gerekir. Asgari ücret, uluslararası standartlara uygun şekilde sadece bir işçi üzerinden değil işçinin ailesiyle birlikte geçinebileceği bir tutar olarak belirlenmelidir” ifadelerini kullandı.

Gökber, son olarak emekçilerin taleplerini şöyle sıraladı:

- İşçi sınıfının örgütlenmesinin önündeki tüm engeller kaldırılmalı, sendikal hakların kullanımının önündeki tüm yasal ve fiili engeller, barajlar kaldırılmalı, başta asgari ücret olmak üzere tüm ücretler toplu pazarlıkla belirlenmeli ve uyuşmazlık durumunda grev hakkı kayıtsız şartsız tanınmalı.

- Asgari ücret yılda bir defa değil, her üç ayda bir gerçek enflasyon oranında güncellenmeli.

- Herhangi bir hanenin gelirine bakılmaksızın temel gelir sağlanmalı.

- İşsizlik ödenekleri sermayeye değil işçi sınıfının yararına kullanılmalı.

- Başta temel tüketim maddeleri olmak üzere, asgari geçim sağlayacak ulaşım, sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlar ücretsiz sağlanmalı.

- İşçi ve emekçilerden alınan tüm vergiler kaldırılmalı kademeli servet vergisi uygulanmalıdır.

(DUVAR)