Balıkesir’den Erdoğan’a ekonomi yanıtı: Elinizi tutan mı var?

CHP’nin ‘Milletin Sesi’ mitinglerinin üçüncüsü Balıkesir’de düzenlendi. Hayat pahalılığının en sık konuşulan konu olduğu miting alanı ve çevresinde, iktidara dönük eleştiriler dile getirildi.

Google Haberlere Abone ol

BALIKESİR- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Mersin’de başlattığı, İstanbul’da sürdürdüğü ‘Milletin Sesi Mitingleri’nin üçüncü adresi Balıkesir oldu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun Mersin mitinginde kürsüye çıkıp sorunlarını anlatanlarla çektirdiği fotoğraf Balıkesir mitinginin de afişi oldu. “Bize Katılın” sözünün yazılı olduğu pankart da alanda yer aldı. Miting alanına “Bereket İçin Bize Katılın”, “Üretim İçin Bize Katılın” afişlerinin yanı sıra CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP amblem afişler ve Türk bayrakları asıldı.

‘AK PARTİ’YE OY VEREN 100 KİŞİDEN 95’İ OY VERMEYECEĞİNİ SÖYLÜYOR’

Mitingin başlamasından önce alanın yakınlarında kurye olarak çalıştığını söyleyen Kaan, Balıkesir’de AK Parti’nin geçmişten bu yana güçlü olduğunu, son yerel seçimlerde de iktidar partisinin kazandığını anlattı. Kaan’a göre, son zamanlarda Balıkesir’de de değişen bir şeyler var. Bunun nedenini, “Ekonomik durum ağabey, insanların canı yandı. Bıktılar, bir şeyleri değiştirmek istiyorlar” sözleriyle açıklayan Kaan, “Ben esnafın arasında büyüdüm. Onlarla sürekli sohbet ediyoruz. Önceden AK Parti’ye oy veren 100 kişiden 95’i bir daha oy vermeyeceğini söylüyor. Ben köylü çocuğuyum. Bizim köyde silme AK Parti oyu çıkardı. Onlar bile böyle fikrini toptan değiştirdiyse Türkiye’de çok farklı bir sonuç çıkar” dedi.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri için henüz kararını vermediğini ama kime oy vermeyeceğini bildiğini o ismin de “Recep Tayyip Erdoğan” olduğunu söyleyen Kaan, bu aşamada Millet İttifakı kanadından ismi öne çıkan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ise mesafeli olduğunu söyledi. Muhalefetin iyi bir aday çıkardığında destekleyebileceğini belirten Kaan, “İlk turda bu işin bitmesi gerekiyor. Yoksa aynı şeyleri düşünüp, konuşup dururuz” ifadelerini kullandı.

‘ERDOĞAN DÜZELTEMEZ ARTIK, ELLERİNİ TUTAN MI VAR?’

Mitinge katılanların ortak şikayet konusu ekonomiydi. “Erdoğan bu durumu düzeltemez artık. İktidardalar, şimdi ellerini tutan mı var?”, “Bu duruma gelene kadar akılları neredeymiş?” diye soranların yanı sıra muhalefet temsilcilerinin de bu aşamada kendi programlarını “daha geniş ve iyi” anlatması gerektiği sözleri dikkat çekti.

‘MİLLETİN ONDAN YILDIĞINI SANDIKTA ANLAYACAK’

Sıcak hava nedeniyle miting alanına girişler 16.00’da başladı. İki farklı arama noktasından geçilerek ulaşılan miting alanı kentin merkezi konumunda, ince ve uzun bir yapıya sahip. Balıkesir’in merkezinin yanı sıra çevre ilçe ve illerden de çok sayıda kişi CHP’nin mitingine katılım sağladı.

Mitinge katılım sağlayanlardan biri de emekli Rafet Bey. AK Parti ve Erdoğan’ın ilk iki döneminde iyi işler yaptığını anlatan Rafet Bey yıllar içerisinde “gücün” etkisiyle bir şeylerin değiştiğini söyledi. Hayat pahalılığının birinci gündemleri olduğunu, markete gittiklerinde alışveriş yapamadıklarını, emekli maaşının yetmediğini anlatan Rafet Bey, “Bak insanlar simit yiyor. Bir simit beş lira olmuş. Yakında bunu da bulamayız” diye konuştu.

CHP’ye yönelik ilginin son dönemde arttığını, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ın karşısında kim güçlü aday olursa onu tercih edeceklerini belirten Rafet Bey, "Ben bu kadar ilgi olduğunu görmedim, bu sefer Erdoğan kaybedecek. Erdoğan’ın karşısına kim çıkarsa çıksın oy vereceğiz. Milletin ondan yıldığını sandıkta anlayacak” diye konuştu.

‘İNSANLAR KONUŞMAYA BAŞLADI, DEĞİŞİMİN KAPISI ARALANDI’

CHP’nin mitingine katılanlardan bir diğer isim de ev temizleyerek yaşamını idame ettirmeye çalıştığını söyleyen Ayten Hanım'dı. Son dönemde kriz nedeniyle daha az işe çağrıldığını anlatan Ayten Hanım, “65 yaşında insanların temizliğini yapmak kolay mı? Ama mecburuz. Verdikleri üç kuruş emekli maaşıyla geçinmek mümkün değil” dedi.

Balıkesir’e yakın bir köyde yaşayan Ayten Hanım, seçimlerde değişimin olacağı konusunda inancının yüksek olduğunu ifade etti. CHP lideri Kılıçdaroğlu aday olursa oy vereceğini ama genç ve “masaya yumruğunu daha sert vuran” bir aday çıktığı takdirde daha mutlu olacağını anlatan Ayten Hanım sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu seçimin sonucu bana farklı olacak gibi geliyor. Bizim köyümüzde AK Parti hep çok güçlüydü. Şimdi hiç ummadığım insanlar Erdoğan’ı kötülüyor, AK Parti’den memnun olmadığını söylüyor. İnsanlar konuşmaya başladı, demek ki değişimin kapısı aralandı."

‘BİR ŞEYLERİ DEĞİŞTİREBİLİRİZ’

Miting alanında orta yaş ve üstü vatandaşların yanı sıra gençlerin de ilgisi görülüyor. Gelecek kaygısı ve işsizlik sorunlarını anlatan gençler, “Bu iktidar bize ne verdi” diye sordu. İstedikleri şeyleri alamadıklarını, ilk kez oy vereceklerini ve bu durumu gözeteceklerini söyleyen iki genç de “Ben istediğimi alamıyorum ama istediğime oy vereceğim. Bir şeyleri bence biz değiştirebiliriz” dedi.

'ARTIK TARIM BİTTi'

Mitingde kürsüden ilk konuşan isim 46 yaşındaki pazarcı Esma Ay oldu. Çiftçinin, üreticinin derdini ve sıkıntısını anlatmak için kürsüye çıktığını ifade eden Ay, "Biz bundan yirmi yıl önce iki bin hayvan alırdık. Hepimiz
çiftçilik yapardık. Artık tarım bitti. Biz mazotumuzu alamaz hale geldik" diye konuştu.

Esma Ay'ın ardından 68 yaşındaki çiftçi Ali Duman kürsüden seslendi. Bir yılda üretim maliyeti için 474 bin TL ciro elde ettiğini, toplam üretim için harcadığı paranın ise 545 bin TL olduğunu belirten Duman, "Ben buradan soruyorum bu ülkeyi idare edenlere. Ben enflasyonun altında ezilmemiş mi oluyorum?" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Bakınız sevgili katılımcılar. Demokrasi bir idare şeklidir. Ben demokrasiyi aynı bir insan vücuduna benzetiyorum. Sağlıklı ve tam bir demokraside o ülkenin gayri safi milli hasılasını o ülkenin en ücra köşesine adaletli bir şekilde dağıtır. Ben çok çalışıyorum. Cumartesi, pazar, bayram günlerim yok. Bütün buna rağmen gayri safi milli hasıladan zararla kapatıyorum, bana para yok. Çünkü bu ülkede demokrasinin durumu felçli bir hastaya benzemektedir. Gayri safi milli hasıladan bize gelen damar tıkatılmıştır, bize gelen para başka tarafa akmaktadır. Bu damar mutlaka açılmalıdır. Ben üretmezsem, biz üretmezsek sanayicinin, bürokratların neyi var? Ben süt üretiyorum kırk çeşit yemek oluyor. Ama, bir tek üreten kişi olarak ben istifade etmiyorum.”

‘BİNALARIN HASTA BAKAMADIĞINI ANLADIĞIMIZDA GEÇ OLMAYACAK MI?'

Tıp fakültesinden dün mezun olan 24 yaşındaki hekim Arif Onur Poyraz da Milletin Sesi kürsüsünden seslenen bir diğer isim oldu. Sağlık sistemine dönük sorunları sıralayan Poyraz şunları söyledi: "Almanca olmak üzere birçok yabancı dil okullarını doktorlar dolduruyor. Her gün uzman ve yeni mezun meslektaşımız dünyanın dört bir yanına dağıldığını görüyor ve sıraya bizler de giriyoruz. Büyük binaların hasta bakamadığını anladığımızda çok geç olmayacak mı? Bunun hesabını kim verecek? Doğru sağlık politikalarının uygulandığı bir Türkiye istiyoruz. Bizler onurlu bir şekilde çalışmak istiyoruz.”