Ayhan Bora Kaplan hakim karşısında

Ayhan Bora Kaplan’ın da aralarında olduğu 28’i tutuklu 61 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması Ankara 32'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Ankara'da, 'Ayhan Bora Kaplan' suç örgütüne yönelik soruşturmada haklarında dava açılan 28'i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına başlandı.

DURUŞMAYA TÜM SANIKLAR KATILDI

DHA'nın aktardığına göre, suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Bora Kaplan'ın aralarında olduğu 28'i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına, Ankara 32'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya tüm sanıklar ve taraf avukatları katıldı.

İddianamenin özetinin okunması ve sanıkların kimlik tespitinin ardından mahkeme başkanı salonda Bora Kaplan'ın 5 avukatı bulunduğunu, fakat yalnızca 3 avukatla duruşmaya katılabileceğini bildirdi.

Beyanların ardından sanık savunmalarına geçildi. Sanık Adnan Kaplan, Erkan Doğan'ın şikayetiyle gözaltına alınıp tutuklandığını anlattı. 'Albüm' isimli barın otoparkında çalıştığını, yaşanan olaylarla alakalı bilgisinin olmadığını öne süren Kaplan, tahliyesini talep etti.

'ARKADAŞ TABİRİNİ BOZUK PARA İÇİN KULLANDIM'

Sanık Ali Dönmez, oto kiralama işiyle uğraştığını 2018'de 'Albüm' ve 'Tren' isimli işletmelerde vale olarak görev yaptığını anlattı. Herhangi bir suç örgütüne üye olmadığını savunan Dönmez, "Ben çalışırken Fethi Koyuncu da valelik yapıyordu ama sorumluydu. Maaşlarımızı kendisinden alıyorduk. Müdürlerle fazla bir ilişkimiz olmazdı. Mekanların kime ait olduğunu bilmiyorum. Örgüte üye değilim, tahliyemi talep ediyorum" dedi.

Dönmez, tape kayıtlarında geçen 'arkadaş' tabirini bozuk para istemek için kullandığını da savunmasına ekledi.

Sanık Ali Şallı, oto kiralama şirketi olduğunu herhangi bir suç örgütüyle ilişkisinin bulunmadığını iddia etti. Yazılı savunmasını mahkemeye sunan Şallı, "Ben neden yattığımı bilmiyorum, geciken adalet benim nezdimde adalet değildir. Hasta bir eşim var. Bu sebeplerden dolayı tahliyemi talep ediyorum. Aksi takdirde en yüksek adli kontrol şartıyla serbest bırakılmayı talep ediyorum" diye konuştu.

Sanık Arif Buğra Meşen de 2018-2019 yılları arasında 'Loop' isimli barda valelik yaptığını, sanıklardan bazılarını bu nedenle tanıdığını söyledi. Vale olarak suç örgütüne nasıl üye olduğunu anlamadığını beyan eden Meşen, "Ben 'Bora Kaplan' dediğiniz adamı hiç tanımam. Nezarette ses tonunu ilk defa duydum. 8 aydır tutukluyum hiçbir suça karışmadım, hiçbir örgüte üye değilim, tahliyemi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.

'3 ÜNİVERSİTE BİTİRDİM'

Sanık Barış Kurt da hayatında ilk defa cezaevine girdiğini belirterek, "Mühendisim, 3 üniversite bitirdim. Doktoram, uluslararası yayınlarım var. Şoktayım, rüya halindeyim" dedikten sonra Bora Kaplan'ı kız arkadaşıyla gittiği bardan tanıdığını söyledi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, savcılık ifadesinde neden Kaplan'ı tanımadığını söylediğini sordu. Barış Kurt, "O zaman siyasi görevimiz vardı, meclis üyesiydim (Çankaya Belediye Meclisi). Siyasi geleceğim, kariyerim var" cevabını verdi. Mahkeme başkanı da "Ne ilgisi var? Bora Kaplan sakıncalı mı? Siyasi kariyerinle ilgisi ne" diye sordu. Barış Kurt'un sessizliği üzerine de "Yok bir cevabın" dedi. Bunun üzerine Kurt, "Var. Ben kimim, anlatayım; sonra ne isterseniz sorun" diyerek hayat hikayesini anlattı. Polislerin hazırladığı bilirkişi raporuyla HTS kayıtlarını çarpıtıp mahkemeyi yanılttığını öne süren Barış Kurt, "Günahtır" diyerek ağlamaya başladı. Kurt, aleyhinde ifade veren Erkan Doğan için 'sokak çocuğu, nankör, çingene, esrar içmekten perişan olmuş' ifadelerini kullandı.

Gizli tanığın ifadesiyle de oynandığını söyleyen Kurt, sorguda kendisine okunanla mahkeme başkanının okuduğunun farklı olduğunu öne sürerek, "Bu suç değil mi? Niye oynuyorsunuz? İşte, fazla oynarsanız Allah böyle ayağınıza dolar" dedi.

Duruşmaya ara verildi.

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde savunma yapan sanık Bayram Ali Aydınlar, müşteki Emirhan D'nin darbedilmesine ilişkin iddialar üzerine yargılandığını, olaya herhangi bir dahli olmadığını savundu.

Aydınlar, "Emirhan bizde bodyguarddı. Arkadaşlarıyla eğlenmeye geldi, taşkınlık yaptı. 'Gelen personel taşkınlık yaptı' diye patronumu aradım. Uyardığım için azmettirici olarak benden şikayetçi oldu" diye konuştu.

Sanık Burak Kapucu da herhangi bir örgüte üye olmadığını, suça konu barlarda ek iş olarak çalıştığını savundu.

Günlük kiralık daire işi yaptığını ifade eden Kapucu, "Otel tarzında bir işletme. Kartlı sistemle açılıyor odalar. Temizlik görevlileri paspasın altına bırakılan kartları alıp misafir çıkınca odayı temizliyor. Hiçbir temizlik görevlisi bize herhangi bir şikayetle gelmedi. İddia edilen bodyguardların vurulması olayında mesul müdür olarak gözüksem de orayla alakam yok" dedi.

Kapucu, tahliyesini talep etti.

KAPLAN: BUNLAR EFENDİ ÇOCUKLAR

Sanık Cemil Kumaşçıoğlu ise ticaretle uğraştığını belirterek, dosyada adı geçen kişilerle ilişkisi olmadığını iddia etti.

Eğlence sektöründe 15 yıldır hizmet verdiğini ifade eden Kumaşçıoğlu, örgüt yöneticiliğiyle yargılanan Bora Kaplan'ı da sektörden tanıdığını, birlikte mekan açtıklarını ve kendisinin de mekanın mesul müdürü olduğunu anlattı.

Kumaşçıoğlu, savunmasına şöyle devam etti:

"İddianamede adı geçen, fotoğraf çektirdiğim herkes müşteri olarak gelen ve samimi olduğum kişilerdir. Benim Bora Kaplan'ın yanından ayrılıp kendi mekanımı açmam suç oldu. Ben neden başkasının mekanını kendi mekanım diye tanıtayım. Ben Bora Kaplan'ın mekanlarında mesul müdürlük yaptım ama kimseden emir ya da talimat almadım. Hesaplarım ve mal varlığım ortadadır. Beraatimi talep ediyorum."

Kumaşçıoğlu'nun savunmasının ardından söz alan sanık Bora Kaplan da "Bunlar iyi çocuklar, efendi çocuklar. 'İşletme açalım' dediler, 'tamam' dedim. Adı geçen mekanların tuğlalarını ben taşıdım. Bir tane mekan göstersinler kimin mekanına çökmüşüm." ifadelerini kullandı.

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, Kaplan'a tüm sanık savunmalarının ardından kendisinin de savunmasını alacağını söyledi.

'İLK TANIDIĞIM ZAMANLAR KIZILAY'DA CD SATIYORDU'

Sanık Deniz Ürcan da "Suç örgütüne üye değilim. Ayhan Bora Kaplan bizim komşumuzdu oradan tanıyorum. İlk tanıdığım zamanlar Kızılay'da CD satıyordu. Sonrasında adında mekan açtı. Olaylarda adı geçen Fethi Koyuncu'yu tanımam. Hamile eşim var, beraatimi talep ediyorum." dedi.

Sanık Doğukan Bağcı ise suça konu olan mekanlarda garson olarak çalıştığını, sanıkların bazılarını da çalıştığı mekanlardan tanıdığını belirterek, beraatini talep etti

Sanık Doğuş Can Uğurlu da barlarda güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, herhangi bir örgüte üye olmadığını söyledi.

AVUKATLARIN TALEPLERİ REDDEDİLDİ

Bu sırada, sanık avukatları salondaki bazı emniyet görevlilerinin "soruşturma aşamasında tutanak tutan emniyet görevlileri" olduğunu iddia ederek, bu görevlilerin salondan çıkartılmasını talep etti.

Görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı ise yargılamaların aleni ilkesi gereğince duruşmaların herkese açık olması ve bu yönde aksi bir karar alınmaması dikkate alınarak, avukatların taleplerini reddine karar verilmesini istedi.

Ara karar kuran mahkeme, salondaki görevlilerin soruşturma esnasındaki belgeleri değiştirme ihtimallerinin bulunmaması, duruşmanın aleni olması ve duruşma salonundan çıkarılmalarını gerektirecek somut bir durum bulunmaması gerekçesiyle avukatların taleplerini reddetti.

Sanıklar Emir Akyol, Ersoy Yahya ve Ferit Çelik de suç örgütüne üye olmadıklarını ve suçsuz olduklarını savunarak, beraat talebinde bulundu.

Duruşmaya yarın devam edilecek.

İDDİANAME HAZIRLANMIŞTI

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 'Ayhan Bora Kaplan' suç örgütüne yönelik hazırlanan iddianame, Ankara 32'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde kabul edildi. İddianamede; 12 kişi müşteki, 28'i tutuklu 61 kişi de sanık sıfatıyla yer aldı. Suç örgütünün kurucusu ve yöneticisinin 'Ayhan' kod adlı sanık Bora Kaplan, diğer yöneticilerin ise sanıklar Fethi Koyuncu, Mutlu Ayaş, Yusuf İzzet Savaş, Kanber Keskin ve Serdar Sertçelik olduğu ifade edildi. İddianamede, Bora Kaplan ve 5 örgüt yöneticisi hakkında 'Suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek', 'Kasten öldürme', 'Nitelikli kasten öldürme', 'Kasten yaralama', 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'Nitelikli yağma', 'Eziyet', 'Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme', 'Suç üstlenme' ve 'Suçluyu kayırma' suçlarından 1'i ağırlaştırılmış 2'şer kez müebbet ve 169 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası istendi.  

Bora Kaplan ve örgütün diğer yöneticileri, suç örgütünün işlediği tüm suçlardan sorumlu tutuldu. Diğer 55 sanık için de çeşitli sürelerde hapis cezası talep edildi.

 

(HABER MERKEZİ)