Can Atalay: Bir an önce Hatay’a gitmek ve Meclis’te görevime başlamak istiyorum

TİP'ten milletvekili seçilmesine rağmen tahliye edilmeyen Can Atalay, "Bir an önce Hatay’a gitmek ve Meclis’te görevime başlamak istiyorum. Hatay’daki vatandaşların iradesi cezaevinde tutulamaz" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, Marmara Cezaevi’ndeki (Silivri) Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay, iş insanı Osman Kavala, Avukat Selçuk Kozağaçlı, İBB Şehircilik Proje Koordinatörü Dr. Tayfun Kahraman ve akademisyen Hakan Altınay’ı ziyaret etti.

Bülbül görüşmeye ilişkin ANKA Haber Ajansı’na, “Haklarında tek bir somut delil yokken, sadece iktidarın hukuksuz ve antidemokratik uygulamalarına karşı oldukları, mağdurun ve ezilenlerin de yanında durdukları için cezalandırılıyorlar. Başta Anayasa olmak üzere, tüm hukuki normların çiğnendiği, AİHM kararlarının yok sayıldığı, devlet erkinin temeli olan adalet ve hukuk kavramlarının yok edildiği bu garabet kararlar bir an önce ortadan kaldırılmalıdır” değerlendirmesini yaptı.

Bülbül ayrıca, Atalay, Kavala, Kozağaçlı, Altınay ve Kahraman’ın mesajlarını da iletti. Mesajlar şöyle: 

Hatay Milletvekili Can Atalay: Yargıtay’ın bu kadar hukuksuz bir dosyada öncelikli bir inceleme yapması ve hukuki bir karar vereceği umudu tabii ki iyidir. Fakat TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş’un da bir yasama meclisi üyesinin haklarını koruması ve bu konuda yazılı olarak ilgili mercilere daha fazla gecikmeden talepte bulunması gerekir. Ben Hatay Milletvekili Can Atalay olarak bir an önce Hatay’a gitmek ve Meclis’te görevime başlamak istiyorum. Hatay’daki vatandaşlarımın iradesi cezaevinde tutulamaz.

İş insanı Osman Kavala: Hukuk devleti ve demokrasi mücadelesi devam edecek. Ülkemizin hukuk devleti olacağına ve gerçek bir demokrasi sahip olacağına dair inancımda herhangi bir eksilme yok. Umudumuzu canlı tutuyoruz.

Avukat Selçuk Kozağaçlı: Soma, Çorlu, Ermenek, Gezi gibi toplumsal davalarda savunma hakkını kullanan ve cezaevinde bulunan avukatlar olarak dayanışmaya ihtiyacımız var. Demokrasi mücadelede iniş ve çıkışlar olabilir. Ama biz kazanacağız. Kimsenin endişesi olmasın. Hukuk ve hürriyet kavgamız devam edecek.

Akademisyen Hakan Altınay: Davetimi tekrarlıyorum. Bomba, mermi, taş ya da slogan attığımı gösteren ya da başka birisine ‘atın’ dediğimi gösteren bir delil, fotoğraf ya da mail gösterene herkese istediği ödülü vereceğim. Ama bunu bulamıyorsanız Türk Milleti adına yapılan yargılama sonucu verilen mahkûmiyet kararının yanlış olduğunu söylemek durumundasınız. Suçlu ya da suçsuzu ayırt eden yargı kesinlikle bir kanıt göstermelidir. Duruşmada dinlenen tanık polislerin, 'şiddetle hiçbir ilgisi yoktur gergin ortamları yatıştırdı' şeklindeki ifadelerine rağmen bunu mahkeme dikkate almadı. Hakkımda verilen 18 yıl cezaya karşılık bir tek delil istiyorum. Kanıt istiyorum.

Tayfun Kahraman: Biz ilk günkü gibi ayakta ve gururlu olmaya devam ediyoruz. Elbet bu günler sona erecek. Memlekete gerek anlamda adalet mutlaka hâkim olacaktır. Dayanışma içinde bulunanlara ve destek verenlere teşekkür ediyorum. (HABER MERKEZİ)