Almanya'da ana muhalefet sosyal yardım reformuna karşı

Hıristiyan Birlik Partisi, reformun çalışmayanları ödüllendireceğini ileri sürüyor. Federal hükümet ise 'Yurttaş Parası' adını alacak Hartz 4 sosyal yardımının çalışmaya teşvik edeceğini savunuyor.

Google Haberlere Abone ol

Yunus Ülger

ALMANYA - Almanya'da yürürlüğe girdiği 2003 yılından bu yana tartışılan ve sayısız davalara konu olan 'Hartz 4' sosyal yardımının yeniden düzenlenmesi tartışmaları bir kez daha alevlendirdi. Sosyal Demokrat Parti (SDP), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) oluşan federal hükümetin 'son 20 yılın en büyük sosyal reformu' olarak nitelediği reforma ana muhalefet partisi Hıristiyan Birlik Partisi (CDU) ile işveren kuruluşlar karşı çıkıyor. Karşı çıkanlar, reformun 'çalışmayanları ödüllendireceğini' ileri sürerken, federal hükümet ise aksine işsizleri çalışmaya teşvik edeceğini savunuyor. 'Patronların Başbakanı' olarak ün yapan SPD'li eski Başbakan Gerhard Schröder'in eseri olan Hartz 4, partiye büyük oy kaybettirmiş ve kopmalara yol açmıştı. SPD, sosyal yardım paketinin adını Yurttaş Parası (Bürgergeld) olarak değiştirip, bu ağır yükten kurtulmak istiyor. Eyalet Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu olmayan federal hükümetin, reformun yasalaşması için CDU'nun oyuna ihtiyacı var.

'BİREYSEL SORUMLULUĞU KALDIRIYOR'

CDU Başkanı Friedrich Merz, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, reformun 'kendisini geçindiren birey yerine bireysel sorumluluğu olmayan, devletin baktığı bir birey anlayışı getirdiğini' ileri sürdü. Alman Birinci Televizyonu'nda (ARD) ise federal hükümete Hartz 4 yardımını artırma, ardından sistemin reformu üzerinde konuşma teklifi yaptı. Merz, tekliflerinin kabul edilmesi halinde, hükümetin planladığı gibi yardımın 1 Ocak 2023'ten itibaren kişi başına aylık 450 euro'dan 500 euro'ya yükseltileceğini söyledi. CDU, öncelikle sosyal yardım alanların 60 bin euro'ya kadar birikimlerine dokunulmaması ile yardımın ilk altı ayında çalışmaya teşvikte yaptırım olmamasını eleştiriyor.

Almanya İşverenler Birliği (BDA) Başkanı Rainer Dulger, Hartz 4 reformunun toplumu ikiye böldüğünü ileri sürdü. Dulger, 'sabah kalkıp işe gidenin, gitmeyenden daha az para alacağını' iddia etti. Almanya Sosyal Kuruluşlar Birliği (Vdk) Başkanı Verena Rentele bu eleştiriye karşı, “İşverenler ve politikacılar, reformun çalışmaya teşvik etmeyeceğini ileri sürüyorlarsa o zaman düşük ücret sektöründe ücretleri yükseltsinler” karşılığını verdi.

'PARTİ POLİTİKASI YAPMAYI BIRAK'

Sosyal reformu hazırlayan SPD'li Federal Çalışma Bakanı Hubertus Heil, reforma karşı çıkan CDU Başkanı Merz'i 'parti politikası' yapmakla suçladı. Heil, parti politikası yapacak zaman olmadığını belirterek, yardıma ihtiyacı olan ve reformu bekleyen çok sayıda insan olduğunu söyledi. RND haber sitesine konuşan Heil, reformla çalışmayanların çalışanlardan daha fazla para alacağı iddiasının doğru olmadığını, asgari ücreti, çocuk ve konut parasını yükselttiklerini, dolayısıyla çalışmanın hala cazip olduğunu vurguladı.

Hükümet ortağı FDP'nin Başkan yardımcısı Jochannes Vogel, CDU Başkanı Merz'in önerisini reddederek, reformun adil olduğunu, çalışmayı ve meslekte yükselmeyi teşvik ettiğini söyledi. Merz'in amacının insanları çalışmaya teşvik etmek olmadığını, 'kendi bildiğini okumak ve kendini ön plana çıkarmak' olduğunu ileri sürdü. SPD Federal Meclis Grubu Başkan yardımcısı Dagmar Schmidt, reformun bir bütün olduğunu belirterek, “Bir tarafın hoşuna gitmesi için paketten bir bölümü çıkaramayız. Bu durumda çalışma dairelerinin yükü ağırlaşır” görüşünü ifade etti.

20 YILDIR TARTIŞILIYOR

Yurttaş Parası olarak adı değiştirilecek Hartz 4 reformu, 1998 ile 2005 yılları arasında başbakan olan SPD'li Gerhard Schröder'in eseri. Schröder, ülkenin ekonomisini geliştirmek ve işsizliği azaltmak için Agenda 2010 başlığı altında 2003'te köklü reformlar yapmıştı. Hartz 4 yasası, bu reformları içeren yasaların dördüncüsüydü. Yasayı hazırlayan Volkswagen'ın Personel Daire Başkanı Peter Hartz'di, o yüzden yasa halk arasında Hartz 4 yasası olarak adlandırıldı. Agenda 2010 yasaları, sosyal yardımları büyük oranda azalttı, işten çıkarmaları ve taşeron şirketlerin kurulmasını kolaylaştırdı. Neoliberal politikalar olarak nitelenebilecek reformlar, Almanya'nın Avrupa Birliği içinde bir düşük ücretler ülkesi olmasına yol açtı.

Agenda 2010 reformları toplumda sert tepkileri beraberinde getirdi, özellikle Hartz 4'e karşı binlerce dava açıldı, bunların çoğu kazanıldı, bazı davalar hala sürüyor. Hartz 4, SPD'ye çok pahalıya mal oldu, parti büyük oy ve üye kaybına uğradı. SPD'den ayrılan milletvekilleri 2005'te Seçenek, İş ve Sosyal Adalet (WASD) partisini kurdular. Parti, 2017'de Sol Parti'ye katıldı. SPD, sosyal demokrat parti kimliğine zarar veren sırtındaki bu ağır yükten en kısa zamanda kurtulmak istiyor.